Türkçe Incil

Bölüm 1  2  3  4  5  6  7  8  9  10  11  12  13  14  15  16

 Markos

1:1 Tanrinin Oglu Isa Mesihle ilgili Müjdenin baslangici.

1:2 Peygamber Yesayanin Kitabinda söyle yazilmistir: ‹‹Iste, habercimi senin önünden gönderiyorum; O senin yolunu hazirlayacak.››

1:3 ‹‹Çölde haykiran, ‹Rabbin yolunu hazirlayin, Geçecegi patikalari düzleyin› diye sesleniyor.››

1:4 Böylece Vaftizci Yahya çölde ortaya çikti. Insanlari, günahlarinin bagislanmasi için tövbe edip vaftiz olmaya çagiriyordu.

1:5 Bütün Yahudiye halki ve Yerusalimlilerin hepsi ona geliyor, günahlarini itiraf ediyor, onun tarafindan Seria Irmaginda vaftiz ediliyordu.

1:6 Yahyanin deve tüyünden giysisi, belinde deri kusagi vardi. Çekirge ve yaban bali yerdi.

1:7 Su haberi yayiyordu: ‹‹Benden sonra benden daha güçlü olan geliyor. Egilip Onun çariklarinin bagini çözmeye bile layik degilim.

1:8 Ben sizi suyla vaftiz ettim, ama O sizi Kutsal Ruhla vaftiz edecektir.››

1:9 O günlerde Celilenin Nasira Kentinden çikip gelen Isa, Yahya tarafindan Seria Irmaginda vaftiz edildi.

1:10 Tam sudan çikarken, göklerin yarildigini ve Ruhun güvercin gibi üzerine indigini gördü.

1:11 Göklerden, ‹‹Sen benim sevgili Oglumsun, senden hosnudum›› diyen bir ses duyuldu.

1:12 O an Ruh, Isayi çöle gönderdi.

1:13 Isa çölde kaldigi kirk gün boyunca Seytan tarafindan denendi. Yabanil hayvanlar arasindaydi, melekler Ona hizmet ediyordu.

1:14 Yahyanin tutuklanmasindan sonra Isa, Tanrinin Müjdesini duyura duyura Celileye gitti.

1:15 ‹‹Zaman doldu›› diyordu, ‹‹Tanrinin Egemenligi yaklasti. Tövbe edin, Müjdeye inanin!››

1:16 Isa, Celile Gölünün kiyisindan geçerken, göle ag atmakta olan Simun ile kardesi Andreasi gördü. Bu adamlar balikçiydi.

1:17 Isa onlara, ‹‹Ardimdan gelin›› dedi, ‹‹Sizleri insan tutan balikçilar yapacagim.››

1:18 Onlar da hemen aglarini birakip Onun ardindan gittiler.

1:19 Isa biraz ileri gidince Zebedinin ogullari Yakupla Yuhannayi gördü. Teknede aglarini onariyorlardi.

1:20 Hemen onlari çagirdi. Onlar da babalari Zebediyi isçilerle birlikte teknede birakip Isanin ardindan gittiler.

1:21 Kefarnahuma girdiler. Sabat Günü Isa havraya gidip ögretmeye basladi.

1:22 Halk Onun ögretisine sasip kaldi. Çünkü onlara din bilginleri gibi degil, yetkili biri gibi ögretiyordu.

1:23 Tam o sirada havrada bulunan ve kötü ruha tutulmus bir adam, ‹‹Ey Nasirali Isa, bizden ne istiyorsun?›› diye bagirdi. ‹‹Bizi mahvetmeye mi geldin? Senin kim oldugunu biliyorum, Tanrinin Kutsalisin sen!››

1:25 Isa, ‹‹Sus, çik adamdan!›› diyerek kötü ruhu azarladi.

1:26 Kötü ruh adami sarsti ve büyük bir çiglik atarak içinden çikti.

1:27 Herkes sasip kaldi. Birbirlerine, ‹‹Bu nasil sey?›› diye sormaya basladilar. ‹‹Yepyeni bir ögreti! Kötü ruhlara bile yetkiyle buyruk veriyor, onlar da sözünü dinliyor.››

1:28 Böylece Isayla ilgili haber, Celile bölgesinin her yerine hizla yayildi.

1:29 Isa havradan çikar çikmaz, Yakup ve Yuhanna ile birlikte Simun ve Andreasin evine gitti.

1:30 Simunun kaynanasi atesler içinde yatiyordu. Durumu hemen Isaya bildirdiler.

1:31 O da hastaya yaklasti, elinden tutup kaldirdi. Kadinin atesi düstü, onlara hizmet etmeye basladi.

1:32 Aksam olup günes batinca, bütün hastalari ve cinlileri Isaya getirdiler.

1:33 Bütün kent halki kapiya toplanmisti.

1:34 Isa, çesitli hastaliklara yakalanmis birçok kisiyi iyilestirdi, birçok cini kovdu. Cinlerin konusmasina izin vermiyordu. Çünkü onlar kendisinin kim oldugunu biliyorlardi.

1:35 Sabah çok erkenden, ortalik henüz agarmadan Isa kalkti, evden çikip issiz bir yere gitti, orada dua etmeye basladi.

1:36 Simun ile yanindakiler Isayi aramaya çiktilar.

1:37 Onu bulunca, ‹‹Herkes seni ariyor!›› dediler.

1:38 Isa onlara, ‹‹Baska yerlere, yakin kasabalara gidelim›› dedi. ‹‹Oralarda da Tanri sözünü duyurayim. Bunun için çikip geldim.››

1:39 Böylece havralarinda Tanri sözünü duyurarak ve cinleri kovarak bütün Celile bölgesini dolasti.

1:40 Isaya cüzamli biri geldi, diz çökerek, ‹‹Istersen beni temiz kilabilirsin›› diye yalvardi.

1:41 Isanin yüregi sizladi, elini uzatip adama dokundu, ‹‹Isterim, temiz ol!›› dedi.

1:42 Adam aninda cüzamdan kurtulup tertemiz oldu.

1:43 Isa onu sikica uyararak hemen yanindan uzaklastirdi.

1:44 ‹‹Sakin kimseye bir sey söyleme!›› dedi. ‹‹Git, kâhine görün ve cüzamdan temizlendigini herkese kanitlamak için Musanin buyurdugu sunulari sun.››

1:45 Ne var ki, adam çikip gitti, olayla ilgili haberi her tarafa yayip duyurmaya basladi. Öyle ki, Isa artik hiçbir kente açikça giremez oldu. Ancak disarida, issiz yerlerde kaliyordu. Ve halk her yerden O'na akin ediyordu.

 Markos

2:1 Birkaç gün sonra Isa tekrar Kefarnahuma geldiginde, evde oldugu duyuldu.

2:2 O kadar çok insan toplandi ki, artik kapinin önünde bile duracak yer kalmamisti. Isa onlara Tanri sözünü anlatiyordu.

2:3 Bu arada Ona dört kisinin tasidigi felçli bir adami getirdiler.

2:4 Kalabaliktan Ona yaklasamadiklari için, bulundugu yerin üzerindeki dami delip açarak felçliyi üstünde yattigi silteyle birlikte asagi indirdiler.

2:5 Isa onlarin imanini görünce felçliye, ‹‹Oglum, günahlarin bagislandi›› dedi.

2:6 Orada oturan bazi din bilginleri ise içlerinden söyle düsündüler: ‹‹Bu adam neden böyle konusuyor? Tanriya küfrediyor! Tanridan baska kim günahlari bagislayabilir?››

2:8 Akillarindan geçeni hemen ruhunda sezen Isa onlara, ‹‹Aklinizdan neden böyle seyler geçiriyorsunuz?›› dedi.

2:9 ‹‹Hangisi daha kolay, felçliye, ‹Günahlarin bagislandi› demek mi, yoksa, ‹Kalk, silteni topla, yürü› demek mi?

2:10 Ne var ki, Insanoglunun yeryüzünde günahlari bagislama yetkisine sahip oldugunu bilesiniz diye...›› Sonra felçliye, ‹‹Sana söylüyorum, kalk, silteni topla, evine git!›› dedi.

2:12 Adam kalkti, hemen siltesini topladi, hepsinin gözü önünde çikip gitti. Herkes sasakalmisti. Tanriyi övüyorlar, ‹‹Böylesini hiç görmemistik›› diyorlardi.

2:13 Isa yine çikip göl kiyisina gitti. Bütün halk yanina geldi, O da onlara ögretmeye basladi.

2:14 Yoldan geçerken, vergi toplama yerinde oturan Alfay oglu Leviyi gördü. Ona, ‹‹Ardimdan gel›› dedi. Levi de kalkip Isanin ardindan gitti.

2:15 Sonra Isa, Levinin evinde yemek yerken, birçok vergi görevlisiyle günahkâr Onunla ve ögrencileriyle birlikte sofraya oturmustu. Onu izleyen böyle birçok kisi vardi.

2:16 Ferisilerden bazi din bilginleri, Onu günahkârlar ve vergi görevlileriyle birlikte yemekte görünce ögrencilerine, ‹‹Niçin vergi görevlileri ve günahkârlarla birlikte yemek yiyor?›› diye sordular.

2:17 Bunu duyan Isa onlara, ‹‹Saglamlarin degil, hastalarin hekime ihtiyaci var›› dedi. ‹‹Ben dogru kisileri degil, günahkârlari çagirmaya geldim.››

2:18 Yahyanin ögrencileriyle Ferisiler oruç tutarken, bazi kisiler Isaya gelip, ‹‹Yahyanin ve Ferisilerin ögrencileri oruç tutuyor da senin ögrencilerin neden tutmuyor?›› diye sordular.

2:19 Isa söyle karsilik verdi: ‹‹Güvey aralarinda oldugu sürece davetliler oruç tutar mi? Güvey aralarinda oldukça oruç tutmazlar!

2:20 Ama güveyin aralarindan alinacagi günler gelecek, onlar iste o zaman, o gün oruç tutacaklar.

2:21 Hiç kimse eski giysiyi yeni kumas parçasiyla yamamaz. Yoksa yeni yama çeker, eski giysiden kopar, yirtik daha beter olur.

2:22 Hiç kimse yeni sarabi eski tulumlara doldurmaz. Yoksa sarap tulumlari patlatir, sarap da tulumlar da mahvolur. Yeni sarap yeni tulumlara doldurulur.››

2:23 Bir Sabat Günü Isa ekinler arasindan geçiyordu. Ögrencileri yolda giderken basaklari koparmaya basladilar.

2:24 Ferisiler Isaya, ‹‹Bak, Sabat Günü yasak olani neden yapiyorlar?›› dediler.

2:25 Isa onlara, ‹‹Davutla yanindakiler aç ve muhtaç kalinca Davutun ne yaptigini hiç okumadiniz mi?›› diye sordu.

2:26 ‹‹Baskâhin Aviyatarin zamaninda Davut, Tanrinin evine girdi, kâhinlerden baskasinin yemesi yasak olan adak ekmeklerini yedi ve yanindakilere de verdi.››

2:27 Sonra onlara, ‹‹Insan Sabat Günü için degil, Sabat Günü insan için yaratildi›› dedi.

2:28 ‹‹Bu nedenle Insanoglu Sabat Günü'nün de Rabbi'dir.››

 Markos

3:1 Isa yine havraya girdi. Orada eli sakat bir adam vardi.

3:2 Bazilari Isayi suçlamak amaciyla, Sabat Günü hastayi iyilestirecek mi diye Onu gözlüyorlardi.

3:3 Isa, eli sakat adama, ‹‹Kalk, öne çik!›› dedi.

3:4 Sonra havradakilere, ‹‹Kutsal Yasaya göre Sabat Günü iyilik yapmak mi dogru, kötülük yapmak mi? Can kurtarmak mi dogru, can almak mi?›› diye sordu. Onlardan ses çikmadi.

3:5 Isa, çevresindekilere öfkeyle bakti. Yüreklerinin duygusuzlugu Onu kederlendirmisti. Adama, ‹‹Elini uzat!›› dedi. Adam elini uzatti, eli yine sapasaglam oluverdi.

3:6 Bunun üzerine Ferisiler disari çiktilar, Isayi yok etmek için Hirodes yanlilariyla hemen görüsmeye basladilar.

3:7 Isa, ögrencileriyle birlikte göl kiyisina çekildi. Celileden büyük bir kalabalik Onun ardindan geldi. Ayrica, bütün yaptiklarini duyan büyük kalabaliklar Yahudiyeden, Yerusalimden, Idumeyadan, Seria Irmaginin karsi yakasindan, Sur ve Sayda bölgelerinden kendisine akin etti.

3:9 Isa, kalabaligin arasinda sikisip kalmamak için ögrencilerine bir kayik hazir bulundurmalarini söyledi.

3:10 Birçoklarini iyilestirmis oldugundan, çesitli hastaliklara yakalananlar Ona dokunmak için üzerine üsüsüyordu.

3:11 Kötü ruhlar Onu görünce ayaklarina kapaniyor, ‹‹Sen Tanrinin Oglusun!›› diye bagiriyorlardi.

3:12 Ama Isa, kim oldugunu açiklamamalari için onlari siki sikiya uyardi.

3:13 Isa, daga çikarak istedigi kisileri yanina çagirdi. Onlar da yanina gittiler.

3:14 Isa bunlardan on iki kisiyi yaninda bulundurmak, Tanri sözünü duyurmaya göndermek ve cinleri kovmaya yetkili kilmak üzere seçti. Seçtigi bu on iki kisi sunlardir: Petrus adini verdigi Simun, Beni-Reges, yani Gökgürültüsü Ogullari adini verdigi Zebedinin ogullari Yakup ve Yuhanna, Andreas, Filipus, Bartalmay, Matta, Tomas, Alfay oglu Yakup, Taday, Yurtsever Simun ve Isaya ihanet eden Yahuda Iskariot.

3:20 Isa bundan sonra eve gitti. Yine öyle büyük bir kalabalik toplandi ki, Isayla ögrencileri yemek bile yiyemediler.

3:21 Yakinlari bunu duyunca, ‹‹Aklini kaçirmis›› diyerek Onu almaya geldiler.

3:22 Yerusalimden gelen din bilginleri ise, ‹‹Baalzevul Onun içine girmis›› ve ‹‹Cinleri, cinlerin önderinin gücüyle kovuyor›› diyorlardi.

3:23 Bunun üzerine Isa din bilginlerini yanina çagirip onlara benzetmelerle seslendi. ‹‹Seytan, Seytani nasil kovabilir?›› dedi.

3:24 ‹‹Bir ülke kendi içinde bölünmüsse, ayakta kalamaz.

3:25 Bir ev kendi içinde bölünmüsse, ayakta kalamaz.

3:26 Seytan da kendine karsi gelip kendi içinde bölünmüsse, artik ayakta kalamaz; sonu gelmis demektir.

3:27 Hiç kimse güçlü adamin evine girip malini çalamaz. Ancak onu bagladiktan sonra evini soyabilir.

3:28 Size dogrusunu söyleyeyim, insanlarin isledigi her günah, ettigi her küfür bagislanacak, ama Kutsal Ruha küfreden asla bagislanmayacak. Bunu yapan, asla silinmeyecek bir günah islemis olur.››

3:30 Isa bu sözleri, ‹‹Onda kötü ruh var›› dedikleri için söyledi.

3:31 Daha sonra Isanin annesiyle kardesleri geldi. Disarida durdular, haber gönderip Onu çagirdilar.

3:32 Isanin çevresinde oturan kalabaliktan bazilari, ‹‹Bak›› dediler, ‹‹Annenle kardeslerin disarida, seni istiyorlar.››

3:33 Isa buna karsilik onlara, ‹‹Kimdir annem ve kardeslerim?›› dedi.

3:34 Sonra çevresinde oturanlara bakip söyle dedi: ‹‹Iste annem, iste kardeslerim!

3:35 Tanri'nin istegini kim yerine getirirse, kardesim, kizkardesim ve annem odur.››

 Markos

4:1 Isa göl kiyisinda halka yine ögretmeye basladi. Çevresinde çok büyük bir kalabalik toplandi. Bu yüzden Isa göldeki bir tekneye binip oturdu. Bütün kalabalik göl kiyisinda duruyordu.

4:2 Isa onlara benzetmelerle birçok sey ögretiyordu. Ögretirken, ‹‹Sunu dinleyin›› dedi. ‹‹Ekincinin biri tohum ekmeye çikti.

4:4 Ektigi tohumlardan kimi yol kenarina düstü. Kuslar gelip bunlari yedi.

4:5 Kimi, topragi az kayalik yerlere düstü. Toprak derin olmadigindan hemen filizlendi.

4:6 Ne var ki, günes dogunca kavruldular, kök salamadiklari için kuruyup gittiler.

4:7 Kimi, dikenler arasina düstü. Dikenler büyüdü, filizleri bogdu ve filizler ürün vermedi.

4:8 Kimi ise iyi topraga düstü, büyüyüp çogaldi, ürün verdi. Bazisi otuz, bazisi altmis, bazisi da yüz kat ürün verdi.››

4:9 Sonra Isa sunu ekledi: ‹‹Isitecek kulagi olan isitsin!››

4:10 Onikilerle öbür izleyicileri Isayla yalniz kalinca, kendisinden benzetmelerin anlamini sordular.

4:11 O da onlara söyle dedi: ‹‹Tanrinin Egemenliginin sirri sizlere açiklandi, ama disarida olanlara her sey benzetmelerle anlatilir.

4:12 Öyle ki, ‹Bakip bakip görmesinler, Duyup duyup anlamasinlar da, Dönüp bagislanmasinlar.› ››

4:13 Isa sonra onlara, ‹‹Siz bu benzetmeyi anlamiyor musunuz?›› dedi. ‹‹Öyleyse bütün benzetmeleri nasil anlayacaksiniz?

4:14 Ekincinin ektigi, Tanri sözüdür.

4:15 Bazi insanlar sözün ekildigi yerde yol kenarina düsen tohumlara benzer. Bunlar sözü isitir isitmez, Seytan gelir, yüreklerine ekilen sözü alir götürür.

4:16 Kayalik yerlere ekilenler ise, isittikleri sözü hemen sevinçle kabul eden, ama kök salamadiklari için ancak bir süre dayanan kisilerdir. Böyleleri Tanri sözünden ötürü sikinti ya da zulme ugrayinca hemen sendeleyip düserler.

4:18 Yine bazilari dikenler arasinda ekilen tohumlara benzerler. Bunlar sözü isitirler, ama dünyasal kaygilar, zenginligin aldaticiligi ve daha baska hevesler araya girip sözü bogar ve ürün vermesini engeller.

4:20 Iyi topraga ekilenler ise, sözü isiten, onu benimseyen, kimi otuz, kimi altmis, kimi de yüz kat ürün veren kisilerdir.››

4:21 Onlara, ‹‹Kandili, tahil ölçeginin ya da yatagin altina koymak için mi getirirler?›› dedi. ‹‹Kandillige koymak için degil mi?

4:22 Gizli olan ne varsa, açiga çikarilmak üzere gizlenmistir; sakli olan ne varsa, aydinliga çikmak üzere saklanmistir.

4:23 Isitecek kulagi olan isitsin!››

4:24 Isa söyle devam etti: ‹‹Isittiklerinize dikkat edin! Hangi ölçekle verirseniz, ayni ölçekle alacaksiniz. Hatta size daha fazlasi verilecek.

4:25 Çünkü kimde varsa, ona daha çok verilecek. Ama kimde yoksa, elindeki de alinacak.››

4:26 Sonra Isa söyle dedi: ‹‹Tanrinin Egemenligi, topraga tohum saçan adama benzer.

4:27 Gece olur, uyur; gündüz olur, kalkar. Kendisi nasil oldugunu bilmez ama, tohum filizlenir, gelisir.

4:28 Toprak kendiliginden ürün verir. Önce filizi, sonra basagi, sonunda da basagi dolduran taneleri verir.

4:29 Ürün olgunlasinca, adam hemen oragi vurur. Çünkü biçim vakti gelmistir.››

4:30 Isa sonra söyle dedi: ‹‹Tanrinin Egemenligini neye benzetelim, nasil bir benzetmeyle anlatalim?

4:31 Tanrinin Egemenligi, hardal tanesine benzer. Hardal, yeryüzünde topraga ekilen tohumlarin en küçügü olmakla birlikte, ekildikten sonra gelisir, bütün bahçe bitkilerinin boyunu asar. Öylesine dal budak salar ki, kuslar gölgesinde barinabilir.››

4:33 Isa, Tanri sözünü, buna benzer birçok benzetmeyle halkin anlayabildigi ölçüde anlatirdi.

4:34 Benzetme kullanmadan onlara hiçbir sey anlatmazdi. Ama kendi ögrencileriyle yalniz kaldiginda, onlara her seyi açiklardi.

4:35 O gün aksam olunca ögrencilerine, ‹‹Karsi yakaya geçelim›› dedi.

4:36 Ögrenciler kalabaligi geride birakarak Isayi, içinde bulundugu tekneyle götürdüler. Yaninda baska tekneler de vardi.

4:37 Bu sirada büyük bir firtina koptu. Dalgalar tekneye öyle bindirdi ki, tekne neredeyse suyla dolmustu.

4:38 Isa, teknenin kiç tarafinda bir yastiga yaslanmis uyuyordu. Ögrenciler Onu uyandirip, ‹‹Ögretmenimiz, ölecegiz! Hiç aldirmiyor musun?›› dediler.

4:39 Isa kalkip rüzgari azarladi, göle, ‹‹Sus, sakin ol!›› dedi. Rüzgar dindi, ortalik sütliman oldu.

4:40 Isa ögrencilerine, ‹‹Neden korkuyorsunuz? Hâlâ imaniniz yok mu?›› dedi.

4:41 Onlar ise büyük korku içinde birbirlerine, ‹‹Bu adam kim ki, rüzgar da göl de O'nun sözünü dinliyor?›› dediler.

 Markos

5:1 Gölün karsi yakasina, Gerasalilarin memleketine vardilar.

5:2 Isa tekneden iner inmez, kötü ruha tutulmus bir adam mezarlik magaralardan çikip Onu karsiladi.

5:3 Mezarlarin içinde yasayan bu adami artik kimse zincirle bile bagli tutamiyordu.

5:4 Birçok kez zincir ve kösteklerle baglandigi halde, zincirleri koparmis, köstekleri parçalamisti. Hiç kimse onunla basa çikamiyordu.

5:5 Gece gündüz mezarlarda, daglarda bagirip duruyor, kendini taslarla yaraliyordu.

5:6 Uzaktan Isayi görünce kosup geldi, Onun önünde yere kapandi.

5:7 Yüksek sesle haykirarak, ‹‹Ey Isa, yüce Tanrinin Oglu, benden ne istiyorsun? Tanri hakki için sana yalvaririm, bana iskence etme!›› dedi.

5:8 Çünkü Isa, ‹‹Ey kötü ruh, adamin içinden çik!›› demisti.

5:9 Sonra Isa adama, ‹‹Adin ne?›› diye sordu. ‹‹Adim Tümen. Çünkü sayimiz çok›› dedi.

5:10 Ruhlari o bölgeden çikarmamasi için Isaya yalvarip yakardi.

5:11 Orada, dagin yamacinda otlayan büyük bir domuz sürüsü vardi.

5:12 Kötü ruhlar Isaya, ‹‹Bizi su domuzlara gönder, onlara girelim›› diye yalvardilar.

5:13 Isanin izin vermesi üzerine kötü ruhlar adamdan çikip domuzlarin içine girdiler. Yaklasik iki bin domuzdan olusan sürü, dik yamaçtan asagi kosusarak göle atlayip boguldu.

5:14 Domuzlari güdenler kaçip kentte ve köylerde olayin haberini yaydilar. Halk olup biteni görmeye çikti.

5:15 Isanin yanina geldiklerinde, önceleri bir tümen cine tutulan adami giyinmis, akli basina gelmis, oturmus görünce korktular.

5:16 Olayi görenler, cinli adama olanlari ve domuzlarin basina gelenleri halka anlattilar.

5:17 Bunun üzerine halk, bölgelerinden ayrilmasi için Isaya yalvarmaya basladi.

5:18 Isa tekneye binerken, önceleri cinli olan adam Ona, ‹‹Seninle geleyim›› diye yalvardi.

5:19 Ama Isa adama izin vermedi. Ona, ‹‹Evine, yakinlarinin yanina dön›› dedi. ‹‹Rabbin senin için neler yaptigini, sana nasil merhamet ettigini onlara anlat.››

5:20 Adam da gitti, Isanin kendisi için neler yaptigini Dekapoliste duyurmaya basladi. Anlattiklarina herkes sasip kaliyordu.

5:21 Isa tekneyle karsi yakaya dönünce, çevresinde büyük bir kalabalik toplandi. Kendisi gölün kiyisinda duruyordu.

5:22 Bu sirada havra yöneticilerinden Yair adinda biri geldi. Isayi görünce ayaklarina kapandi, ‹‹Küçük kizim can çekisiyor. Gelip ellerini onun üzerine koy da kurtulsun, yasasin!›› diye yalvardi.

5:24 Isa adamla birlikte gitti. Büyük bir kalabalik da ardindan gidiyor, Onu sikistiriyordu.

5:25 Orada, on iki yildir kanamasi olan bir kadin vardi.

5:26 Birçok hekimin elinden çok çekmis, varini yogunu harcamis, ama iyilesecegine daha da kötülesmisti.

5:27 Kadin, Isa hakkinda anlatilanlari duymustu. Bu nedenle, kalabalikta Onun arkasindan gelip giysisine dokundu.

5:28 Içinden, ‹‹Giysilerine bile dokunsam kurtulurum›› diyordu.

5:29 O anda kanamasi kesiliverdi. Kadin, bedeninin derinliginde acidan kurtuldugunu hissetti.

5:30 Isa ise, kendisinden bir gücün akip gittigini hemen anladi. Kalabaligin ortasinda dönüp, ‹‹Giysilerime kim dokundu?›› diye sordu.

5:31 Ögrencileri Ona, ‹‹Seni sikistiran kalabaligi görüyorsun! Nasil oluyor da, ‹Bana kim dokundu› diye soruyorsun?›› dediler.

5:32 Isa kendisine dokunani görmek için çevresine bakindi.

5:33 Kadin da kendisindeki degisikligi biliyordu. Korkuyla titreyerek geldi, Isanin ayaklarina kapandi ve Ona bütün gerçegi anlatti.

5:34 Isa ona, ‹‹Kizim›› dedi, ‹‹Imanin seni kurtardi. Esenlikle git. Acilarin son bulsun.››

5:35 Isa daha konusurken, havra yöneticisinin evinden adamlar geldi. Yöneticiye, ‹‹Kizin öldü›› dediler. ‹‹Ögretmeni neden hâlâ rahatsiz ediyorsun?››

5:36 Isa bu sözlere aldirmadan havra yöneticisine, ‹‹Korkma, yalniz iman et!›› dedi.

5:37 Isa, Petrus, Yakup ve Yakupun kardesi Yuhannadan baska hiç kimsenin kendisiyle birlikte gitmesine izin vermedi.

5:38 Havra yöneticisinin evine vardiklarinda Isa, aci aci aglayip feryat eden gürültülü bir kalabalikla karsilasti.

5:39 Içeri girerek onlara, ‹‹Niye gürültü edip agliyorsunuz?›› dedi. ‹‹Çocuk ölmedi, uyuyor.››

5:40 Onlar ise kendisiyle alay ettiler. Ama Isa hepsini disari çikardiktan sonra çocugun annesini babasini ve kendisiyle birlikte olanlari alip çocugun bulundugu odaya girdi.

5:41 Çocugun elini tutarak ona, ‹‹Talita kumi!›› dedi. Bu söz, ‹‹Kizim, sana söylüyorum, kalk›› demektir.

5:42 On iki yasinda olan kiz hemen ayaga kalkti, yürümeye basladi. Oradakileri derin bir saskinlik aldi.

5:43 Isa, ‹‹Bunu kimse bilmesin›› diyerek onlari siki sikiya uyardi ve kiza yemek verilmesini buyurdu.

 Markos

6:1 Isa oradan ayrilarak kendi memleketine gitti. Ögrencileri de ardindan gittiler.

6:2 Sabat Günü olunca Isa havrada ögretmeye basladi. Söylediklerini isiten birçok kisi sasip kaldi. ‹‹Bu adam bunlari nereden ögrendi?›› diye soruyorlardi. ‹‹Kendisine verilen bu bilgelik nedir? Nasil böyle mucizeler yapabiliyor?

6:3 Meryemin oglu, Yakup, Yose, Yahuda ve Simunun kardesi olan marangoz degil mi bu? Kizkardesleri burada, aramizda yasamiyor mu?›› Ve gücenip Onu reddettiler.

6:4 Isa da onlara, ‹‹Bir peygamber, kendi memleketinden, akraba çevresinden ve kendi evinden baska yerde hor görülmez›› dedi.

6:5 Orada birkaç hastayi, üzerlerine ellerini koyarak iyilestirmekten baska hiçbir mucize yapamadi.

6:6 Halkin imansizligina sasiyordu. Isa çevredeki köyleri dolasip ögretiyordu.

6:7 On iki ögrencisini yanina çagirdi ve onlari ikiser ikiser halk arasina göndermeye basladi. Onlara kötü ruhlar üzerinde yetki verdi.

6:8 Yolculuk için yanlarina degnekten baska bir sey almamalarini söyledi. Ne ekmek, ne torba, ne de kusaklarinda para götüreceklerdi.

6:9 Onlara çarik giymelerini söyledi. Ama, ‹‹Iki mintan giymeyin›› dedi.

6:10 ‹‹Bir yere gittiginiz zaman, oradan ayrilincaya dek hep ayni evde kalin›› diye devam etti.

6:11 ‹‹Insanlarin sizi kabul etmedikleri, sizi dinlemedikleri bir yerden ayrilirken, onlara uyari olsun diye ayaginizin altindaki tozu silkin!››

6:12 Böylece ögrenciler yola çikip insanlari tövbeye çagirmaya basladilar.

6:13 Birçok cin kovdular; birçok hastayi, üzerlerine yag sürerek iyilestirdiler.

6:14 Kral Hirodes de olup bitenleri duydu. Çünkü Isanin ünü her tarafa yayilmisti. Bazilari, ‹‹Bu adam, ölümden dirilen Vaftizci Yahyadir. Olaganüstü güçlerin onda etkin olmasinin nedeni budur›› diyordu.

6:15 Baskalari, ‹‹O Ilyastir›› diyor, yine baskalari, ‹‹Eski peygamberlerden biri gibi bir peygamberdir›› diyordu.

6:16 Hirodes bunlari duyunca, ‹‹Basini kestirdigim Yahya dirildi!›› dedi.

6:17 Hirodesin kendisi, kardesi Filipusun karisi Hirodiyanin yüzünden adam gönderip Yahyayi tutuklatmis, zindana attirip zincire vurdurmustu. Çünkü Hirodes bu kadinla evlenince Yahya ona, ‹‹Kardesinin karisiyla evlenmen Kutsal Yasaya aykiridir›› demisti.

6:19 Hirodiya bu yüzden Yahyaya kin baglamisti; onu öldürtmek istiyor, ama basaramiyordu.

6:20 Çünkü Yahyanin dogru ve kutsal bir adam oldugunu bilen Hirodes ondan korkuyor ve onu koruyordu. Yahyayi dinledigi zaman büyük bir saskinlik içinde kaliyor, yine de onu dinlemekten zevk aliyordu.

6:21 Ne var ki, Hirodesin kendi dogum gününde saray büyükleri, komutanlar ve Celilenin ileri gelenleri için verdigi sölende beklenen firsat dogdu.

6:22 Hirodiyanin kizi içeri girip dans etti. Bu, Hirodesle konuklarinin hosuna gitti. Kral genç kiza, ‹‹Dile benden, ne dilersen veririm›› dedi.

6:23 Ant içerek, ‹‹Benden ne dilersen, kralligimin yarisi da olsa, veririm›› dedi.

6:24 Kiz disari çikip annesine, ‹‹Ne isteyeyim?›› diye sordu. ‹‹Vaftizci Yahyanin basini iste›› dedi annesi.

6:25 Kiz hemen kosup kralin yanina girdi, ‹‹Vaftizci Yahyanin basini bir tepsi üzerinde hemen bana vermeni istiyorum›› diyerek dilegini açikladi.

6:26 Kral buna çok üzüldüyse de, konuklarinin önünde içtigi anttan ötürü kizi reddetmek istemedi.

6:27 Hemen bir cellat gönderip Yahyanin basini getirmesini buyurdu. Cellat zindana giderek Yahyanin basini kesti.

6:28 Kesik basi bir tepsi üzerinde getirip genç kiza verdi, kiz da annesine götürdü.

6:29 Yahyanin ögrencileri bunu duyunca gelip cesedi aldilar ve mezara koydular.

6:30 Elçiler, Isanin yanina dönerek yaptiklari ve ögrettikleri her seyi Ona anlattilar.

6:31 Isa onlara, ‹‹Gelin, tek basimiza tenha bir yere gidelim de biraz dinlenin›› dedi. Gelen giden öyle çoktu ki, yemek yemeye bile vakit bulamiyorlardi.

6:32 Tekneye binip tek baslarina tenha bir yere dogru yol aldilar.

6:33 Gittiklerini gören birçok kisi onlari tanidi. Halk civardaki bütün kentlerden yaya olarak yola dökülüp onlardan önce oraya vardi.

6:34 Isa tekneden inince büyük bir kalabalikla karsilasti. Çobansiz koyunlara benzeyen bu insanlara acidi ve onlara birçok konuda ögretmeye basladi.

6:35 Vakit ilerlemisti. Ögrencileri Isaya gelip, ‹‹Burasi issiz bir yer›› dediler, ‹‹Vakit de ilerledi. Halki saliver de çevredeki çiftlik ve köylere gidip kendilerine yiyecek alsinlar.››

6:37 Isa ise, ‹‹Onlara siz yiyecek verin›› diye karsilik verdi. Ögrenciler Isaya, ‹‹Gidip iki yüz dinarlik ekmek alip onlara yedirelim mi yani?›› diye sordular.

6:38 Isa onlara, ‹‹Kaç ekmeginiz var, gidin bakin›› dedi. Ögrenip geldiler, ‹‹Bes ekmekle iki baligimiz var›› dediler.

6:39 Isa herkesi küme küme yesil çayira oturtmalarini buyurdu.

6:40 Halk yüzer elliser kisilik bölükler halinde oturdu.

6:41 Isa bes ekmekle iki baligi aldi, gözlerini göge kaldirarak sükretti; sonra ekmekleri böldü ve halka dagitmalari için ögrencilerine verdi. Iki baligi da hepsinin arasinda paylastirdi.

6:42 Herkes yiyip doydu. Artakalan ekmek ve baliktan on iki sepet dolusu topladilar.

6:44 Yemek yiyen erkeklerin sayisi bes bin kadardi.

6:45 Bundan hemen sonra Isa ögrencilerine, tekneye binip kendisinden önce karsi yakada bulunan Beytsaydaya geçmelerini buyurdu. Bu arada kendisi halki evlerine gönderecekti.

6:46 Onlari ugurladiktan sonra, dua etmek için daga çikti.

6:47 Aksam oldugunda, tekne gölün ortasina varmisti. Yalniz basina karada kalan Isa, ögrencilerinin kürek çekmekte çok zorlandiklarini gördü. Çünkü rüzgar onlara karsi esiyordu. Sabaha karsi Isa, gölün üstünde yürüyerek onlara yaklasti. Yanlarindan geçip gidecekti.

6:49 Onlar ise, gölün üstünde yürüdügünü görünce Onu hayalet sanarak bagristilar.

6:50 Hepsi Onu görmüs ve dehsete kapilmisti. Isa hemen onlara seslenerek, ‹‹Cesur olun, benim, korkmayin!›› dedi.

6:51 Tekneye binip onlara katilinca rüzgar dindi. Onlarsa büyük bir saskinlik içindeydi.

6:52 Ekmekle ilgili mucizeyi bile anlamamislardi; zihinleri körelmisti.

6:53 Isayla ögrencileri gölü astilar, Ginnesarda karaya çikip tekneyi bagladilar.

6:54 Onlar tekneden inince, halk Isayi hemen tanidi.

6:55 Bazilari kosarak bütün yöreyi dolasti. Isanin bulundugu yeri ögrenenler, hastalari silteleriyle oraya götürmeye basladilar.

6:56 Köy olsun, kent ya da çiftlik olsun, Isa'nin gittigi her yerde, hastalari meydanlara yatiriyor, sadece giysisinin etegine dokunmalarina izin vermesi için yalvariyorlardi. Dokunanlarin hepsi de iyilesti.

 Markos

7:1 Yerusalimden gelen Ferisiler ve bazi din bilginleri, Isanin çevresinde toplandilar.

7:2 Onun ögrencilerinden bazilarinin murdar, yani yikanmamis ellerle yemek yediklerini gördüler.

7:3 Ferisiler, hatta bütün Yahudiler, atalarinin töresi uyarinca ellerini iyice yikamadan yemek yemezler.

7:4 Çarsidan dönünce de, yikanmadan yemek yemezler. Ayrica kâse, testi ve bakir kaplarin yikanmasiyla ilgili baska birçok töreye de uyarlar.

7:5 Ferisiler ve din bilginleri Isaya, ‹‹Ögrencilerin neden atalarimizin töresine uymuyorlar, niçin murdar ellerle yemek yiyorlar?›› diye sordular.

7:6 Isa onlari söyle yanitladi: ‹‹Yesayanin siz ikiyüzlülerle ilgili peygamberlik sözü ne kadar yerindedir! Yazmis oldugu gibi, ‹Bu halk, dudaklariyla beni sayar, Ama yürekleri benden uzak.

7:7 Bana bosuna taparlar. Çünkü ögrettikleri, sadece insan buyruklaridir.›

7:8 Siz Tanri buyrugunu bir yana birakmis, insan töresine uyuyorsunuz.››

7:9 Isa onlara ayrica sunu söyledi: ‹‹Kendi törenizi sürdürmek için Tanri buyrugunu bir kenara itmeyi ne de güzel beceriyorsunuz!

7:10 Musa, ‹Annene babana saygi göstereceksin› ve, ‹Annesine ya da babasina söven kesinlikle öldürülecektir› diye buyurmustu.

7:11 Ama siz, ‹Eger bir adam annesine ya da babasina, benden alacagin bütün yardim kurbandir, yani Tanriya adanmistir derse, artik annesi ya da babasi için bir sey yapmasina izin yok› diyorsunuz.

7:13 Böylece kusaktan kusaga aktardiginiz törelerle Tanrinin sözünü geçersiz kiliyorsunuz. Buna benzer daha birçok sey yapiyorsunuz.››

7:14 Isa, halki yine yanina çagirip onlara, ‹‹Hepiniz beni dinleyin ve sunu belleyin›› dedi.

7:15 ‹‹Insanin disinda olup içine giren hiçbir sey onu kirletemez. Insani kirleten, insanin içinden çikandir.››

7:17 Isa kalabaligi birakip eve girince, ögrencileri Ona bu benzetmenin anlamini sordular.

7:18 O da onlara, ‹‹Demek siz de anlamiyorsunuz, öyle mi?›› dedi. ‹‹Disaridan insanin içine giren hiçbir seyin onu kirletemeyecegini bilmiyor musunuz?

7:19 Distan giren, insanin yüregine degil, midesine gider, oradan da helaya atilir.›› Isa bu sözlerle, bütün yiyeceklerin temiz oldugunu bildirmis oluyordu.

7:20 Isa söyle devam etti: ‹‹Insani kirleten, insanin içinden çikandir.

7:21 Çünkü kötü düsünceler, fuhus, hirsizlik, cinayet, zina, açgözlülük, kötülük, hile, sefahat, kiskançlik, iftira, kibir ve akilsizlik içten, insanin yüreginden kaynaklanir.

7:23 Bu kötülüklerin hepsi içten kaynaklanir ve insani kirletir.››

7:24 Isa oradan ayrilarak Sur bölgesine gitti. Burada bir eve girdi. Kimsenin bunu bilmesini istemiyordu, ama gizlenemedi.

7:25 Küçük kizi kötü ruha tutulmus bir kadin, Isayla ilgili haberi duyar duymaz geldi, ayaklarina kapandi.

7:26 Yahudi olmayan bu kadin Suriye-Fenike irkindandi. Kizindan cini kovmasi için Isaya rica etti.

7:27 Isa ona, ‹‹Birak, önce çocuklar doysunlar›› dedi. ‹‹Çocuklarin ekmegini alip köpeklere atmak dogru degildir.››

7:28 Kadin buna karsilik, ‹‹Haklisin, Rab›› dedi. ‹‹Ama köpekler de sofranin altinda çocuklarin ekmek kirintilarini yer.››

7:29 Isa ona, ‹‹Bu sözden ötürü cin kizindan çikti, gidebilirsin›› dedi.

7:30 Kadin evine gittiginde çocugunu cinden kurtulmus, yatakta yatar buldu.

7:31 Sur bölgesinden ayrilan Isa, Sayda yoluyla Dekapolis bölgesinin ortasindan geçerek tekrar Celile Gölüne geldi.

7:32 Ona sagir ve dili tutuk bir adam getirdiler, elini üzerine koymasi için yalvardilar.

7:33 Isa adami kalabaliktan ayirip bir yana çekti. Parmaklarini adamin kulaklarina soktu, tükürüp onun diline dokundu.

7:34 Sonra göge bakarak içini çekti ve adama, ‹‹Effata››, yani ‹‹Açil!›› dedi.

7:35 Adamin kulaklari hemen açildi, dili çözüldü ve düzgün bir sekilde konusmaya basladi.

7:36 Isa orada bulunanlari, bunu kimseye söylememeleri için uyardi. Ama onlari ne kadar uyardiysa, onlar da haberi o kadar yaydilar.

7:37 Halk büyük bir hayret içinde kalmisti. ‹‹Yaptigi her sey iyi. Sagirlarin kulaklarini açiyor, dilsizleri konusturuyor!›› diyorlardi.

 Markos

8:1 O günlerde yine büyük bir kalabalik toplanmisti. Yiyecek bir seyleri olmadigi için Isa ögrencilerini yanina çagirip, ‹‹Halka aciyorum›› dedi. ‹‹Üç gündür yanimdalar, yiyecek hiçbir seyleri yok.

8:3 Onlari aç aç evlerine gönderirsem, yolda bayilirlar. Hem bazilari uzak yoldan geliyor.››

8:4 Ögrencileri buna karsilik, ‹‹Böyle issiz bir yerde bu kadar kisiyi doyuracak ekmegi insan nereden bulabilir?›› dediler.

8:5 Isa, ‹‹Kaç ekmeginiz var?›› diye sordu. ‹‹Yedi tane›› dediler.

8:6 Bunun üzerine Isa, halka yere oturmalarini buyurdu. Sonra yedi ekmegi aldi, sükredip bunlari böldü, dagitmalari için ögrencilerine verdi. Onlar da halka dagittilar.

8:7 Birkaç küçük baliklari da vardi. Isa sükredip bunlari da dagitmalarini söyledi.

8:8 Herkes yiyip doydu. Artakalan parçalardan yedi küfe dolusu topladilar.

8:9 Orada yaklasik dört bin kisi vardi. Isa onlari evlerine gönderdikten sonra ögrencileriyle birlikte hemen tekneye binip Dalmanuta bölgesine geçti.

8:11 Ferisiler gelip Isayla tartismaya basladilar. Onu denemek amaciyla gökten bir belirti göstermesini istediler.

8:12 Isa içten bir ah çekerek, ‹‹Bu kusak neden bir belirti istiyor?›› dedi. ‹‹Size dogrusunu söyleyeyim, bu kusaga hiçbir belirti gösterilmeyecek.››

8:13 Sonra onlari orada birakip yine tekneye bindi ve karsi yakaya yöneldi.

8:14 Ögrenciler ekmek almayi unutmuslardi. Teknede, yanlarinda yalniz bir ekmek vardi.

8:15 Isa onlara su uyarida bulundu: ‹‹Dikkatli olun, Ferisilerin mayasindan ve Hirodesin mayasindan sakinin!››

8:16 Onlar ise kendi aralarinda, ‹‹Ekmegimiz olmadigi için böyle diyor›› seklinde tartistilar.

8:17 Bunun farkinda olan Isa, ‹‹Ekmeginiz yok diye niçin tartisiyorsunuz?›› dedi. ‹‹Hâlâ akil erdiremiyor, anlamiyor musunuz? Zihniniz köreldi mi?

8:18 Gözleriniz oldugu halde görmüyor musunuz? Kulaklariniz oldugu halde isitmiyor musunuz? Hatirlamiyor musunuz, bes ekmegi bes bin kisiye bölüstürdügümde kaç sepet dolusu yemek fazlasi topladiniz?›› ‹‹On iki›› dediler.

8:20 ‹‹Yedi ekmegi dört bin kisiye bölüstürdügümde kaç küfe dolusu yemek fazlasi topladiniz?›› ‹‹Yedi›› dediler.

8:21 Isa onlara, ‹‹Hâlâ anlamiyor musunuz?›› dedi.

8:22 Isa ile ögrencileri Beytsaydaya geldiler. Orada bazi kisiler Isaya kör bir adam getirip ona dokunmasi için yalvardilar.

8:23 Isa körün elinden tutarak onu köyün disina çikardi. Gözlerine tükürüp ellerini üzerine koydu ve, ‹‹Bir sey görüyor musun?›› diye sordu.

8:24 Adam basini kaldirip, ‹‹Insanlar görüyorum›› dedi, ‹‹Agaçlara benziyorlar, ama yürüyorlar.››

8:25 Sonra Isa ellerini yeniden adamin gözleri üzerine koydu. Adam gözlerini açti, bakti; iyilesmis ve her seyi açik seçik görmeye baslamisti.

8:26 Isa, ‹‹Köye bile girme!›› diyerek onu evine gönderdi.

8:27 Isa, ögrencileriyle birlikte Filipus Sezariyesine bagli köylere gitti. Yolda ögrencilerine, ‹‹Halk benim kim oldugumu söylüyor?›› diye sordu.

8:28 Ögrencileri Ona su karsiligi verdiler: ‹‹Vaftizci Yahya diyorlar. Ama kimi Ilyas, kimi de peygamberlerden biri oldugunu söylüyor.››

8:29 O da onlara, ‹‹Siz ne dersiniz, sizce ben kimim?›› diye sordu. Petrus, ‹‹Sen Mesihsin›› yanitini verdi.

8:30 Bunun üzerine Isa bu konuda kimseye bir sey söylememeleri için onlari uyardi.

8:31 Isa, Insanoglunun çok aci çekmesi, ileri gelenler, baskâhinler ve din bilginlerince reddedilmesi, öldürülmesi ve üç gün sonra dirilmesi gerektigini onlara anlatmaya basladi.

8:32 Bunlari açikça söylüyordu. Bunun üzerine Petrus Onu bir kenara çekip azarlamaya basladi.

8:33 Isa dönüp öteki ögrencilerine bakti; Petrusu azarlayarak, ‹‹Çekil önümden, Seytan!›› dedi. ‹‹Düsüncelerin Tanriya degil, insana özgüdür.››

8:34 Ögrencileriyle birlikte halki da yanina çagirip söyle konustu: ‹‹Ardimdan gelmek isteyen kendini inkâr etsin, çarmihini yüklenip beni izlesin.

8:35 Canini kurtarmak isteyen onu yitirecek, canini benim ve Müjdenin ugruna yitiren ise onu kurtaracaktir.

8:36 Insan bütün dünyayi kazanip da canindan olursa, bunun kendisine ne yarari olur?

8:37 Insan kendi canina karsilik ne verebilir?

8:38 Bu vefasiz ve günahkâr kusagin ortasinda, kim benden ve benim sözlerimden utanirsa, Insanoglu da, Babasi'nin görkemi içinde kutsal meleklerle birlikte geldiginde o kisiden utanacaktir.››

 Markos

9:1 Isa, ‹‹Size dogrusunu söyleyeyim›› diye devam etti, ‹‹Burada bulunanlar arasinda, Tanri Egemenliginin güçlü biçimde gerçeklestigini görmeden ölümü tatmayacak olanlar var.››

9:2 Alti gün sonra Isa, yanina yalniz Petrus, Yakup ve Yuhannayi alarak yüksek bir daga çikti. Onlarin gözü önünde Isanin görünümü degisti.

9:3 Giysileri göz kamastirici bir beyazliga büründü; yeryüzünde hiçbir çamasircinin erisemeyecegi bir beyazlikti bu.

9:4 O anda Musayla Ilyas ögrencilere göründü. Isayla konusuyorlardi.

9:5 Petrus Isaya, ‹‹Rabbî, burada bulunmamiz ne iyi oldu! Üç çardak kuralim: Biri sana, biri Musaya, biri de Ilyasa›› dedi.

9:6 Ne söyleyecegini bilmiyordu. Çünkü çok korkmuslardi.

9:7 Bu sirada bir bulut gelip onlara gölge saldi. Buluttan gelen bir ses, ‹‹Sevgili Oglum budur, Onu dinleyin!›› dedi.

9:8 Ögrenciler birden çevrelerine baktilar, ama bu kez yanlarinda Isadan baska kimseyi göremediler.

9:9 Dagdan inerlerken Isa, Insanoglu ölümden dirilmeden orada gördüklerini hiç kimseye söylememeleri için onlari uyardi.

9:10 Bu uyariya uymakla birlikte kendi aralarinda, ‹‹Ölümden dirilmek ne demek?›› diye tartisip durdular.

9:11 Isaya, ‹‹Din bilginleri neden önce Ilyasin gelmesi gerektigini söylüyorlar?›› diye sordular.

9:12 O da onlara söyle dedi: ‹‹Gerçekten de önce Ilyas gelir ve her seyi yeniden düzene koyar. Ama nasil oluyor da Insanoglunun çok aci çekecegi ve hiçe sayilacagi yazilmistir?

9:13 Size sunu söyleyeyim, Ilyas geldi bile, onun hakkinda yazilmis oldugu gibi, ona yapmadiklarini birakmadilar.››

9:14 Öteki ögrencilerin yanina döndüklerinde, onlarin çevresinde büyük bir kalabaligin toplandigini, birtakim din bilginlerinin onlarla tartistigini gördüler.

9:15 Kalabalik Isayi görünce büyük bir saskinliga kapildi ve kosup Onu selamladi.

9:16 Isa ögrencilerine, ‹‹Onlarla ne tartisiyorsunuz?›› diye sordu.

9:17 Halktan biri Ona, ‹‹Ögretmenim›› diye karsilik verdi, ‹‹Dilsiz bir ruha tutulan oglumu sana getirdim.

9:18 Ruh onu nerede yakalarsa yere çarpiyor. Çocuk agzindan köpükler saçiyor, dislerini gicirdatiyor ve kaskati kesiliyor. Ruhu kovmalari için ögrencilerine basvurdum, ama basaramadilar.››

9:19 Isa onlara, ‹‹Ey imansiz kusak!›› dedi. ‹‹Sizinle daha ne kadar kalacagim? Size daha ne kadar katlanacagim? Çocugu bana getirin!››

9:20 Çocugu kendisine getirdiler. Ruh, Isayi görür görmez çocugu siddetle sarsti; çocuk yere düstü, agzindan köpükler saçarak yuvarlanmaya basladi.

9:21 Isa çocugun babasina, ‹‹Bu hal çocugun basina geleli ne kadar oldu?›› diye sordu. ‹‹Küçüklügünden beri böyle›› dedi babasi.

9:22 ‹‹Üstelik ruh onu öldürmek için sik sik atese, suya atti. Elinden bir sey gelirse, bize yardim et, halimize aci!››

9:23 Isa ona, ‹‹Elimden gelirse mi? Iman eden biri için her sey mümkün!›› dedi.

9:24 Çocugun babasi hemen, ‹‹Iman ediyorum, imansizligimi yenmeme yardim et!›› diye feryat etti.

9:25 Isa, halkin kosusup geldigini görünce kötü ruhu azarlayarak, ‹‹Sana buyuruyorum, dilsiz ve sagir ruh, çocugun içinden çik ve ona bir daha girme!›› dedi.

9:26 Bunun üzerine ruh bir çiglik atti ve çocugu siddetle sarsarak çikti. Çocuk ölü gibi hareketsiz kaldi, öyle ki oradakilerin birçogu, ‹‹Öldü!›› diyordu.

9:27 Ama Isa elinden tutup kaldirinca, çocuk ayaga kalkti.

9:28 Isa eve girdikten sonra ögrencileri özel olarak Ona, ‹‹Biz kötü ruhu neden kovamadik?›› diye sordular.

9:29 Isa onlara, ‹‹Bu tür ruhlar ancak duayla kovulabilir›› yanitini verdi.

9:30 Oradan ayrilmis, Celile bölgesinden geçiyorlardi. Isa hiç kimsenin bunu bilmesini istemiyordu.

9:31 Ögrencilerine ögretirken söyle diyordu: ‹‹Insanoglu, insanlarin eline teslim edilecek ve öldürülecek, ama öldürüldükten üç gün sonra dirilecek.››

9:32 Onlar bu sözleri anlamiyor, Isaya soru sormaktan da korkuyorlardi.

9:33 Kefarnahuma vardilar. Eve girdikten sonra Isa onlara, ‹‹Yolda neyi tartisiyordunuz?›› diye sordu.

9:34 Hiç birinden ses çikmadi. Çünkü yolda aralarinda kimin en büyük oldugunu tartismislardi.

9:35 Isa oturup Onikileri yanina çagirdi. Onlara söyle dedi: ‹‹Birinci olmak isteyen en sonuncu olsun, herkesin hizmetkâri olsun.››

9:36 Küçük bir çocugu alip orta yere dikti, sonra onu kucagina alarak onlara söyle dedi: ‹‹Böyle bir çocugu benim adim ugruna kabul eden, beni kabul etmis olur. Beni kabul eden de beni degil, beni göndereni kabul etmis olur.››

9:38 Yuhanna Ona, ‹‹Ögretmenim›› dedi, ‹‹Senin adinla cin kovan birini gördük, ama bizi izleyenlerden olmadigi için ona engel olmaya çalistik.››

9:39 ‹‹Ona engel olmayin!›› dedi Isa. ‹‹Çünkü benim adimla mucize yapip da ardindan beni kötüleyecek kimse yoktur.

9:40 Bize karsi olmayan, bizden yanadir.

9:41 Size dogrusunu söyleyeyim, Mesihe ait oldugunuz için sizlere bir bardak su veren ödülsüz kalmayacaktir.››

9:42 ‹‹Kim bana iman eden bu küçüklerden birini günaha düsürürse, boynuna kocaman bir degirmen tasi geçirilip denize atilmasi kendisi için daha iyi olur.

9:43 Eger elin günah islemene neden olursa, onu kes. Tek elle yasama kavusman, iki elle sönmez atese, cehenneme gitmenden iyidir.

9:45 Eger ayagin günah islemene neden olursa, onu kes. Tek ayakla yasama kavusman, iki ayakla cehenneme atilmandan iyidir.

9:47 Eger gözün günah islemene neden olursa, onu çikar at. Tanrinin Egemenligine tek gözle girmen, iki gözle cehenneme atilmandan iyidir.

9:48 ‹Oradakileri kemiren kurt ölmez, Yakan ates sönmez.›

9:49 Çünkü herkes atesle tuzlanacaktir.

9:50 Tuz yararlidir. Ama tuz tuzlulugunu yitirirse, bir daha ona nasil tat verebilirsiniz? Içinizde tuz olsun ve birbirinizle baris içinde yasayin!››

 Markos

10:1 Isa oradan ayrilip Yahudiyenin Seria Irmaginin karsi yakasindaki topraklarina geçti. Çevresinde yine kalabaliklar toplanmisti; her zamanki gibi onlara ögretiyordu.

10:2 Yanina gelen bazi Ferisiler Onu denemek amaciyla, ‹‹Bir erkegin, karisini bosamasi Kutsal Yasaya uygun mudur?›› diye sordular.

10:3 Isa karsilik olarak, ‹‹Musa size ne buyurdu?›› dedi.

10:4 Onlar, ‹‹Musa, erkegin bir bosanma belgesi yazarak karisini bosamasina izin vermistir›› dediler.

10:5 Isa onlara, ‹‹Inatçi oldugunuz için Musa bu buyrugu yazdi›› dedi.

10:6 ‹‹Tanri, yaratilisin baslangicindan ‹Insanlari erkek ve disi olarak yaratti.›

10:7 ‹Bu nedenle adam annesini babasini birakip karisina baglanacak, ikisi tek beden olacak.› Söyle ki, onlar artik iki degil, tek bedendir.

10:9 O halde Tanrinin birlestirdigini insan ayirmasin.››

10:10 Ögrencileri evde Ona yine bu konuyla ilgili bazi sorular sordular.

10:11 Isa onlara, ‹‹Karisini bosayip baskasiyla evlenen, karisina karsi zina etmis olur›› dedi.

10:12 ‹‹Kocasini bosayip baskasiyla evlenen kadin da zina etmis olur.››

10:13 Bu arada bazilari küçük çocuklari Isanin yanina getiriyor, onlara dokunmasini istiyorlardi. Ne var ki, ögrenciler onlari azarladilar.

10:14 Isa bunu görünce kizdi. Ögrencilerine, ‹‹Birakin, çocuklar bana gelsin›› dedi. ‹‹Onlara engel olmayin! Çünkü Tanrinin Egemenligi böylelerinindir.

10:15 Size dogrusunu söyleyeyim, Tanrinin Egemenligini bir çocuk gibi kabul etmeyen, bu egemenlige asla giremez.››

10:16 Çocuklari kucagina aldi, ellerini üzerlerine koyup onlari kutsadi.

10:17 Isa yola çikarken, biri kosarak yanina geldi. Önünde diz çöküp Ona, ‹‹Iyi ögretmenim, sonsuz yasama kavusmak için ne yapmaliyim?›› diye sordu.

10:18 Isa, ‹‹Bana neden iyi diyorsun?›› dedi. ‹‹Iyi olan yalniz biri var, O da Tanridir.

10:19 Onun buyruklarini biliyorsun: ‹Adam öldürmeyeceksin, zina etmeyeceksin, çalmayacaksin, yalan yere taniklik etmeyeceksin, kimsenin hakkini yemeyeceksin, annene babana saygi göstereceksin.› ››

10:20 Adam, ‹‹Ögretmenim, bunlarin hepsini gençligimden beri yerine getiriyorum›› dedi.

10:21 Ona sevgiyle bakan Isa, ‹‹Bir eksigin var›› dedi. ‹‹Git neyin varsa sat, parasini yoksullara ver; böylece gökte hazinen olur. Sonra gel, beni izle.››

10:22 Bu sözler üzerine adamin yüzü asildi, üzüntü içinde oradan uzaklasti. Çünkü çok mali vardi.

10:23 Isa çevresine göz gezdirdikten sonra ögrencilerine, ‹‹Varlikli kisilerin Tanri Egemenligine girmesi ne güç olacak!›› dedi.

10:24 Ögrenciler Onun sözlerine sastilar. Ama Isa onlara yine, ‹‹Çocuklar›› dedi, ‹‹Tanrinin Egemenligine girmek ne güçtür!

10:25 Devenin igne deliginden geçmesi, zenginin Tanri Egemenligine girmesinden daha kolaydir.››

10:26 Ögrenciler büsbütün sasirmislardi. Birbirlerine, ‹‹Öyleyse kim kurtulabilir?›› diyorlardi.

10:27 Isa onlara bakarak, ‹‹Insanlar için bu imkânsiz, ama Tanri için degil. Tanri için her sey mümkündür›› dedi.

10:28 Petrus Ona, ‹‹Bak, biz her seyi birakip senin ardindan geldik›› demeye basladi.

10:29 ‹‹Size dogrusunu söyleyeyim›› dedi Isa, ‹‹Benim ve Müjdenin ugruna evini, kardeslerini, anne ya da babasini, çocuklarini ya da topraklarini birakip da simdi, bu çagda çekecegi zulümlerle birlikte yüz kat daha fazla eve, kardese, anneye, çocuga, topraga ve gelecek çagda sonsuz yasama kavusmayacak hiç kimse yoktur.

10:31 Ne var ki, birincilerin birçogu sonuncu, sonuncularin birçogu da birinci olacak.››

10:32 Yola çikmis Yerusalime gidiyorlardi. Isa önlerinde yürüyordu. Ögrencileri saskinlik içindeydi, ardindan gelenler ise korkuyorlardi. Isa Onikileri yine bir yana çekip kendi basina gelecekleri anlatmaya basladi: ‹‹Simdi Yerusalime gidiyoruz›› dedi. ‹‹Insanoglu, baskâhinlerin ve din bilginlerinin eline teslim edilecek. Onlar da Onu ölüm cezasina çarptiracak ve öteki uluslara teslim edecekler.

10:34 Onunla alay edecek, üzerine tükürecek ve Onu kamçilayip öldürecekler. Ne var ki O, üç gün sonra dirilecek.››

10:35 Zebedinin ogullari Yakup ile Yuhanna Isaya yaklasip, ‹‹Ögretmenimiz, bir dilegimiz var, bunu yapmani istiyoruz›› dediler.

10:36 Isa onlara, ‹‹Sizin için ne yapmami istiyorsunuz?›› diye sordu.

10:37 ‹‹Sen yüceligine kavusunca birimize saginda, ötekimize de solunda oturma ayricaligini ver›› dediler.

10:38 ‹‹Siz ne dilediginizi bilmiyorsunuz›› dedi Isa. ‹‹Benim içecegim kâseden siz içebilir misiniz? Benim vaftiz olacagim gibi siz de vaftiz olabilir misiniz?››

10:39 ‹‹Evet, olabiliriz›› dediler. Isa onlara, ‹‹Benim içecegim kâseden siz de içeceksiniz, benim vaftiz olacagim gibi siz de vaftiz olacaksiniz›› dedi. ‹‹Ama sagimda ya da solumda oturmaniza izin vermek benim elimde degil. Bu yerler belirli kisiler için hazirlanmistir.››

10:41 Bunu isiten on ögrenci Yakupla Yuhannaya kizmaya basladilar.

10:42 Isa onlari yanina çagirip söyle dedi: ‹‹Bilirsiniz ki, uluslarin önderleri sayilanlar, onlara egemen kesilir, ileri gelenleri de onlara agirliklarini hissettirirler.

10:43 Sizin aranizda böyle olmayacak. Aranizda büyük olmak isteyen, ötekilerin hizmetkâri olsun.

10:44 Aranizda birinci olmak isteyen, hepinizin kulu olsun.

10:45 Çünkü Insanoglu bile hizmet edilmeye degil, hizmet etmeye ve canini birçoklari için fidye olarak vermeye geldi.››

10:46 Sonra Erihaya geldiler. Isa, ögrencileri ve büyük bir kalabalikla birlikte Erihadan ayrilirken, Timay oglu Bartimay adinda kör bir dilenci yol kenarinda oturuyordu.

10:47 Nasirali Isanin orada oldugunu duyunca, ‹‹Ey Davut Oglu Isa, halime aci!›› diye bagirmaya basladi.

10:48 Birçok kimse onu azarlayarak susturmak istediyse de o, ‹‹Ey Davut Oglu, halime aci!›› diyerek daha çok bagirdi.

10:49 Isa durdu, ‹‹Çagirin onu›› dedi. Kör adama seslenerek, ‹‹Ne mutlu sana! Kalk, seni çagiriyor!›› dediler.

10:50 Adam abasini üstünden atarak ayaga firladi ve Isanin yanina geldi.

10:51 Isa, ‹‹Senin için ne yapmami istiyorsun?›› diye sordu. Kör adam, ‹‹Rabbuni, gözlerim görsün›› dedi.

10:52 Isa, ‹‹Gidebilirsin, imanin seni kurtardi›› dedi. Adam o anda yeniden görmeye basladi ve yol boyunca Isa'nin ardindan gitti.

 Markos

11:1 Yerusalime yaklasip Zeytin Daginin yamacindaki Beytfaci ile Beytanyaya geldiklerinde Isa iki ögrencisini önden gönderdi. Onlara, ‹‹Karsinizdaki köye gidin›› dedi, ‹‹Köye girer girmez, üzerine daha hiç kimsenin binmedigi, bagli duran bir sipa bulacaksiniz. Onu çözüp bana getirin.

11:3 Biri size, ‹Bunu niye yapiyorsunuz?› derse, ‹Rabbin ona ihtiyaci var, hemen geri gönderecek› dersiniz.››

11:4 Gittiler ve yol üzerinde, bir evin sokak kapisinin yaninda bagli bulduklari sipayi çözdüler.

11:5 Orada duranlardan bazilari, ‹‹Sipayi ne diye çözüyorsunuz?›› dediler.

11:6 Ögrenciler Isanin kendilerine söylediklerini tekrarlayinca, adamlar onlari rahat birakti.

11:7 Sipayi Isaya getirip üzerine kendi giysilerini yaydilar. Isa sipaya bindi.

11:8 Birçoklari giysilerini, bazilari da çevredeki agaçlardan kestikleri dallari yola serdiler.

11:9 Önden gidenler ve arkadan gelenler söyle bagiriyorlardi: ‹‹Hozana! Rabbin adiyla gelene övgüler olsun!

11:10 Atamiz Davutun yaklasan egemenligi kutlu olsun! En yücelerde hozana!››

11:11 Isa Yerusalime varinca tapinaga gitti, her tarafi gözden geçirdi. Sonra vakit ilerlemis oldugundan Onikilerle birlikte Beytanyaya döndü.

11:12 Ertesi gün Beytanyadan çiktiklarinda Isa acikmisti.

11:13 Uzakta, yapraklanmis bir incir agaci görünce belki incir bulurum diye yaklasti. Agacin yanina vardiginda yapraktan baska bir sey bulamadi. Çünkü incir mevsimi degildi.

11:14 Isa agaca, ‹‹Artik sonsuza dek senden kimse meyve yiyemesin!›› dedi. Ögrencileri de bunu duydular.

11:15 Oradan Yerusalime geldiler. Isa tapinagin avlusuna girerek oradaki alici ve saticilari disari kovdu. Para bozanlarin masalarini, güvercin satanlarin sehpalarini devirdi.

11:16 Yük tasiyan hiç kimsenin tapinagin avlusundan geçmesine izin vermedi.

11:17 Halka ögretirken sunlari söyledi: ‹‹ ‹Evime, bütün uluslarin dua evi denecek› diye yazilmamis mi? Ama siz onu haydut inine çevirdiniz.››

11:18 Baskâhinler ve din bilginleri bunu duyunca Isayi yok etmek için bir yol aramaya basladilar. Ondan korkuyorlardi. Çünkü bütün halk Onun ögretisine hayrandi.

11:19 Aksam olunca Isayla ögrencileri kentten ayrildi.

11:20 Sabah erkenden incir agacinin yanindan geçerlerken, agacin kökten kurumus oldugunu gördüler.

11:21 Olayi hatirlayan Petrus, ‹‹Rabbî, bak! Lanetledigin incir agaci kurumus!›› dedi.

11:22 Isa onlara söyle karsilik verdi: ‹‹Tanriya iman edin.

11:23 Size dogrusunu söyleyeyim, kim su daga, ‹Kalk, denize atil!› der ve yüreginde kusku duymadan dediginin olacagina inanirsa, dilegi yerine gelecektir.

11:24 Bunun için size diyorum ki, duayla dilediginiz her seyi daha simdiden almis oldugunuza inanin, dileginiz yerine gelecektir.

11:25 Kalkip dua ettiginiz zaman, birine karsi bir sikâyetiniz varsa onu bagislayin ki, göklerdeki Babaniz da sizin suçlarinizi bagislasin.››

11:27 Yine Yerusalime geldiler. Isa tapinakta gezinirken baskâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler Onun yanina gelip, ‹‹Bunlari hangi yetkiyle yapiyorsun, bunlari yapma yetkisini sana kim verdi?›› diye sordular.

11:29 Isa da onlara, ‹‹Size bir soru soracagim›› dedi. ‹‹Bana yanit verin, ben de size bunlari hangi yetkiyle yaptigimi söylerim.

11:30 Yahyanin vaftiz etme yetkisi Tanridan miydi, insanlardan mi? Yanit verin bana.››

11:31 Bunu aralarinda söyle tartismaya basladilar: ‹‹ ‹Tanridan› dersek, ‹Öyleyse ona niçin inanmadiniz?› diyecek.

11:32 Yok eger ‹Insanlardan› dersek...›› Halkin tepkisinden korkuyorlardi. Çünkü herkes Yahyayi gerçekten peygamber sayiyordu.

11:33 Isa'ya, ‹‹Bilmiyoruz›› diye yanit verdiler. Isa da onlara, ‹‹Ben de size bunlari hangi yetkiyle yaptigimi söylemeyecegim›› dedi.

 Markos

12:1 Isa onlara benzetmelerle konusmaya basladi. ‹‹Adamin biri bag dikti, çevresini çitle çevirdi, üzüm sikmak için bir çukur kazdi, bir de bekçi kulesi yapti. Sonra bagi bagcilara kiralayip yolculuga çikti.

12:2 Mevsimi gelince bagin ürününden payina düseni almak üzere bagcilara bir köle yolladi.

12:3 Bagcilar köleyi yakalayip dövdü ve eli bos gönderdi.

12:4 Bag sahibi bu kez onlara baska bir köle yolladi. Onu da basindan yaralayip asagiladilar.

12:5 Birini daha yolladi, onu öldürdüler. Daha birçok köle yolladi. Kimini dövüp kimini öldürdüler.

12:6 ‹‹Bag sahibinin yaninda tek kisi kaldi, o da sevgili ogluydu. ‹Oglumu sayarlar› diyerek bagcilara en son onu yolladi.

12:7 ‹‹Ama bagcilar birbirlerine, ‹Mirasçi budur, gelin onu öldürelim, miras bizim olur› dediler.

12:8 Böylece onu yakaladilar, öldürüp bagdan disari attilar.

12:9 ‹‹Bu durumda bagin sahibi ne yapacak? Gelip bagcilari yok edecek, bagi da baskalarina verecek.

12:10 Su Kutsal Yaziyi okumadiniz mi? ‹Yapicilarin reddettigi tas, Iste kösenin bas tasi oldu. Rabbin isidir bu, Gözümüzde harika bir is!› ››

12:12 Isanin bu benzetmede kendilerinden söz ettigini anlayan Yahudi önderler Onu tutuklamak istediler; ama halkin tepkisinden korktuklari için Onu birakip gittiler.

12:13 Daha sonra Isayi söyleyecegi sözlerle tuzaga düsürmek amaciyla Ferisilerden ve Hirodes yanlilarindan bazilarini Ona gönderdiler.

12:14 Bunlar gelip Isaya, ‹‹Ögretmenimiz›› dediler, ‹‹Senin dürüst biri oldugunu, kimseyi kayirmadan, insanlar arasinda ayrim yapmadan Tanri yolunu dürüstçe ögrettigini biliyoruz. Sezara vergi vermek Kutsal Yasaya uygun mu, degil mi? Verelim mi, vermeyelim mi?››

12:15 Onlarin ikiyüzlülügünü bilen Isa söyle dedi: ‹‹Beni neden deniyorsunuz? Bana bir dinar getirin bakayim.››

12:16 Parayi getirdiler. Isa, ‹‹Bu resim, bu yazi kimin?›› diye sordu. ‹‹Sezarin›› dediler.

12:17 Isa da, ‹‹Sezarin hakkini Sezara, Tanrinin hakkini Tanriya verin›› dedi. Isanin sözlerine sasakaldilar.

12:18 Ölümden sonra dirilis olmadigini söyleyen Sadukiler Isaya gelip sunu sordular: ‹‹Ögretmenimiz, Musa yazilarinda bize söyle buyurmustur: ‹Eger bir adam ölür, geride bir dul birakir, ama çocuk birakmazsa, kardesi onun karisini alip soyunu sürdürsün.›

12:20 Yedi kardes vardi. Birincisi evlendi ve çocuk birakmadan öldü.

12:21 Ikincisi ayni kadini aldi, o da çocuk sahibi olmadan öldü. Üçüncüsüne de öyle oldu.

12:22 Yedisi de çocuksuz öldü. Hepsinden sonra kadin da öldü.

12:23 Dirilis günü, ölümden dirildiklerinde kadin bunlardan hangisinin karisi olacak? Çünkü yedisi de onunla evlendi.››

12:24 Isa onlara söyle karsilik verdi: ‹‹Ne Kutsal Yazilari ne de Tanrinin gücünü biliyorsunuz. Yanilmanizin nedeni de bu degil mi?

12:25 Insanlar ölümden dirilince ne evlenir ne evlendirilir, göklerdeki melekler gibidirler.

12:26 Ölülerin dirilmesi konusuna gelince, Musanin Kitabinda, alevlenen çaliyla ilgili bölümde Tanrinin Musaya söylediklerini okumadiniz mi? ‹Ben Ibrahimin Tanrisi, Ishakin Tanrisi ve Yakupun Tanrisiyim› diyor.

12:27 Tanri ölülerin degil, dirilerin Tanrisidir. Siz büyük bir yanilgi içindesiniz.››

12:28 Onlarin tartismalarini dinleyen ve Isanin onlara güzel yanit verdigini gören bir din bilgini yaklasip Ona, ‹‹Buyruklarin en önemlisi hangisidir?›› diye sordu.

12:29 Isa söyle karsilik verdi: ‹‹En önemlisi sudur: ‹Dinle, ey Israil! Tanrimiz Rab tek Rabdir.

12:30 Tanrin Rabbi bütün yüreginle, bütün caninla, bütün aklinla ve bütün gücünle seveceksin.›

12:31 Ikincisi de sudur: ‹Komsunu kendin gibi seveceksin.› Bunlardan daha büyük buyruk yoktur.››

12:32 Din bilgini Isaya, ‹‹Iyi söyledin, ögretmenim›› dedi. ‹‹ ‹Tanri tektir ve Ondan baskasi yoktur› demekle dogruyu söyledin.

12:33 Insanin Tanriyi bütün yüregiyle, bütün anlayisiyla ve bütün gücüyle sevmesi, komsusunu da kendi gibi sevmesi, bütün yakmalik sunulardan ve kurbanlardan daha önemlidir.››

12:34 Isa onun akillica yanit verdigini görünce, ‹‹Sen Tanrinin Egemenliginden uzak degilsin›› dedi. Bundan sonra kimse Ona soru sormaya cesaret edemedi.

12:35 Isa tapinakta ögretirken sunu sordu: ‹‹Nasil oluyor da din bilginleri, ‹Mesih, Davutun Ogludur› diyorlar?

12:36 Davutun kendisi, Kutsal Ruhtan esinlenerek söyle demisti: ‹Rab Rabbime dedi ki, Ben düsmanlarini Ayaklarinin altina serinceye dek Sagimda otur.›

12:37 Davutun kendisi Ondan Rab diye söz ettigine göre, O nasil Davutun Oglu olur?›› Oradaki büyük kalabalik Onu zevkle dinliyordu.

12:38 Isa ögretirken söyle dedi: ‹‹Uzun kaftanlar içinde dolasmaktan, meydanlarda selamlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve sölenlerde basköselere kurulmaktan hoslanan din bilginlerinden sakinin.

12:40 Dul kadinlarin malini mülkünü sömüren, gösteris için uzun uzun dua eden bu kisilerin cezasi daha agir olacaktir.››

12:41 Isa tapinakta bagis toplanan yerin karsisinda oturmus, kutulara para atan halki seyrediyordu. Birçok zengin kisi kutuya bol para atti.

12:42 Yoksul bir dul kadin da geldi, birkaç kurus degerinde iki bakir para atti.

12:43 Isa ögrencilerini yanina çagirarak, ‹‹Size dogrusunu söyleyeyim›› dedi, ‹‹Bu yoksul dul kadin kutuya herkesten daha çok para atti.

12:44 Çünkü ötekilerin hepsi, zenginliklerinden artani attilar. Bu kadin ise yoksulluguna karsin, varini yogunu, geçinmek için elinde ne varsa, tümünü verdi.››

 Markos

13:1 Isa tapinaktan çikarken ögrencilerinden biri Ona, ‹‹Ögretmenim›› dedi, ‹‹Su güzel taslara, su görkemli yapilara bak!››

13:2 Isa ona, ‹‹Bu büyük yapilari görüyor musun? Burada tas üstünde tas kalmayacak, hepsi yikilacak!›› dedi.

13:3 Isa, Zeytin Daginda, tapinagin karsisinda otururken Petrus, Yakup, Yuhanna ve Andreas özel olarak kendisine sunu sordular: ‹‹Söyle bize, bu dediklerin ne zaman olacak, bütün bunlarin gerçeklesmek üzere oldugunu gösteren belirti ne olacak?››

13:5 Isa onlara anlatmaya basladi: ‹‹Sakin kimse sizi saptirmasin›› dedi.

13:6 ‹‹Birçoklari, ‹Ben Oyum› diyerek benim adimla gelip birçok kisiyi saptiracaklar.

13:7 Savas gürültüleri, savas haberleri duyunca korkmayin. Bunlarin olmasi gerek, ama bu daha son demek degildir.

13:8 Ulus ulusa, devlet devlete savas açacak; yer yer depremler, kitliklar olacak. Bunlar, dogum sancilarinin baslangicidir.

13:9 ‹‹Ama siz kendinize dikkat edin! Insanlar sizi mahkemelere verecek, havralarda dövecekler. Benden ötürü valilerin, krallarin önüne çikarilacak, böylece onlara taniklik edeceksiniz.

13:10 Ne var ki, önce Müjdenin bütün uluslara duyurulmasi gerekir.

13:11 Sizi tutuklayip mahkemeye verdiklerinde, ‹Ne söyleyecegiz?› diye önceden kaygilanmayin. O anda size ne esinlenirse onu söyleyin. Çünkü konusan siz degil, Kutsal Ruh olacak.

13:12 Kardes kardesi, baba çocugunu ölüme teslim edecek. Çocuklar anne babalarina baskaldirip onlari öldürtecek.

13:13 Benim adimdan ötürü herkes sizden nefret edecek. Ama sonuna kadar dayanan kurtulacaktir.

13:14 ‹‹Yikici igrenç seyin, bulunmamasi gereken yerde dikildigini gördügünüz zaman -okuyan anlasin- Yahudiyede bulunanlar daglara kaçsin.

13:15 Damda olan, evinden bir sey almak için asagi inmesin, içeri girmesin.

13:16 Tarlada olan, abasini almak için geri dönmesin.

13:17 O günlerde gebe olan, çocuk emziren kadinlarin vay haline!

13:18 Dua edin ki, kaçisiniz kisa rastlamasin.

13:19 Çünkü o günlerde öyle bir sikinti olacak ki, Tanrinin var ettigi yaratilisin baslangicindan bu yana böylesi olmamis, bundan sonra da olmayacaktir.

13:20 Rab o günleri kisaltmamis olsaydi, hiç kimse kurtulamazdi. Ama Rab, seçilmis olanlar, kendi seçtigi kisiler ugruna o günleri kisaltmistir.

13:21 Eger o zaman biri size, ‹Iste Mesih burada›, ya da, ‹Iste surada› derse, inanmayin.

13:22 Çünkü sahte mesihler, sahte peygamberler türeyecek; bunlar, belirtiler ve harikalar yapacaklar. Öyle ki, ellerinden gelse seçilmis olanlari saptiracaklar.

13:23 Ama siz dikkatli olun. Iste size her seyi önceden söylüyorum.››

13:24 ‹‹Ama o günlerde, o sikintidan sonra, ‹Günes kararacak, Ay isik vermez olacak, Yildizlar gökten düsecek, Göksel güçler sarsilacak.›

13:26 ‹‹O zaman Insanoglunun bulutlar içinde büyük güç ve görkemle geldigini görecekler.

13:27 Insanoglu o zaman meleklerini gönderecek, seçtiklerini yeryüzünün bir ucundan gögün öbür ucuna dek, dünyanin dört bucagindan toplayacak.

13:28 ‹‹Incir agacindan ders alin. Dallari filizlenip yapraklari sürünce, yaz mevsiminin yakin oldugunu anlarsiniz.

13:29 Ayni sekilde, bu olaylarin gerçeklestigini gördügünüzde bilin ki Insanoglu yakindir, kapidadir.

13:30 Size dogrusunu söyleyeyim, bütün bunlar olmadan bu kusak ortadan kalkmayacak.

13:31 Yer ve gök ortadan kalkacak, ama benim sözlerim asla ortadan kalkmayacaktir.››

13:32 ‹‹O günü ve o saati, ne gökteki melekler, ne de Ogul bilir; Babadan baska kimse bilmez.

13:33 Dikkat edin, uyanik kalin, dua edin. Çünkü o anin ne zaman gelecegini bilemezsiniz.

13:34 Bu, yolculuga çikan bir adamin durumuna benzer. Evinden ayrilirken kölelerine yetki ve görev verir, kapidaki nöbetçiye de uyanik kalmasini buyurur.

13:35 Siz de uyanik kalin. Çünkü ev sahibi ne zaman gelecek, aksam mi, gece yarisi mi, horoz öttügünde mi, sabaha dogru mu, bilemezsiniz.

13:36 Ansizin gelip sizi uykuda bulmasin!

13:37 Size söylediklerimi herkese söylüyorum; uyanik kalin!››

 Markos

14:1 Fisih ve Mayasiz Ekmek Bayramina iki gün kalmisti. Baskâhinlerle din bilginleri Isayi hileyle tutuklayip öldürmenin bir yolunu ariyorlardi.

14:2 ‹‹Bayramda olmasin, yoksa halk arasinda kargasalik çikar›› diyorlardi.

14:3 Isa Beytanyada cüzamli Simunun evinde sofrada otururken yanina bir kadin geldi. Kadin kaymaktasindan bir kap içinde çok degerli, saf hintsümbülü yagi getirmisti. Kabi kirarak yagi Onun basina döktü.

14:4 Bazilari buna kizdilar; birbirlerine, ‹‹Bu yag niçin böyle bos yere harcandi? Üç yüz dinardan fazlaya satilabilir, parasi yoksullara verilebilirdi›› diyerek kadini azarlamaya basladilar.

14:6 ‹‹Kadini rahat birakin›› dedi Isa. ‹‹Neden üzüyorsunuz onu? Benim için güzel bir sey yapti.

14:7 Yoksullar her zaman aranizdadir, dilediginiz anda onlara yardim edebilirsiniz; ama ben her zaman aranizda olmayacagim.

14:8 Kadin elinden geleni yapti, beni gömülmeye hazirlamak üzere daha simdiden bedenimi yagladi.

14:9 Size dogrusunu söyleyeyim, Müjde dünyanin neresinde duyurulursa, bu kadinin yaptigi da onun anilmasi için anlatilacak.››

14:10 Bu arada Onikilerden biri olan Yahuda Iskariot, Isayi ele vermek amaciyla baskâhinlerin yanina gitti.

14:11 Onlar bunu isitince sevindiler, Yahudaya para vermeyi vaat ettiler. O da Isayi ele vermek için firsat kollamaya basladi.

14:12 Fisih kurbaninin kesildigi Mayasiz Ekmek Bayraminin ilk günü ögrencileri Isaya, ‹‹Fisih yemegini yemen için nereye gidip hazirlik yapmamizi istersin?›› diye sordular.

14:13 O da ögrencilerinden ikisini su sözlerle önden gönderdi: ‹‹Kente gidin, orada su testisi tasiyan bir adam çikacak karsiniza. Onu izleyin.

14:14 Adamin gidecegi evin sahibine söyle deyin: ‹Ögretmen, ögrencilerimle birlikte Fisih yemegini yiyecegim konuk odasi nerede? diye soruyor.›

14:15 Ev sahibi size üst katta dösenmis, hazir büyük bir oda gösterecek. Orada bizim için hazirlik yapin.››

14:16 Ögrenciler yola çikip kente gittiler. Her seyi, Isanin kendilerine söyledigi gibi buldular ve Fisih yemegi için hazirlik yaptilar.

14:17 Aksam olunca Isa Onikilerle birlikte geldi.

14:18 Sofraya oturmus yemek yerlerken Isa, ‹‹Size dogrusunu söyleyeyim›› dedi, ‹‹Sizden biri, benimle yemek yiyen biri bana ihanet edecek.››

14:19 Onlar da kederlenerek birer birer kendisine, ‹‹Beni demek istemedin ya?›› diye sormaya basladilar.

14:20 Isa onlara, ‹‹Onikilerden biridir, ekmegini benimle birlikte sahana batirandir›› dedi.

14:21 ‹‹Evet, Insanoglu kendisi için yazilmis oldugu gibi gidiyor, ama Insanogluna ihanet edenin vay haline! O adam hiç dogmamis olsaydi, kendisi için daha iyi olurdu.››

14:22 Isa yemek sirasinda eline ekmek aldi, sükredip ekmegi böldü ve, ‹‹Alin, bu benim bedenimdir›› diyerek ögrencilerine verdi.

14:23 Sonra bir kâse alip sükretti ve bunu ögrencilerine verdi. Hepsi bundan içti.

14:24 ‹‹Bu benim kanim›› dedi Isa, ‹‹Birçoklari ugruna akitilan antlasma kanidir.

14:25 Size dogrusunu söyleyeyim, Tanrinin Egemenliginde tazesini içecegim o güne dek, asmanin ürününden bir daha içmeyecegim.››

14:26 Ilahi söyledikten sonra disari çikip Zeytin Dagina dogru gittiler.

14:27 Bu arada Isa ögrencilerine, ‹‹Hepiniz sendeleyip düseceksiniz›› dedi. ‹‹Çünkü söyle yazilmistir: ‹Çobani vuracagim, Koyunlar darmadagin olacak.›

14:28 Ama ben dirildikten sonra sizden önce Celileye gidecegim.››

14:29 Petrus Ona, ‹‹Herkes sendeleyip düsse bile ben düsmem›› dedi.

14:30 ‹‹Sana dogrusunu söyleyeyim›› dedi Isa, ‹‹Bugün, bu gece, horoz iki kez ötmeden sen beni üç kez inkâr edeceksin.››

14:31 Ama Petrus üsteleyerek, ‹‹Seninle birlikte ölmem gerekse bile seni asla inkâr etmem›› dedi. Ögrencilerin hepsi de ayni seyi söyledi.

14:32 Sonra Getsemani denilen yere geldiler. Isa ögrencilerine, ‹‹Ben dua ederken siz burada oturun›› dedi.

14:33 Petrusu, Yakupu ve Yuhannayi yanina aldi. Hüzünlenmeye ve agir bir sikinti duymaya baslamisti.

14:34 Onlara, ‹‹Ölesiye kederliyim›› dedi. ‹‹Burada kalin, uyanik durun.››

14:35 Biraz ilerledi, yüzüstü yere kapanip dua etmeye basladi. ‹‹Mümkünse o saati yasamayayim›› dedi.

14:36 ‹‹Abba, Baba, senin için her sey mümkün, bu kâseyi benden uzaklastir. Ama benim degil, senin istedigin olsun.››

14:37 Ögrencilerinin yanina döndügünde onlari uyumus buldu. Petrusa, ‹‹Simun›› dedi, ‹‹Uyuyor musun? Bir saat uyanik kalamadin mi?

14:38 Uyanik durup dua edin ki, ayartilmayasiniz. Ruh isteklidir, ama beden güçsüzdür.››

14:39 Yine uzaklasti, ayni sözleri tekrarlayarak dua etti.

14:40 Geri geldiginde ögrencilerini yine uyumus buldu. Onlarin göz kapaklarina agirlik çökmüstü. Isaya ne diyeceklerini bilemiyorlardi.

14:41 Isa üçüncü kez yanlarina döndü, ‹‹Hâlâ uyuyor, dinleniyor musunuz?›› dedi. ‹‹Yeter! Saat geldi. Iste Insanoglu günahkârlarin eline veriliyor.

14:42 Kalkin, gidelim. Iste bana ihanet eden geldi!››

14:43 Tam o anda, Isa daha konusurken, Onikilerden biri olan Yahuda çikageldi. Yaninda baskâhinler, din bilginleri ve ileri gelenler tarafindan gönderilmis kiliçli sopali bir kalabalik vardi.

14:44 Isaya ihanet eden Yahuda, ‹‹Kimi öpersem, Isa Odur. Onu tutuklayin, güvenlik altina alip götürün›› diye onlarla sözlesmisti.

14:45 Gelir gelmez Isaya yaklasti, ‹‹Rabb diyerek Onu öptü.

14:46 Onlar da Isayi yakalayip tutukladilar.

14:47 Isanin yaninda bulunanlardan biri kilicini çekti, baskâhinin kölesine vurup kulagini uçurdu.

14:48 Isa onlara, ‹‹Niçin bir haydutmusum gibi beni kiliç ve sopalarla yakalamaya geldiniz?›› dedi.

14:49 ‹‹Her gün tapinakta, yanibasinizda ögretiyordum, beni tutuklamadiniz. Ama bu, Kutsal Yazilar yerine gelsin diye oldu.››

14:50 O zaman ögrencilerinin hepsi Onu birakip kaçti.

14:51 Isanin ardindan sadece keten beze sarinmis bir genç gidiyordu. Bu genç de yakalandi.

14:52 Ama keten bezden siyrilip çiplak olarak kaçti.

14:53 Isayi görevli baskâhine götürdüler. Bütün baskâhinler, ileri gelenler ve din bilginleri de orada toplandi.

14:54 Petrus, Isayi baskâhinin avlusunun içine kadar uzaktan izledi. Avluda nöbetçilerle birlikte atesin basinda oturup isinmaya basladi.

14:55 Baskâhinler ve Yüksek Kurulun öteki üyeleri, Isayi ölüm cezasina çarptirmak için kendisine karsi tanik ariyor, ama bulamiyorlardi.

14:56 Birçok kisi Ona karsi yalan yere taniklik ettiyse de, tanikliklari birbirini tutmadi.

14:57 Bazilari kalkip Ona karsi yalan yere söyle taniklik ettiler: ‹‹Biz Onun, ‹Elle yapilmis bu tapinagi yikacagim ve üç günde, elle yapilmamis baska bir tapinak kuracagim› dedigini isittik.››

14:59 Ama bu noktada bile tanikliklari birbirini tutmadi.

14:60 Sonra baskâhin toplulugun ortasinda ayaga kalkarak Isaya, ‹‹Hiç yanit vermeyecek misin? Nedir bunlarin sana karsi ettigi bu tanikliklar?›› diye sordu.

14:61 Ne var ki, Isa susmaya devam etti, hiç yanit vermedi. Baskâhin Ona yeniden, ‹‹Yüce Olanin Oglu Mesih sen misin?›› diye sordu.

14:62 Isa, ‹‹Benim›› dedi. ‹‹Ve sizler, Insanoglunun Kudretli Olanin saginda oturdugunu ve gögün bulutlariyla geldigini göreceksiniz.››

14:63 Baskâhin giysilerini yirtarak, ‹‹Artik taniklara ne ihtiyacimiz var?›› dedi. ‹‹Küfürü isittiniz. Buna ne diyorsunuz?›› Hepsi Isanin ölüm cezasini hak ettigine karar verdiler.

14:65 Bazilari Onun üzerine tükürmeye, gözlerini baglayarak Onu yumruklamaya basladilar. ‹‹Haydi, peygamberligini göster!›› diyorlardi. Nöbetçiler de Onu aralarina alip tokatladilar.

14:66 Petrus asagida, avludayken, baskâhinin hizmetçi kizlarindan biri geldi. Isinmakta olan Petrusu görünce onu dikkatle süzüp, ‹‹Sen de Nasirali Isayla birlikteydin›› dedi.

14:68 Petrus ise bunu inkâr ederek, ‹‹Senin neden söz ettigini bilmiyorum, anlamiyorum›› dedi ve disariya, dis kapinin önüne çikti. Bu arada horoz öttü.

14:69 Hizmetçi kiz Petrusu görünce çevrede duranlara yine, ‹‹Bu adam onlardan biri›› demeye basladi.

14:70 Petrus tekrar inkâr etti. Çevrede duranlar az sonra Petrusa yine, ‹‹Gerçekten onlardansin; sen de Celilelisin›› dediler.

14:71 Petrus kendine lanet okuyup ant içerek, ‹‹Sözünü ettiginiz o adami tanimiyorum›› dedi.

14:72 Tam o anda horoz ikinci kez öttü. Petrus, Isa'nin kendisine, ‹‹Horoz iki kez ötmeden beni üç kez inkâr edeceksin›› dedigini hatirladi ve hüngür hüngür aglamaya basladi.

 Markos

15:1 Sabah olunca baskâhinler, ileri gelenler, din bilginleri ve Yüksek Kurulun öteki üyeleri bir danisma toplantisi yaptiktan sonra Isayi bagladilar, götürüp Pilatusa teslim ettiler.

15:2 Pilatus Ona, ‹‹Sen Yahudilerin Krali misin?›› diye sordu. Isa, ‹‹Söyledigin gibidir›› yanitini verdi.

15:3 Baskâhinler Ona karsi birçok suçlamada bulundular.

15:4 Pilatus Ona yeniden, ‹‹Hiç yanit vermeyecek misin?›› diye sordu. ‹‹Bak, seni ne çok seyle suçluyorlar!››

15:5 Ama Isa artik yanit vermiyordu. Pilatus buna sasti.

15:6 Pilatus, her Fisih Bayraminda halkin istedigi bir tutukluyu saliverirdi.

15:7 Ayaklanma sirasinda adam öldüren isyancilarla birlikte Barabba adinda bir tutuklu da vardi.

15:8 Halk, Pilatusa gelip her zamanki gibi kendileri için birini salivermesini istedi.

15:9 Pilatus onlara, ‹‹Sizin için Yahudilerin Kralini salivermemi ister misiniz?›› dedi.

15:10 Baskâhinlerin Isayi kiskançliktan ötürü kendisine teslim ettiklerini biliyordu.

15:11 Ne var ki baskâhinler, Isanin degil, Barabbanin saliverilmesini istemeleri için halki kiskirttilar.

15:12 Pilatus onlara tekrar seslenerek, ‹‹Öyleyse Yahudilerin Krali dediginiz adami ne yapayim?›› diye sordu.

15:13 ‹‹Onu çarmiha ger!›› diye bagirdilar yine.

15:14 Pilatus onlara, ‹‹O ne kötülük yapti ki?›› dedi. Onlar ise daha yüksek sesle, ‹‹Onu çarmiha ger!›› diye bagristilar.

15:15 Halki memnun etmek isteyen Pilatus, onlar için Barabbayi saliverdi. Isayi ise kamçilattiktan sonra çarmiha gerilmek üzere askerlere teslim etti.

15:16 Askerler Isayi, Pretorium denilen vali konagina götürüp bütün taburu topladilar.

15:17 Ona mor bir giysi giydirdiler, dikenlerden bir taç örüp basina geçirdiler.

15:18 ‹‹Selam, ey Yahudilerin Krali!›› diyerek Onu selamlamaya basladilar.

15:19 Basina bir kamisla vuruyor, üzerine tükürüyor, diz çöküp önünde yere kapaniyorlardi.

15:20 Onunla böyle alay ettikten sonra mor giysiyi üzerinden çikarip kendi giysilerini giydirdiler ve çarmiha germek üzere Onu disari götürdüler.

15:21 Kirdan gelmekte olan Simun adinda Kireneli bir adam oradan geçiyordu. Iskender ve Rufusun babasi olan bu adama Isanin çarmihini zorla tasittilar.

15:22 Isayi Golgota, yani Kafatasi denilen yere götürdüler.

15:23 Ona mürle karisik sarap vermek istediler, ama içmedi.

15:24 Sonra Onu çarmiha gerdiler. Kim ne alacak diye kura çekerek giysilerini aralarinda paylastilar.

15:25 Isayi çarmiha gerdiklerinde saat dokuzdu.

15:26 Üzerindeki suç yaftasinda,

15:27 Isayla birlikte, biri saginda öbürü solunda olmak üzere iki haydudu da çarmiha gerdiler.

15:29 Oradan geçenler baslarini sallayip Isaya sövüyor, ‹‹Hani sen tapinagi yikip üç günde yeniden kuracaktin? Çarmihtan in de kurtar kendini!›› diyorlardi.

15:31 Ayni sekilde baskâhinler ve din bilginleri de Onunla alay ederek aralarinda, ‹‹Baskalarini kurtardi, kendini kurtaramiyor›› diye konusuyorlardi.

15:32 ‹‹Israilin Krali Mesih simdi çarmihtan insin de görüp iman edelim.›› Isayla birlikte çarmiha gerilenler de Ona hakaret ettiler.

15:33 Ögleyin on ikiden üçe kadar bütün ülkenin üzerine karanlik çöktü.

15:34 Saat üçte Isa yüksek sesle, ‹‹Elohi, Elohi, lema sevaktani›› yani, ‹‹Tanrim, Tanrim, beni neden terk ettin?›› diye bagirdi.

15:35 Orada duranlardan bazilari bunu isitince, ‹‹Bakin, Ilyasi çagiriyor›› dediler.

15:36 Aralarindan biri kosup bir süngeri eksi saraba batirdi, bir kamisin ucuna takarak Isaya içirdi. ‹‹Dur bakalim, Ilyas gelip Onu indirecek mi?›› dedi.

15:37 Ama Isa yüksek sesle bagirarak son nefesini verdi.

15:38 O anda tapinaktaki perde yukaridan asagiya yirtilarak ikiye bölündü.

15:39 Isanin karsisinda duran yüzbasi, Onun bu sekilde son nefesini verdigini görünce, ‹‹Bu adam gerçekten Tanrinin Ogluydu›› dedi.

15:40 Olup bitenleri uzaktan izleyen bazi kadinlar da vardi. Aralarinda Mecdelli Meryem, küçük Yakup ile Yosenin annesi Meryem ve Salome bulunuyordu.

15:41 Isa daha Celiledeyken bu kadinlar Onun ardindan gitmis, Ona hizmet etmislerdi. Onunla birlikte Yerusalime gelmis olan daha birçok kadin da olup bitenleri izliyordu.

15:42 O gün Hazirlik Günü, yani Sabat Gününden önceki gündü. Artik aksam oluyordu. Bu nedenle, Yüksek Kurulun saygin bir üyesi olup Tanrinin Egemenligini umutla bekleyen Aramatyali Yusuf geldi, cesaretini toplayarak Pilatusun huzuruna çikti, Isanin cesedini istedi.

15:44 Pilatus, Isanin bu kadar çabuk ölmüs olmasina sasti. Yüzbasiyi çagirip, ‹‹Öleli çok oldu mu?›› diye sordu.

15:45 Yüzbasidan durumu ögrenince Yusufa, cesedi almasi için izin verdi.

15:46 Yusuf keten bez satin aldi, cesedi çarmihtan indirip beze sardi, kayaya oyulmus bir mezara yatirarak mezarin girisine bir tas yuvarladi.

15:47 Mecdelli Meryem ile Yose'nin annesi Meryem, Isa'nin nereye konuldugunu gördüler.

 Matta

16:1 Sabat Günü geçince, Mecdelli Meryem, Yakupun annesi Meryem ve Salome gidip Isanin cesedine sürmek üzere baharat satin aldilar.

16:2 Haftanin ilk günü sabah çok erkenden, günesin dogusuyla birlikte mezara gittiler.

16:3 Aralarinda, ‹‹Mezarin girisindeki tasi bizim için kim yana yuvarlayacak?›› diye konusuyorlardi.

16:4 Baslarini kaldirip bakinca, o kocaman tasin yana yuvarlanmis oldugunu gördüler.

16:5 Mezara girip sag tarafta, beyaz kaftan giyinmis genç bir adamin oturdugunu görünce çok sasirdilar.

16:6 Adam onlara, ‹‹Sasirmayin!›› dedi. ‹‹Çarmiha gerilen Nasirali Isayi ariyorsunuz. O dirildi, burada yok. Iste Onu yatirdiklari yer.

16:7 Simdi ögrencilerine ve Petrusa gidip söyle deyin: ‹Isa sizden önce Celileye gidiyor. Size bildirdigi gibi, kendisini orada göreceksiniz.› ››

16:8 Kadinlar mezardan çikip kaçtilar. Onlari bir titreme, bir saskinlik almisti. Korkularindan kimseye bir sey söylemediler.

16:9 Isa, haftanin ilk günü sabah erkenden dirildigi zaman önce Mecdelli Meryeme göründü. Ondan yedi cin kovmustu.

16:10 Meryem gitti, Isayla bulunmus olan, simdiyse yas tutup gözyasi döken ögrencilerine haberi verdi.

16:11 Ne var ki onlar, Isanin yasadigini, Meryeme göründügünü duyunca inanmadilar.

16:12 Bundan sonra Isa kirlara dogru yürümekte olan ögrencilerinden ikisine degisik bir biçimde göründü.

16:13 Bunlar geri dönüp öbürlerine haber verdiler, ama öbürleri bunlara da inanmadilar.

16:14 Isa daha sonra, sofrada otururlarken Onbirlere göründü. Onlari imansizliklarindan ve yüreklerinin duygusuzlugundan ötürü azarladi. Çünkü kendisini diri görenlere inanmamislardi.

16:15 Isa onlara söyle buyurdu: ‹‹Dünyanin her yanina gidin, Müjdeyi bütün yaratilisa duyurun.

16:16 Iman edip vaftiz olan kurtulacak, iman etmeyen ise hüküm giyecek.

16:17 Iman edenlerle birlikte görülecek belirtiler sunlardir: Benim adimla cinleri kovacaklar, yeni dillerle konusacaklar, yilanlari elleriyle tutacaklar. Öldürücü bir zehir içseler bile, zarar görmeyecekler. Ellerini hastalarin üzerine koyacaklar ve hastalar iyilesecek.››

16:19 Rab Isa, onlara bu sözleri söyledikten sonra göge alindi ve Tanrinin saginda oturdu.

16:20 Ögrencileri de gidip Tanri sözünü her yere yaydilar. Rab onlarla birlikte çalisiyor, görülen belirtilerle sözünü dogruluyordu.