¼º°æÀü¼­ °³¿ªÇѱÛÆÇ 1956³â
Türkçe Incil
Bölüm  17  18  19  20  21  22  23  24  25  26  27  28

 »çµµÇàÀü 17Àå / Elcilerin Isleri

17:1 ÀúÈñ°¡ ¾Ïºñº¼¸®¿Í ¾Æº¼·Î´Ï¾Æ·Î ´Ù³à°¡ µ¥»ì·Î´Ï°¡¿¡ À̸£´Ï °Å±â À¯´ëÀÎÀÇ È¸´çÀÌ ÀÖ´ÂÁö¶ó

17:1 Amfipolis ve Apollonyadan geçerek Selanike geldiler. Burada Yahudilerin bir havrasi vardi.

17:2 ¹Ù¿ïÀÌ ÀÚ±âÀÇ ±Ô·Ê´ë·Î ÀúÈñ¿¡°Ô·Î µé¾î°¡¼­ ¼¼ ¾È½ÄÀÏ¿¡ ¼º°æÀ» °¡Áö°í °­·ÐÇϸç

17:2 Pavlus, her zamanki gibi Yahudilere giderek art arda üç Sabat Günü onlarla Kutsal Yazilar üzerinde tartisti.

17:3 ¶æÀ» Ç®¾î ±×¸®½ºµµ°¡ Çظ¦ ¹Þ°í Á×Àº ÀÚ °¡¿îµ¥¼­ ´Ù½Ã »ì¾Æ¾ß ÇÒ °ÍÀ» Áõ¸íÇÏ°í À̸£µÇ ³»°¡ ³ÊÈñ¿¡°Ô ÀüÇÏ´Â ÀÌ ¿¹¼ö°¡ °ð ±×¸®½ºµµ¶ó ÇÏ´Ï

17:3 Mesihin aci çekip ölümden dirilmesi gerektigine dair açiklamalarda bulunuyor, kanitlar gösteriyordu. ‹‹Size duyurmakta oldugum bu Isa, Mesihtir›› diyordu.

17:4 ±× Áß¿¡ ¾î¶² »ç¶÷ °ð °æ°ÇÇÑ Çï¶óÀÎÀÇ Å« ¹«¸®¿Í ÀûÁö ¾ÊÀº ±ÍºÎÀεµ ±ÇÇÔÀ» ¹Þ°í ¹Ù¿ï°ú ½Ç¶ó¸¦ ÁÀÀ¸³ª

17:4 Onlardan bazilari, Tanriya tapan Greklerden büyük bir topluluk ve ileri gelen kadinlarin da birçogu ikna olup Pavlusla Silasa katildilar.

17:5 ±×·¯³ª À¯´ëÀεéÀº ½Ã±âÇÏ¿© ÀúÀÚÀÇ ¾î¶² ±«¾ÇÇÑ »ç¶÷µéÀ» µ¥¸®°í ¶¼¸¦ Áö¾î ¼ºÀ» ¼Òµ¿ÄÉ ÇÏ¿© ¾ß¼ÕÀÇ Áý¿¡ ´Þ·Áµé¾î ÀúÈñ¸¦ ¹é¼º¿¡°Ô ²ø¾î³»·Á°í ã¾ÒÀ¸³ª

17:5 Yahudiler bunu kiskandi. Çarsi pazardan topladiklari bazi kötü insanlardan bir kalabalik olusturup kentte kargasalik çikarttilar. Pavlusla Silasi bulmak ve halkin önünde yargilamak amaciyla Yasonun evine saldirdilar.

17:6 ¹ß°ßÄ¡ ¸øÇϸŠ¾ß¼Õ°ú ¹× ÇüÁ¦¸¦ ²ø°í À¾Àåµé ¾Õ¿¡ °¡¼­ ¼Ò¸® Áú·¯ °¡·ÎµÇ õÇϸ¦ ¾îÁö·´°Ô ÇÏ´ø ÀÌ »ç¶÷µéÀÌ ¿©±âµµ À̸£¸Å

17:6 Onlari bulamayinca, Yason ile bazi kardesleri kent yetkililerinin önüne sürüklediler. ‹‹Dünyayi altüst eden o adamlar buraya da geldiler›› diye bagiriyorlardi.

17:7 ¾ß¼ÕÀÌ µé¿´µµ´Ù ÀÌ »ç¶÷µéÀÌ ´Ù °¡ÀÌ»çÀÇ ¸íÀ» °Å¿ªÇÏ¿© ¸»Ç쵂 ´Ù¸¥ ÀÓ±Ý °ð ¿¹¼ö¶ó ÇÏ´Â ÀÌ°¡ ÀÖ´Ù ÇÏ´õÀÌ´Ù ÇÏ´Ï

17:7 ‹‹Yason onlari evine aldi. Onlarin hepsi, Isa adinda baska bir kral oldugunu söyleyerek Sezarin buyruklarina karsi geliyorlar.››

17:8 ¹«¸®¿Í À¾ÀåµéÀÌ ÀÌ ¸»À» µè°í ¼Òµ¿ÇÏ¿©

17:8 Bu sözleri isiten kalabalik ve kentin yetkilileri telasa kapildi.

17:9 ¾ß¼Õ°ú ±× ³ª¸ÓÁö »ç¶÷µé¿¡°Ô º¸¸¦ ¹Þ°í ³õÀ¸´Ï¶ó

17:9 Sonunda yetkililer Yason ve öbürlerini kefaletle serbest biraktilar.

17:10 ¡Û ¹ã¿¡ ÇüÁ¦µéÀÌ °ð ¹Ù¿ï°ú ½Ç¶ó¸¦ º£·Ú¾Æ·Î º¸³»´Ï ÀúÈñ°¡ À̸£·¯ À¯´ëÀÎÀÇ È¸´ç¿¡ µé¾î°¡´Ï¶ó

17:10 Kardesler hemen o gece Pavlusla Silasi Veriya Kentine gönderdiler. Onlar oraya varinca Yahudilerin havrasina gittiler.

17:11 º£·Ú¾Æ »ç¶÷Àº µ¥»ì·Î´Ï°¡¿¡ ÀÖ´Â »ç¶÷º¸´Ù ´õ ½Å»çÀûÀ̾ °£ÀýÇÑ ¸¶À½À¸·Î ¸»¾¸À» ¹Þ°í ÀÌ°ÍÀÌ ±×·¯ÇÑ°¡ ÇÏ¿© ³¯¸¶´Ù ¼º°æÀ» »ó°íÇϹǷÎ

17:11 Veriyadaki Yahudiler Selaniktekilerden daha açik fikirliydi. Tanri sözünü büyük ilgiyle karsilayarak her gün Kutsal Yazilari inceliyor, ögretilenlerin dogru olup olmadigini arastiriyorlardi.

17:12 ±× Áß¿¡ ¹Ï´Â »ç¶÷ÀÌ ¸¹°í ¶Ç Çï¶óÀÇ ±ÍºÎÀΰú ³²ÀÚ°¡ ÀûÁö ¾Æ´ÏÇϳª

17:12 Böylelikle içlerinden birçoklari ve çok sayida saygin Grek kadin ve erkek iman etti.

17:13 µ¥»ì·Î´Ï°¡¿¡ ÀÖ´Â À¯´ëÀεéÀÌ ¹Ù¿ïÀÌ Çϳª´Ô ¸»¾¸À» º£·Ú¾Æ¿¡¼­µµ ÀüÇÏ´Â ÁÙÀ» ¾Ë°í °Å±âµµ °¡¼­ ¹«¸®¸¦ ¿òÁ÷¿© ¼Òµ¿ÄÉ ÇÏ°Å´Ã

17:13 Selanikteki Yahudiler Pavlusun Veriyada da Tanrinin sözünü duyurdugunu ögrenince oraya gittiler, halki kiskirtip ayaga kaldirdilar.

17:14 ÇüÁ¦µéÀÌ °ð ¹Ù¿ïÀ» ³»¾î º¸³»¾î ¹Ù´Ù±îÁö °¡°Ô Ç쵂 ½Ç¶ó¿Í µð¸ðµ¥´Â ¾ÆÁ÷ °Å±â À¯ÇÏ´õ¶ó

17:14 Bunun üzerine kardesler Pavlusu hemen deniz kiyisina yolladilar. Silas ile Timoteos ise Veriyada kaldilar.

17:15 ¹Ù¿ïÀ» ÀεµÇÏ´Â »ç¶÷µéÀÌ µ¥¸®°í ¾Æµ§±îÁö À̸£·¯ ¹Ù¿ï¿¡°Ô¼­ ½Ç¶ó¿Í µð¸ðµ¥¸¦ Àڱ⿡°Ô·Î ¼ÓÈ÷ ¿À°Ô Ç϶ó´Â ¸íÀ» ¹Þ°í ¶°³ª´Ï¶ó

17:15 Pavlusla birlikte gidenler onu Atinaya kadar götürdüler. Sonra Pavlustan, Silasla Timoteosun bir an önce kendisine yetismeleri yolunda buyruk alarak geri döndüler.

17:16 ¡Û ¹Ù¿ïÀÌ ¾Æµ§¿¡¼­ ÀúÈñ¸¦ ±â´Ù¸®´Ù°¡ ¿Â ¼º¿¡ ¿ì»óÀÌ °¡µæÇÑ °ÍÀ» º¸°í ¸¶À½¿¡ ºÐÇÏ¿©

17:16 Onlari Atinada bekleyen Pavlus, kenti putlarla dolu görünce yüreginde derin bir aci duydu.

17:17 ȸ´ç¿¡¼­´Â À¯´ëÀΰú °æ°ÇÇÑ »ç¶÷µé°ú ¶Ç ÀúÀÚ¿¡¼­´Â ³¯¸¶´Ù ¸¸³ª´Â »ç¶÷µé°ú º¯·ÐÇÏ´Ï

17:17 Bu nedenle, gerek havrada Yahudilerle ve Tanriya tapan yabancilarla, gerek her gün çarsi meydaninda karsilastigi kisilerle tartisip durdu.

17:18 ¾î¶² ¿¡ºñ±¸·¹¿À¿Í ½ºµµÀÌ°í öÇÐÀڵ鵵 ¹Ù¿ï°ú Àï·ÐÇÒ»õ ȤÀº À̸£µÇ ÀÌ ¸»ÀåÀÌ°¡ ¹«½¼ ¸»À» ÇÏ°íÀÚ ÇÏ´À´¢ ÇÏ°í ȤÀº À̸£µÇ ÀÌ¹æ ½ÅµéÀ» ÀüÇÏ´Â »ç¶÷Àΰ¡º¸´Ù ÇÏ´Ï ÀÌ´Â ¹Ù¿ïÀÌ ¿¹¼ö¿Í ¶Ç ¸öÀÇ ºÎÈ° ÀüÇÔÀ» ÀÎÇÔÀÌ·¯¶ó

17:18 Epikürcü ve Stoaci bazi filozoflar onunla atismaya basladilar. Kimi, ‹‹Bu lafebesi ne demek istiyor?›› derken, kimi de, ‹‹Galiba yabanci ilahlarin haberciligini yapiyor›› diyordu. Çünkü Pavlus, Isayla ve dirilisle ilgili Müjdeyi duyuruyordu.

17:19 ºÙµé¾î °¡Áö°í ¾Æ·¹¿À¹Ù°í·Î °¡¸ç ¸»Çϱ⸦ ¿ì¸®°¡ ³ÊÀÇ ¸»ÇÏ´Â ÀÌ »õ ±³°¡ ¹«¾ùÀÎÁö ¾Ë¼ö ÀÖ°Ú´À³Ä

17:19 Onlar Pavlusu alip Ares Tepesi Kuruluna götürdüler. Ona, ‹‹Yaydigin bu yeni ögretinin ne oldugunu ögrenebilir miyiz?›› dediler.

17:20 ³×°¡ ¹«½¼ ÀÌ»óÇÑ °ÍÀ» ¿ì¸® ±Í¿¡ µé·Á ÁÖ´Ï ±× ¹«½¼ ¶æÀÎÁö ¾Ë°íÀÚ Çϳë¶ó ÇÏ´Ï

17:20 ‹‹Kulagimiza yabanci gelen bazi konulardan söz ediyorsun. Bunlarin anlamini ögrenmek isteriz.››

17:21 ¸ðµç ¾Æµ§ »ç¶÷°ú °Å±â¼­ ³ª±×³× µÈ ¿Ü±¹ÀεéÀÌ °¡Àå »õ·Î µÇ´Â °ÍÀ» ¸»ÇÏ°í µè´Â ÀÌ¿Ü¿¡ ´Þ¸®´Â ½Ã°£À» ¾²Áö ¾ÊÀ½ÀÌ´õ¶ó

17:21 Bütün Atinalilar ve kentte bulunan yabancilar, vakitlerini hep yeni düsünceleri anlatarak ve dinleyerek geçirirlerdi.

17:22 ¹Ù¿ïÀÌ ¾Æ·¹¿À¹Ù°í °¡¿îµ¥ ¼­¼­ ¸»Ç쵂 ¾Æµ§ »ç¶÷µé¾Æ ³ÊÈñ¸¦ º¸´Ï ¹ü»ç¿¡ Á¾±³¼ºÀÌ ¸¹µµ´Ù

17:22 Pavlus, Ares Tepesi Kurulunun önüne çikip sunlari söyledi: ‹‹Ey Atinalilar, sizin her bakimdan çok dindar oldugunuzu görüyorum.

17:23 ³»°¡ µÎ·ç ´Ù´Ï¸ç ³ÊÈñÀÇ À§ÇÏ´Â °ÍµéÀ» º¸´Ù°¡ ¾ËÁö ¸øÇÏ´Â ½Å¿¡°Ô¶ó°í »õ±ä ´Üµµ º¸¾ÒÀ¸´Ï ±×·±Áï ³ÊÈñ°¡ ¾ËÁö ¸øÇÏ°í À§ÇÏ´Â ±×°ÍÀ» ³»°¡ ³ÊÈñ¿¡°Ô ¾Ë°Ô Çϸ®¶ó

17:23 Ben çevrede dolasirken, tapindiginiz yerleri incelerken üzerinde, BILINMEYEN TANRIYA Tanriyi ben size tanitayim.

17:24 ¿ìÁÖ¿Í ±× °¡¿îµ¥ ÀÖ´Â ¸¸À¯¸¦ ÁöÀ¸½Å ½Å²²¼­´Â õÁöÀÇ ÁÖÀç½Ã´Ï ¼ÕÀ¸·Î ÁöÀº Àü¿¡ °è½ÃÁö ¾Æ´ÏÇϽðí

17:24 ‹‹Dünyayi ve içindekilerin tümünü yaratan, yerin ve gögün Rabbi olan Tanri, elle yapilmis tapinaklarda oturmaz.

17:25 ¶Ç ¹«¾ùÀÌ ºÎÁ·ÇÑ °Íó·³ »ç¶÷ÀÇ ¼ÕÀ¸·Î ¼¶±èÀ» ¹ÞÀ¸½Ã´Â °ÍÀÌ ¾Æ´Ï´Ï ÀÌ´Â ¸¸¹Î¿¡°Ô »ý¸í°ú È£Èí°ú ¸¸¹°À» Ä£È÷ Áֽô ÀÚÀ̽ÉÀ̶ó

17:25 Herkese yasam, soluk ve her seyi veren kendisi olduguna göre, bir seye gereksinmesi varmis gibi Ona insan eliyle hizmet edilmez. Tanri, bütün uluslari tek insandan türetti ve onlari yeryüzünün dört bucagina yerlestirdi.

17:26 ÀηùÀÇ ¸ðµç Á·¼ÓÀ» ÇÑ Ç÷ÅëÀ¸·Î ¸¸µå»ç ¿Â ¶¥¿¡ °ÅÇÏ°Ô ÇϽðí ÀúÈñÀÇ ¿¬´ë¸¦ Á¤ÇÏ½Ã¸ç °ÅÁÖÀÇ °æ°è¸¦ ÇÑÇϼÌÀ¸´Ï

17:26 Uluslarin sürelerini ve yerlesecekleri bölgelerin sinirlarini önceden saptadi.

17:27 ÀÌ´Â »ç¶÷À¸·Î Çϳª´ÔÀ» Ȥ ´õµë¾î ã¾Æ ¹ß°ßÄÉ ÇÏ·Á ÇϽÉÀÌ·ÎµÇ ±×´Â ¿ì¸® °¢ »ç¶÷¿¡°Ô¼­ ¸Ö¸® ¶°³ª °è½ÃÁö ¾Æ´ÏÇϵµ´Ù

17:27 Bunu, kendisini arasinlar ve el yordamiyla da olsa bulabilsinler diye yapti. Aslinda Tanri hiçbirimizden uzak degildir.

17:28 ¿ì¸®°¡ ±×¸¦ ÈûÀÔ¾î »ì¸ç ±âµ¿Çϸç ÀÖ´À´Ï¶ó ³ÊÈñ ½ÃÀÎ Áß¿¡µµ ¾î¶² »ç¶÷µéÀÇ ¸»°ú °°ÀÌ ¿ì¸®°¡ ±×ÀÇ ¼Ò»ýÀ̶ó ÇÏ´Ï

17:28 Nitekim, ‹Onda yasiyor ve hareket ediyoruz; Onda variz.› Bazi ozanlarinizin belirttigi gibi, ‹Biz de Onun soyundaniz.›

17:29 ÀÌ¿Í °°ÀÌ ½ÅÀÇ ¼Ò»ýÀÌ µÇ¾úÀºÁï ½ÅÀ» ±ÝÀ̳ª ÀºÀ̳ª µ¹¿¡´Ù »ç¶÷ÀÇ ±â¼ú°ú °í¾ÈÀ¸·Î »õ±ä °Íµé°ú °°ÀÌ ¿©±æ °ÍÀÌ ¾Æ´Ï´Ï¶ó

17:29 ‹‹Tanrinin soyundan oldugumuza göre, tanrisal özün, insan düsüncesi ve becerisiyle biçimlendirilmis altin, gümüs ya da tastan bir nesneye benzedigini düsünmemeliyiz.

17:30 ¾ËÁö ¸øÇÏ´ø ½Ã´ë¿¡´Â Çϳª´ÔÀÌ Çã¹°Ä¡ ¾Æ´ÏÇÏ¼Ì°Å´Ï¿Í ÀÌÁ¦´Â ¾îµðµçÁö »ç¶÷À» ´Ù ¸íÇÏ»ç ȸ°³Ç϶ó ÇϼÌÀ¸´Ï

17:30 Tanri, geçmis dönemlerin bilgisizligini görmezlikten geldi; ama simdi her yerde herkesin tövbe etmesini buyuruyor.

17:31 ÀÌ´Â Á¤ÇϽŠ»ç¶÷À¸·Î ÇÏ¿©±Ý õÇϸ¦ °øÀÇ·Î ½ÉÆÇÇÒ ³¯À» ÀÛÁ¤ÇϽðí ÀÌ¿¡ Àú¸¦ Á×Àº ÀÚ °¡¿îµ¥¼­ ´Ù½Ã »ì¸®½Å °ÍÀ¸·Î ¸ðµç »ç¶÷¿¡°Ô ¹ÏÀ» ¸¸ÇÑ Áõ°Å¸¦ ÁÖ¼ÌÀ½À̴϶ó Çϴ϶ó

17:31 Çünkü dünyayi, atadigi Kisi araciligiyla adaletle yargilayacagi günü saptamistir. Bu Kisiyi ölümden diriltmekle bunun güvencesini herkese vermistir.››

17:32 ¡Û ÀúÈñ°¡ Á×Àº ÀÚÀÇ ºÎÈ°À» µè°í ȤÀº ±â·Õµµ ÇÏ°í ȤÀº ÀÌ ÀÏ¿¡ ´ëÇÏ¿© ³× ¸»À» ´Ù½Ã µè°Ú´Ù ÇÏ´Ï

17:32 Ölülerin dirilmesiyle ilgili sözleri duyunca kimi alay etti, kimi de, ‹‹Seni bu konuda bir daha dinlemek isteriz›› dedi.

17:33 ÀÌ¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ ÀúÈñ °¡¿îµ¥¼­ ¶°³ª¸Å

17:33 Bunun üzerine Pavlus aralarindan çikip gitti.

17:34 ¸î »ç¶÷ÀÌ ±×¸¦ Ä£ÇÏ¿© ¹ÏÀ¸´Ï ±× Áß ¾Æ·¹¿À¹Ù°í °ü¿ø µð¿À´©½Ã¿À¿Í ´Ù¸¶¸®¶ó ÇÏ´Â ¿©ÀÚ¿Í ¶Ç ´Ù¸¥ »ç¶÷µéµµ ÀÖ¾ú´õ¶ó

17:34 Birkaç kisi ona katilip inandi. Bunlarin arasinda kurul üyesi Dionisios, Damaris adli bir kadin ve birkaç kisi daha vardi.

 »çµµÇàÀü 18Àå / Elcilerin Isleri

18:1 ÀÌ ÈÄ¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ ¾Æµ§À» ¶°³ª °í¸°µµ¿¡ À̸£·¯

18:1 Bundan sonra Pavlus Atinadan ayrilip Korinte gitti.

18:2 ¾Æ±¼¶ó¶ó ÇÏ´Â º»µµ¿¡¼­ ³­ À¯´ëÀÎ Çϳª¸¦ ¸¸³ª´Ï ±Û¶ó¿ìµð¿À°¡ ¸ðµç À¯´ëÀÎÀ» ¸íÇÏ¿© ·Î¸¶¿¡¼­ ¶°³ª¶ó ÇÑ °í·Î ±×°¡ ±× ¾Æ³» ºê¸®½º±æ¶ó¿Í ÇÔ²² ÀÌ´Þ¸®¾ß·ÎºÎÅÍ »õ·Î ¿ÂÁö¶ó ¹Ù¿ïÀÌ ±×µé¿¡°Ô °¡¸Å

18:3 ¾÷ÀÌ °°À¸¹Ç·Î ÇÔ²² °ÅÇÏ¿© ÀÏÀ» ÇÏ´Ï ±× ¾÷Àº À帷À» ¸¸µå´Â °ÍÀÌ´õ¶ó

18:2 Orada Pontus dogumlu, Akvila adinda bir Yahudi ile karisi Priskillayi buldu. Bunlar, Klavdiusun bütün Yahudilerin Romayi terk etmesi yolundaki buyrugu üzerine, kisa süre önce Italyadan gelmislerdi. Akvila ile Priskillanin yanina giden Pavlus, ayni meslekten oldugundan onlarla kalip çalisti. Çünkü meslekleri çadircilikti.

18:4 ¾È½ÄÀϸ¶´Ù ¹Ù¿ïÀÌ È¸´ç¿¡¼­ °­·ÐÇÏ°í À¯´ëÀΰú Çï¶óÀÎÀ» ±Ç¸éÇϴ϶ó

18:4 Pavlus, her Sabat Günü havrada tartisarak hem Yahudileri hem Grekleri ikna etmeye çalisiyordu.

18:5 ¡Û ½Ç¶ó¿Í µð¸ðµ¥°¡ ¸¶°Ôµµ³Ä·Î¼­ ³»·Á¿À¸Å ¹Ù¿ïÀÌ Çϳª´ÔÀÇ ¸»¾¸¿¡ ºÙÀâÇô À¯´ëÀε鿡°Ô ¿¹¼ö´Â ±×¸®½ºµµ¶ó ¹àÈ÷ Áõ°ÅÇÏ´Ï

18:5 Silasla Timoteos Makedonyadan gelince, Pavlus kendini tümüyle Tanri sözünü yaymaya verdi. Yahudilere, Isanin Mesih olduguna dair taniklik ediyordu.

18:6 ÀúÈñ°¡ ´ëÀûÇÏ¿© ÈѹæÇÏ°Å´Ã ¹Ù¿ïÀÌ ¿ÊÀ» ¶³¾î °¡·ÎµÇ ³ÊÈñ ÇÇ°¡ ³ÊÈñ ¸Ó¸®·Î µ¹¾Æ°¥ °ÍÀÌ¿ä ³ª´Â ±ú²ýÇϴ϶ó ÀÌ ÈÄ¿¡´Â À̹æÀο¡°Ô·Î °¡¸®¶ó ÇÏ°í

18:6 Ama Yahudiler karsi gelip ona sövmeye baslayinca Pavlus, giysilerini silkerek, ‹‹Basiniza geleceklerin sorumlusu sizsiniz!›› dedi. ‹‹Sorumluluk benden gitti. Bundan böyle öteki uluslara gidecegim.››

18:7 °Å±â¼­ ¿Å°Ü Çϳª´ÔÀ» °ø°æÇÏ´Â µðµµ À¯½ºµµ¶ó ÇÏ´Â »ç¶÷ÀÇ Áý¿¡ µé¾î°¡´Ï ±× ÁýÀÌ È¸´ç ¿·À̶ó

18:7 Pavlus oradan çikti, Tanriya tapan Titius Yustus adli birinin evine gitti. Yustusun evi havranin bitisigindeydi.

18:8 ¶Ç ȸ´çÀå ±×¸®½ºº¸°¡ ¿Â ÁýÀ¸·Î ´õºÒ¾î ÁÖ¸¦ ¹ÏÀ¸¸ç ¼ö´ÙÇÑ °í¸°µµ »ç¶÷µµ µè°í ¹Ï¾î ¼¼·Ê¸¦ ¹Þ´õ¶ó

18:8 Havranin yöneticisi Krispus bütün ev halkiyla birlikte Rabbe inandi. Pavlusu dinleyen Korintlilerden birçogu da inanip vaftiz oldu.

18:9 ¹ã¿¡ ÁÖ²²¼­ ȯ»ó °¡¿îµ¥ ¹Ù¿ï¿¡°Ô ¸»¾¸ÇÏ½ÃµÇ µÎ·Á¿öÇÏÁö ¸»¸ç ÀáÀáÇÏÁö ¸»°í ¸»Ç϶ó

18:9 Bir gece Rab bir görümde Pavlusa, ‹‹Korkma›› dedi, ‹‹Konus, susma!

18:10 ³»°¡ ³Ê¿Í ÇÔ²² ÀÖÀ¸¸Å ¾Æ¹« »ç¶÷µµ ³Ê¸¦ ´ëÀûÇÏ¿© ÇØ·Ó°Ô ÇÒ ÀÚ°¡ ¾øÀ» °ÍÀÌ´Ï ÀÌ´Â ÀÌ ¼ºÁß¿¡ ³» ¹é¼ºÀÌ ¸¹À½À̶ó ÇϽôõ¶ó

18:10 Ben seninle birlikteyim; hiç kimse sana dokunmayacak, kötülük yapmayacak. Çünkü bu kentte benim halkim çoktur.››

18:11 ÀÏ ³â À° °³¿ùÀ» À¯ÇÏ¸ç ±×µé °¡¿îµ¥¼­ Çϳª´ÔÀÇ ¸»¾¸À» °¡¸£Ä¡´Ï¶ó

18:11 Pavlus, orada bir buçuk yil kaldi ve halka sürekli Tanrinin sözünü ögretti.

18:12 ¡Û °¥¸®¿À°¡ ¾Æ°¡¾ß Ãѵ¶ µÇ¾úÀ» ¶§¿¡ À¯´ëÀÎÀÌ ÀÏÁ¦È÷ ÀϾ ¹Ù¿ïÀ» ´ëÀûÇÏ¿© ÀçÆÇ ÀÚ¸®·Î µ¥¸®°í ¿Í¼­

18:12 Gallionun Ahaya Valisi oldugu siralarda, hep birlikte Pavlusa karsi gelen Yahudiler onu mahkemeye çikardilar.

18:13 ¸»Ç쵂 ÀÌ »ç¶÷ÀÌ À²¹ýÀ» ¾î±â¾î Çϳª´ÔÀ» °ø°æÇ϶ó°í »ç¶÷µéÀ» ±ÇÇÑ´Ù ÇÏ°Å´Ã

18:13 ‹‹Bu adam Yasaya aykiri biçimde Tanriya tapinmalari için insanlari kandiriyor›› dediler.

18:14 ¹Ù¿ïÀÌ ÀÔÀ» ¿­°íÀÚ ÇÒ ¶§¿¡ °¥¸®¿À°¡ À¯´ëÀε鿡°Ô À̸£µÇ ³ÊÈñ À¯´ëÀεé¾Æ ¸¸ÀÏ ¹«½¼ ºÎÁ¤ÇÑ ÀÏÀ̳ª ±«¾ÇÇÑ ÇൿÀ̾úÀ¸¸é ³»°¡ ³ÊÈñ ¸»À» µé¾î ÁÖ´Â °ÍÀÌ °¡ÇÏ°Å´Ï¿Í

18:14 Pavlus tam söze baslayacakken Gallio Yahudilere söyle dedi: ‹‹Ey Yahudiler, davaniz bir haksizlik ya da ciddi bir suçla ilgili olsaydi, sizleri sabirla dinlemem gerekirdi.

18:15 ¸¸ÀÏ ¹®Á¦°¡ ¾ð¾î¿Í ¸íĪ°ú ³ÊÈñ ¹ý¿¡ °üÇÑ °ÍÀÌ¸é ³ÊÈñ°¡ ½º½º·Î ó¸®ÇÏ¶ó ³ª´Â ÀÌ·¯ÇÑ ÀÏ¿¡ ÀçÆÇÀå µÇ±â¸¦ ¿øÄ¡ ¾Æ´ÏÇϳë¶ó ÇÏ°í

18:15 Ama sorun bir ögreti, bazi adlar ve kendi yasanizla ilgili olduguna göre, bu davaya kendiniz bakin. Ben böyle seylere yargiçlik etmek istemem.››

18:16 ÀúÈñ¸¦ ÀçÆÇ ÀÚ¸®¿¡¼­ ÂѾƳ»´Ï

18:16 Sonra Gallio onlari mahkemeden kovdu.

18:17 ¸ðµç »ç¶÷ÀÌ È¸´çÀå ¼Ò½ºµ¥³×¸¦ Àâ¾Æ ÀçÆÇ ÀÚ¸® ¾Õ¿¡¼­ ¶§¸®µÇ °¥¸®¿À°¡ ÀÌ ÀÏÀ» »ó°üÄ¡ ¾Æ´ÏÇϴ϶ó

18:17 Hep birlikte, havranin yöneticisi Sostenisi yakalayip mahkemenin önünde dövdüler. Gallio ise olup bitenlere hiç aldirmadi.

18:18 ¡Û ¹Ù¿ïÀº ´õ ¿©·¯ ³¯ À¯ÇÏ´Ù°¡ ÇüÁ¦µéÀ» ÀÛº°ÇÏ°í ¹è Ÿ°í ¼ö¸®¾Æ·Î ¶°³ª°¥»õ ºê¸®½º±æ¶ó¿Í ¾Æ±¼¶óµµ ÇÔ²² ÇÏ´õ¶ó ¹Ù¿ïÀÌ ÀÏÂï ¼­¿øÀÌ ÀÖÀ¸¹Ç·Î °Õ±×·¹¾Æ¿¡¼­ ¸Ó¸®¸¦ ±ð¾Ò´õ¶ó

18:18 Pavlus Korintteki kardeslerin yaninda bir süre daha kaldi. Sonra onlarla vedalasti, Priskilla ve Akvila ile birlikte Suriyeye gitmek üzere gemiyle yola çikti. Adakta bulunmus oldugu için Kenherede saçlarini kestirmisti.

18:19 ¿¡º£¼Ò¿¡ ¿Í¼­ ÀúÈñ¸¦ °Å±â ¸Ó¹°·¯ µÎ°í ÀÚ±â´Â ȸ´ç¿¡ µé¾î°¡¼­ À¯´ëÀεé°ú º¯·ÐÇÏ´Ï

18:19 Efese vardiklari zaman Priskilla ve Akvilayi orada birakti. Kendisi havraya giderek Yahudilerle tartismaya basladi.

18:20 ¿©·¯ »ç¶÷ÀÌ ´õ ¿À·¡ Àֱ⸦ ûÇ쵂 Çã¶ôÁö ¾Æ´ÏÇÏ°í

18:20 Bunlar daha uzun bir süre kalmasini istedilerse de, Pavlus kabul etmedi.

18:21 ÀÛº°ÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ¸¸ÀÏ Çϳª´ÔÀÇ ¶æÀÌ¸é ³ÊÈñ¿¡°Ô µ¹¾Æ¿À¸®¶ó ÇÏ°í ¹è¸¦ Ÿ°í ¿¡º£¼Ò¸¦ ¶°³ª

18:21 Ama onlara veda ederken, ‹‹Tanri dilerse yaniniza yine dönecegim›› dedi. Sonra Efesten denize açildi.

18:22 °¡À̻緪¿¡¼­ »ó·úÇÏ¿© ¿Ã¶ó°¡ ±³È¸ÀÇ ¾ÈºÎ¸¦ ¹°Àº ÈÄ¿¡ ¾Èµð¿ÁÀ¸·Î ³»·Á°¡¼­

18:22 Sezariyeye vardiktan sonra Yerusalime gidip oradaki kiliseyi ziyaret etti, oradan da Antakyaya geçti.

18:23 ¾ó¸¶ ÀÖ´Ù°¡ ¶°³ª °¥¶óµð¾Æ¿Í ºê·ç±â¾Æ ¶¥À» Â÷·Ê·Î ´Ù´Ï¸ç ¸ðµç Á¦ÀÚ¸¦ ±»°Ô Çϴ϶ó

18:23 Bir süre orada kaldiktan sonra yola çikti; Galatya bölgesini ve Frikyayi dolasarak bütün ögrencileri ruhça pekistirdi.

18:24 ¡Û ¾Ë·º»êµå¸®¾Æ¿¡¼­ ³­ ¾Æº¼·Î¶ó ÇÏ´Â À¯´ëÀÎÀÌ ¿¡º£¼Ò¿¡ À̸£´Ï ÀÌ »ç¶÷Àº Çй®ÀÌ ¸¹°í ¼º°æ¿¡ ´ÉÇÑ ÀÚ¶ó

18:24 Bu arada Iskenderiye dogumlu Apollos adinda bir Yahudi Efese geldi. Üstün bir konusma yetenegi olan Apollos, Kutsal Yazilari çok iyi biliyordu.

18:25 ±×°¡ ÀÏÂï ÁÖÀÇ µµ¸¦ ¹è¿ö ¿­½ÉÀ¸·Î ¿¹¼ö¿¡ °üÇÑ °ÍÀ» ÀÚ¼¼È÷ ¸»ÇÏ¸ç °¡¸£Ä¡³ª ¿äÇÑÀÇ ¼¼·Ê¸¸ ¾Ë µû¸§À̶ó

18:25 Rabbin yolunda egitilmis bir kisiydi. Atesli bir ruhla konusuyor ve sadece Yahyanin vaftizini bildigi halde Isayla ilgili gerçekleri dogru ögretiyordu.

18:26 ±×°¡ ȸ´ç¿¡¼­ ´ã´ëÈ÷ ¸»Çϱ⸦ ½ÃÀÛÇÏ°Å´Ã ºê¸®½º±æ¶ó¿Í ¾Æ±¼¶ó°¡ µè°í µ¥·Á´Ù°¡ Çϳª´ÔÀÇ µµ¸¦ ´õ ÀÚ¼¼È÷ Ç®¾î À̸£´õ¶ó

18:26 Havrada cesaretle konusmaya basladi. Kendisini dinleyen Priskilla ile Akvila, onu yanlarina alarak Tanri yolunu ona daha dogru biçimde açikladilar.

18:27 ¾Æº¼·Î°¡ ¾Æ°¡¾ß·Î °Ç³Ê°¡°íÀÚ ÇÏ´Ï ÇüÁ¦µéÀÌ Àú¸¦ Àå·ÁÇϸç Á¦Àڵ鿡°Ô ÆíÁöÇÏ¿© ¿µÁ¢Ç϶ó ÇÏ¿´´õ´Ï Àú°¡ °¡¸Å ÀºÇý·Î ¸»¹Ì¾Ï¾Æ ¹ÏÀº Àڵ鿡°Ô ¸¹Àº À¯ÀÍÀ» ÁÖ´Ï

18:27 Apollos Ahayaya gitmek isteyince kardesler onu cesaretlendirdiler. Onu iyi karsilamalari için oradaki ögrencilere mektup yazdilar. Apollos Ahayaya varinca Tanrinin lütfuyla iman etmis olanlara çok yardim etti.

18:28 ÀÌ´Â ¼º°æÀ¸·Î½á ¿¹¼ö´Â ±×¸®½ºµµ¶ó°í Áõ°ÅÇÏ¿© °øÁß ¾Õ¿¡¼­ À¯·ÂÇÏ°Ô À¯´ëÀÎÀÇ ¸»À» À̱èÀÏ·¯¶ó

18:28 Söyle ki Kutsal Yazilar'dan, Isa'nin Mesih oldugunu kanitlayarak Yahudiler'in iddialarini açikça ve güçlü bir sekilde çürüttü.

 »çµµÇàÀü 19Àå / Elcilerin Isleri

19:1 ¾Æº¼·Î°¡ °í¸°µµ¿¡ ÀÖÀ» ¶§¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ À­Áö¹æÀ¸·Î ´Ù³à ¿¡º£¼Ò¿¡ ¿Í¼­ ¾î¶² Á¦ÀÚµéÀ» ¸¸³ª

19:2 °¡·ÎµÇ ³ÊÈñ°¡ ¹ÏÀ» ¶§¿¡ ¼º·ÉÀ» ¹Þ¾Ò´À³Ä °¡·ÎµÇ ¾Æ´Ï¶ó ¿ì¸®´Â ¼º·ÉÀÌ ÀÖÀ½µµ µèÁö ¸øÇÏ¿´³ë¶ó

19:1 Apollos Korintteyken Pavlus, iç bölgelerden geçerek Efese geldi. Orada bazi ögrencileri bularak onlara, ‹‹Iman ettiginiz zaman Kutsal Ruhu aldiniz mi?›› diye sordu. ‹‹Kutsal Ruhun varligindan haberimiz yok ki!›› dediler.

19:3 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ±×·¯¸é ³ÊÈñ°¡ ¹«½¼ ¼¼·Ê¸¦ ¹Þ¾Ò´À³Ä ´ë´äÇ쵂 ¿äÇÑÀÇ ¼¼·Ê·Î¶ó

19:3 ‹‹Öyleyse neye dayanarak vaftiz oldunuz?›› diye sordu. ‹‹Yahyanin ögretisine dayanarak vaftiz olduk›› dediler.

19:4 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ¿äÇÑÀÌ È¸°³ÀÇ ¼¼·Ê¸¦ º£Ç®¸ç ¹é¼º¿¡°Ô ¸»Ç쵂 ³» µÚ¿¡ ¿À½Ã´Â À̸¦ ¹ÏÀ¸¶ó ÇÏ¿´À¸´Ï ÀÌ´Â °ð ¿¹¼ö¶ó ÇÏ°Å´Ã

19:4 Pavlus, ‹‹Yahyanin yaptigi vaftiz, tövbeyle ilgili bir vaftizdi›› dedi. ‹‹Halka, kendisinden sonra gelecek Olana, yani Isaya inanmalarini söyledi.››

19:5 ÀúÈñ°¡ µè°í ÁÖ ¿¹¼öÀÇ À̸§À¸·Î ¼¼·Ê¸¦ ¹ÞÀ¸´Ï

19:5 Onlar bunu duyunca, Rab Isanin adiyla vaftiz oldular.

19:6 ¹Ù¿ïÀÌ ±×µé¿¡°Ô ¾È¼öÇϸŠ¼º·ÉÀÌ ±×µé¿¡°Ô ÀÓÇϽùǷΠ¹æ¾ðµµ ÇÏ°í ¿¹¾ðµµ ÇÏ´Ï

19:6 Pavlus ellerini onlarin üzerine koyunca Kutsal Ruh üzerlerine indi ve bilmedikleri dillerle konusup peygamberlik etmeye basladilar.

19:7 ¸ðµÎ ¿­ µÎ »ç¶÷Âë µÇ´Ï¶ó

19:7 Asagi yukari on iki kisiydiler.

19:8 ¡Û ¹Ù¿ïÀÌ È¸´ç¿¡ µé¾î°¡ ¼® ´Þ µ¿¾ÈÀ» ´ã´ëÈ÷ Çϳª´Ô ³ª¶ó¿¡ ´ëÇÏ¿© °­·ÐÇÏ¸ç ±Ç¸éÇϵÇ

19:8 Havraya giren Pavlus cesaretle konusmaya basladi. Üç ay boyunca oradakilerle tartisip durdu, onlari Tanrinin Egemenligi konusunda ikna etmeye çalisti.

19:9 ¾î¶² »ç¶÷µéÀº ¸¶À½ÀÌ ±»¾î ¼øÁ¾Ä¡ ¾Ê°í ¹«¸® ¾Õ¿¡¼­ ÀÌ µµ¸¦ ºñ¹æÇÏ°Å´Ã ¹Ù¿ïÀÌ ±×µéÀ» ¶°³ª Á¦ÀÚµéÀ» µû·Î ¼¼¿ì°í µÎ¶õ³ë ¼­¿ø¿¡¼­ ³¯¸¶´Ù °­·ÐÇÏ¿©

19:9 Ne var ki, bazilari sert bir tutum takinip ikna olmamakta direndiler ve Isanin yolunu halkin önünde kötülemeye basladilar. Bunun üzerine Pavlus onlardan ayrildi. Ögrencilerini de alip götürdü ve Tiranusun dershanesinde her gün tartismalarini sürdürdü.

19:10 ÀÌ°°ÀÌ µÎ ÇØ µ¿¾ÈÀ» ÇϸŠ¾Æ½Ã¾Æ¿¡ »ç´Â ÀÚ´Â À¯´ëÀÎÀ̳ª Çï¶óÀÎÀ̳ª ´Ù ÁÖÀÇ ¸»¾¸À» µè´õ¶ó

19:10 Bu durum iki yil sürdü. Sonunda Yahudi olsun Grek olsun, Asya Ilinde yasayan herkes Rabbin sözünü isitti.

19:11 Çϳª´ÔÀÌ ¹Ù¿ïÀÇ ¼ÕÀ¸·Î ÈñÇÑÇÑ ´ÉÀ» ÇàÇÏ°Ô ÇϽôÏ

19:11 Tanri, Pavlusun eliyle olaganüstü mucizeler yaratiyordu.

19:12 ½ÉÁö¾î »ç¶÷µéÀÌ ¹Ù¿ïÀÇ ¸ö¿¡¼­ ¼Õ¼ö°ÇÀ̳ª ¾ÕÄ¡¸¶¸¦ °¡Á®´Ù°¡ º´µç »ç¶÷¿¡°Ô ¾ñÀ¸¸é ±× º´ÀÌ ¶°³ª°í ¾Ç±Íµµ ³ª°¡´õ¶ó

19:12 Söyle ki, Pavlusun bedenine degen peskir ve pestamallar hasta olanlara götürüldügünde, hastaliklari yok oluyor, kötü ruhlar içlerinden çikiyordu.

19:13 ÀÌ¿¡ µ¹¾Æ´Ù´Ï¸ç ¸¶¼úÇÏ´Â ¾î¶² À¯´ëÀεéÀÌ ½ÃÇèÀûÀ¸·Î ¾Ç±Í µé¸° Àڵ鿡°Ô ´ëÇÏ¿© ÁÖ ¿¹¼öÀÇ À̸§À» ºÒ·¯ ¸»Ç쵂 ³»°¡ ¹Ù¿ïÀÇ ÀüÆÄÇÏ´Â ¿¹¼ö¸¦ ºùÀÚÇÏ¿© ³ÊÈñ¸¦ ¸íÇϳë¶ó ÇÏ´õ¶ó

19:13 Çevrede dolasip kötü ruhlari kovmakla ugrasan bazi Yahudiler de kötü ruhlara tutsak olanlari Rab Isanin adini anarak kurtarmaya kalkistilar. ‹‹Pavlusun tanittigi Isanin adiyla size emrediyoruz!›› diyorlardi.

19:14 À¯´ëÀÇ ÇÑ Á¦»çÀå ½º°Ô¿ÍÀÇ ÀÏ°ö ¾Æµéµµ ÀÌ ÀÏÀ» ÇàÇÏ´õ´Ï

19:14 Bunu yapanlar arasinda Skeva adli bir Yahudi baskâhinin yedi oglu da vardi.

19:15 ¾Ç±Í°¡ ´ë´äÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ¿¹¼öµµ ³»°¡ ¾Ë°í ¹Ù¿ïµµ ³»°¡ ¾Ë°Å´Ï¿Í ³ÊÈñ´Â ´©±¸³Ä Çϸç

19:15 Kötü ruh ise onlara söyle karsilik verdi: ‹‹Isayi biliyor, Pavlusu da taniyorum, ama siz kimsiniz?››

19:16 ¾Ç±Í µé¸° »ç¶÷ÀÌ ±× µÎ »ç¶÷¿¡°Ô ¶Ù¾î¿Ã¶ó ¾ïÁ¦ÇÏ¿© À̱â´Ï ÀúÈñ°¡ »óÇÏ¿© ¹þÀº ¸öÀ¸·Î ±× Áý¿¡¼­ µµ¸ÁÇÏ´ÂÁö¶ó

19:16 Içinde kötü ruh bulunan adam onlara saldirdi, hepsini alt ederek bozguna ugratti. Öyle ki, o evden çiplak ve yarali olarak kaçtilar.

19:17 ¿¡º£¼Ò¿¡ °ÅÇÏ´Â À¯´ëÀΰú Çï¶óÀεéÀÌ ´Ù ÀÌ ÀÏÀ» ¾Ë°í µÎ·Á¿öÇϸç ÁÖ ¿¹¼öÀÇ À̸§À» ³ôÀÌ°í

19:17 Bu haber, Efeste yasayan bütün Yahudilerle Greklere ulasti. Hepsini bir korku aldi ve Rab Isanin adi büyük bir sayginlik kazandi.

19:18 ¹ÏÀº »ç¶÷µéÀÌ ¸¹ÀÌ ¿Í¼­ ÀÚº¹ÇÏ¿© ÇàÇÑ ÀÏÀ» °íÇϸç

19:18 Iman edenlerin birçogu geliyor, yaptiklari kötülükleri itiraf edip anlatiyordu.

19:19 ¶Ç ¸¶¼úÀ» ÇàÇÏ´ø ¸¹Àº »ç¶÷ÀÌ ±× Ã¥À» ¸ð¾Æ °¡Áö°í ¿Í¼­ ¸ðµç »ç¶÷ ¾Õ¿¡¼­ ºÒ»ç¸£´Ï ±× Ã¥ °ªÀ» °è»êÇÑÁï Àº ¿À¸¸À̳ª µÇ´õ¶ó

19:19 Büyücülükle ugrasmis bir sürü kisi de kitaplarini toplayip herkesin önünde yaktilar. Kitaplarin degerini hesapladiklarinda toplam elli bin gümüs tuttugunu gördüler.

19:20 ÀÌ¿Í °°ÀÌ ÁÖÀÇ ¸»¾¸ÀÌ ÈûÀÌ ÀÖ¾î Èï¿ÕÇÏ¿© ¼¼·ÂÀ» ¾òÀ¸´Ï¶ó

19:20 Böylelikle Rabbin sözü güçlü biçimde yayilip etkinlik kazaniyordu.

19:21 ¡Û ÀÌ ÀÏÀÌ ´Ù µÈ ÈÄ ¹Ù¿ïÀÌ ¸¶°Ôµµ³Ä¿Í ¾Æ°¡¾ß·Î ´Ù³à¼­ ¿¹·ç»ì·½¿¡ °¡±â¸¦ °æ¿µÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ³»°¡ °Å±â °¬´Ù°¡ ÈÄ¿¡ ·Î¸¶µµ º¸¾Æ¾ß Çϸ®¶ó ÇÏ°í

19:21 Pavlus, bu olup bitenlerden sonra Makedonya ve Ahayadan geçip Yerusalime gitmeye karar verdi. ‹‹Oraya gittikten sonra Romayi da görmem gerek›› diyordu.

19:22 Àڱ⸦ µ½´Â »ç¶÷ Áß¿¡¼­ µð¸ðµ¥¿Í ¿¡¶ó½ºµµ µÎ »ç¶÷À» ¸¶°Ôµµ³Ä·Î º¸³»°í ÀÚ±â´Â ¾Æ½Ã¾Æ¿¡ ¾ó¸¶°£ ´õ ÀÖÀ¸´Ï¶ó

19:22 Yardimcilarindan ikisini, Timoteos ile Erastusu Makedonyaya göndererek kendisi bir süre daha Asya Ilinde kaldi.

19:23 ¡Û ±× ¶§Âë µÇ¾î ÀÌ µµ·Î ÀÎÇÏ¿© ÀûÁö ¾ÊÀº ¼Òµ¿ÀÌ ÀÖ¾úÀ¸´Ï

19:23 O sirada Isanin yoluna iliskin büyük bir kargasalik çikti.

19:24 Áï µ¥¸Þµå¸®¿À¶ó ÇÏ´Â ¾î¶² ÀºÀå»öÀÌ ¾Æµ¥¹ÌÀÇ Àº°¨½ÇÀ» ¸¸µé¾î Á÷°øµé·Î ÀûÁö ¾ÊÀº ¹úÀ̸¦ ÇÏ°Ô ÇÏ´õ´Ï

19:24 Artemis Tapinaginin gümüsten maketlerini yapan Dimitrios adli bir kuyumcu, el sanatçilarina bir hayli is sagliyordu.

19:25 ±×°¡ ±× Á÷°øµé°ú ÀÌ·¯ÇÑ ¿µ¾÷ÇÏ´Â ÀÚµéÀ» ¸ð¾Æ À̸£µÇ ¿©·¯ºÐµµ ¾Ë°Å´Ï¿Í ¿ì¸®ÀÇ À¯Á·ÇÑ »ýÈ°ÀÌ ÀÌ ¾÷¿¡ Àִµ¥

19:25 Sanatçilari ve benzer islerle ugrasanlari bir araya toplayarak onlara söyle dedi: ‹‹Efendiler, bu isten büyük kazanç sagladigimizi biliyorsunuz.

19:26 ÀÌ ¹Ù¿ïÀÌ ¿¡º£¼Ò»Ó ¾Æ´Ï¶ó °ÅÀÇ ¾Æ½Ã¾Æ ÀüºÎ¸¦ ÅëÇÏ¿© Çã´ÙÇÑ »ç¶÷À» ±ÇÀ¯ÇÏ¿© ¸»Ç쵂 »ç¶÷ÀÇ ¼ÕÀ¸·Î ¸¸µç °ÍµéÀº ½ÅÀÌ ¾Æ´Ï¶ó ÇÏ´Ï ÀÌ´Â ±×´ëµéµµ º¸°í µéÀº °ÍÀ̶ó

19:26 Ama Pavlus denen bu adamin, elle yapilan tanrilarin gerçek tanrilar olmadigini söyleyerek yalniz Efeste degil, neredeyse bütün Asya Ilinde çok sayida kisiyi kandirip saptirdigini görüyor ve duyuyorsunuz.

19:27 ¿ì¸®ÀÇ ÀÌ ¿µ¾÷¸¸ õÇÏ¿©Áú À§ÇèÀÌ ÀÖÀ» »Ó ¾Æ´Ï¶ó Å« ¿©½Å ¾Æµ¥¹ÌÀÇ Àü°¢µµ °æȦÈ÷ ¿©±èÀÌ µÇ°í ¿Â ¾Æ½Ã¾Æ¿Í õÇÏ°¡ À§ÇÏ´Â ±×ÀÇ À§¾öµµ ¶³¾îÁú±î Çϳë¶ó ÇÏ´õ¶ó

19:27 Hem bu sanatimiz sayginligini yitirmek tehlikesiyle karsi karsiyadir, hem de ulu tanriça Artemisin Tapinaginin hiçe sayilmasi ve bütün Asya Iliyle bütün dünyanin tapindigi tanriçanin, ululugundan yoksun kalmasi tehlikesi vardir.››

19:28 ÀúÈñ°¡ ÀÌ ¸»À» µè°í ºÐÀÌ °¡µæÇÏ¿© ¿ÜÃÄ °¡·ÎµÇ Å©´Ù ¿¡º£¼Ò »ç¶÷ÀÇ ¾Æµ¥¹Ì¿© ÇÏ´Ï

19:28 Oradakiler bunu duyunca öfkeyle doldular. ‹‹Efeslilerin Artemisi uludur!›› diye bagirmaya basladilar.

19:29 ¿Â ¼ºÀÌ ¿ä¶õÇÏ¿© ¹Ù¿ï°ú °°ÀÌ ´Ù´Ï´Â ¸¶°Ôµµ³Ä »ç¶÷ °¡ÀÌ¿À¿Í ¾Æ¸®½º´Ù°í¸¦ Àâ¾Æ°¡Áö°í ÀÏÁ¦È÷ ¿¬±ØÀåÀ¸·Î ´Þ·Á µé¾î°¡´ÂÁö¶ó

19:29 Kent büsbütün karisti. Halk, Pavlusun yol arkadaslarindan Makedonyali Gayus ve Aristarhusu yakalayip sürükleyerek birlikte tiyatroya kosustu.

19:30 ¹Ù¿ïÀÌ ¹é¼º °¡¿îµ¥·Î µé¾î°¡°íÀÚ Çϳª Á¦ÀÚµéÀÌ ¸»¸®°í

19:30 Pavlus halkin arasina girmek istediyse de, ögrenciler onu birakmadi.

19:31 ¶Ç ¾Æ½Ã¾Æ °ü¿ø Áß¿¡ ¹Ù¿ïÀÇ Ä£±¸ µÈ ¾î¶² À̵éÀÌ ±×¿¡°Ô ÅëÁöÇÏ¿© ¿¬±ØÀå¿¡ µé¾î°¡Áö ¸»¶ó ±ÇÇÏ´õ¶ó

19:31 Hatta, Pavlusun dostu olan bazi Asya Ili yöneticileri ona haber yollayarak tiyatroda görünmemesi için yalvardilar.

19:32 »ç¶÷µéÀÌ ¿ÜÃÄ È¤Àº ÀÌ ¸»À» ȤÀº Àú ¸»À» ÇÏ´Ï ¸ðÀÎ ¹«¸®°¡ ºÐ¶õÇÏ¿© ŹÝÀ̳ª ¾îÂîÇÏ¿© ¸ð¿´´ÂÁö ¾ËÁö ¸øÇÏ´õ¶ó

19:32 Tiyatrodaki topluluk karisiklik içindeydi. Her kafadan bir ses çikiyordu. Çogu ne için toplandigini bile bilmiyordu.

19:33 À¯´ëÀεéÀÌ ¹«¸® °¡¿îµ¥¼­ ¾Ë·º»ê´õ¸¦ ±ÇÇÏ¿© ¾ÕÀ¸·Î ¹Ð¾î³»´Ï ¾Ë·º»ê´õ°¡ ¼ÕÁþÇÏ¸ç ¹é¼º¿¡°Ô ¹ß¸íÇÏ·Á Çϳª

19:33 Yahudiler Iskenderi öne çikarinca kalabaliktan bazilari olayi ona bagladi. Eliyle bir isaret yapan Iskender, halka savunmasini yapmak istedi.

19:34 ÀúÈñ´Â ±×°¡ À¯´ëÀÎÀÎ ÁÙ ¾Ë°í ´Ù ÇÑ ¼Ò¸®·Î ¿ÜÃÄ °¡·ÎµÇ Å©´Ù ¿¡º£¼Ò »ç¶÷ÀÇ ¾Æµ¥¹Ì¿© Çϱ⸦ µÎ ½Ã µ¿¾ÈÀ̳ª ÇÏ´õ´Ï

19:34 Ama halk kendisinin Yahudi oldugunu anlayinca hep bir agizdan yaklasik iki saat boyunca, ‹‹Efeslilerin Artemisi uludur!›› diye bagirip durdu.

19:35 ¼­±âÀåÀÌ ¹«¸®¸¦ ¾Èµ·½ÃÅ°°í À̸£µÇ ¿¡º£¼Ò »ç¶÷µé¾Æ ¿¡º£¼Ò ¼ºÀÌ Å« ¾Æµ¥¹Ì¿Í ¹× ¾²½º¿¡°Ô¼­ ³»·Á¿Â ¿ì»óÀÇ Àü°¢Áö±â°¡ µÈ ÁÙÀ» ´©°¡ ¾ËÁö ¸øÇÏ°Ú´À³Ä

19:35 Kalabaligi yatistiran belediye yazmani, ‹‹Ey Efesliler›› dedi, ‹‹Efes Kentinin, ulu Artemis Tapinaginin ve gökten düsen kutsal tasin bekçisi oldugunu bilmeyen var mi?

19:36 ÀÌ ÀÏÀÌ ±×·¸Áö ¾Ê´Ù ÇÒ ¼ö ¾øÀ¸´Ï ³ÊÈñ°¡ °¡¸¸È÷ À־ ¹«¾ùÀ̵çÁö °æ¼ÖÈ÷ ¾Æ´ÏÇÏ¿©¾ß Çϸ®¶ó

19:36 Bunlari hiç kimse inkâr edemez. Bunun için sakin olmaniz ve düsüncesiz bir sey yapmamaniz gerekir.

19:37 Àü°¢ÀÇ ¹°°ÇÀ» µµÀûÁúÇÏÁöµµ ¾Æ´ÏÇÏ¿´°í ¿ì¸® ¿©½ÅÀ» ÈѹæÇÏÁöµµ ¾Æ´ÏÇÑ ÀÌ »ç¶÷µéÀ» ³ÊÈñ°¡ Àâ¾Æ ¿ÔÀ¸´Ï

19:37 Buraya getirdiginiz bu adamlar, ne tapinaklari yagma ettiler, ne de tanriçamiza sövdüler.

19:38 ¸¸ÀÏ µ¥¸Þµå¸®¿À¿Í ¹× ±×¿Í ÇÔ²² ÀÖ´Â Á÷°øµéÀÌ ´©±¸¿¡°Ô ¼Û»çÇÒ °ÍÀÌ Àְŵç ÀçÆÇ ³¯µµ ÀÖ°í Ãѵ¶µéµµ ÀÖÀ¸´Ï ÇÇÂ÷ °í¼ÒÇÒ °ÍÀÌ¿ä

19:38 Dimitrios ve sanatçi arkadaslarinin herhangi birinden sikâyeti varsa, mahkemeler açik, yargiçlar da var. Karsilikli suçlamalarini orada yapsinlar.

19:39 ¸¸ÀÏ ±× ¿Ü¿¡ ¹«¾ùÀ» ¿øÇϰŵç Á¤½ÄÀ¸·Î ¹Îȸ¿¡¼­ °á´ÜÇÒÁö¶ó

19:39 Sorusturacaginiz baska bir durum varsa, bunun yasal bir toplantida çözümlenmesi gerekir.

19:40 ¿À´Ã ¾Æ¹« ±î´ßµµ ¾ø´Â ÀÌ ÀÏ¿¡ ¿ì¸®°¡ ¼Ò¿äÀÇ »ç°ÇÀ¸·Î Ã¥¸Á ¹ÞÀ» À§ÇèÀÌ ÀÖ°í ¿ì¸®°¡ ÀÌ ºÒ¹ý Áýȸ¿¡ °üÇÏ¿© º¸°íÇÒ Àç·á°¡ ¾ø´Ù ÇÏ°í

19:40 Bugünkü olaylardan ötürü ayaklanma suçundan yargilanmak tehlikesindeyiz. Hiçbir gerekçesi olmayan bu kargasanin hesabini veremeyecegiz.››

19:41 ÀÌ¿¡ ±× ¸ðÀÓÀ» Èð¾îÁö°Ô Çϴ϶ó

19:41 Bunlari söyledikten sonra toplulugu dagitti.

 »çµµÇàÀü 20Àå / Elcilerin Isleri

20:1 ¼Ò¿ä°¡ ±×Ä¡¸Å ¹Ù¿ïÀÌ Á¦ÀÚµéÀ» ºÒ·¯ ±ÇÇÑ ÈÄ¿¡ ÀÛº°ÇÏ°í ¶°³ª ¸¶°Ôµµ³Ä·Î °¡´Ï¶ó

20:1 Pavlus, kargasalik yatistiktan sonra ögrencileri çagirtip onlari yüreklendirdi. Sonra kendilerine veda ederek Makedonyaya gitmek üzere yola çikti.

20:2 ±× Áö°æÀ¸·Î ´Ù³à°¡¸ç ¿©·¯ ¸»·Î Á¦Àڵ鿡°Ô ±ÇÇÏ°í Çï¶ó¿¡ À̸£·¯

20:2 O yöreleri dolasarak imanlilari yüreklendiren birçok konusmalar yaptiktan sonra Yunanistana gitti.

20:3 °Å±â ¼® ´ÞÀ» ÀÖ´Ù°¡ ¹è Ÿ°í ¼ö¸®¾Æ·Î °¡°íÀÚ ÇÒ ±× ¶§¿¡ À¯´ëÀεéÀÌ Àڱ⸦ ÇØÇÏ·Á°í °ø¸ðÇϹǷΠ¸¶°Ôµµ³Ä·Î ´Ù³à µ¹¾Æ°¡±â¸¦ ÀÛÁ¤ÇÏ´Ï

20:3 Orada üç ay kaldi. Suriyeye deniz yoluyla gitmek üzereyken Yahudilerin kendisine karsi bir düzen kurmasi nedeniyle dönüsü Makedonya üzerinden yapmaya karar verdi.

20:4 ¾Æ½Ã¾Æ±îÁö ÇÔ²² °¡´Â ÀÚ´Â º£·Ú¾Æ »ç¶÷ ºÎ·ÎÀÇ ¾Æµé ¼Ò¹Ù´õ¿Í µ¥»ì·Î´Ï°¡ »ç¶÷ ¾Æ¸®½º´Ù°í¿Í ¼¼±ºµµ¿Í ´õº£ »ç¶÷ °¡ÀÌ°í¿Í ¹× µð¸ðµ¥¿Í ¾Æ½Ã¾Æ »ç¶÷ µÎ±â¿À¿Í µå·Îºñ¸ð¶ó

20:4 Piros oglu Veriyali Sopater, Selaniklilerden Aristarhus ile Sekundus, Derbeli Gayus, Timoteos ve Asya Ilinden Tihikos ile Trofimos onunla birlikte gittiler.

20:5 ±×µéÀº ¸ÕÀú °¡¼­ µå·Î¾Æ¿¡¼­ ¿ì¸®¸¦ ±â´Ù¸®´õ¶ó

20:5 Bunlar önden gidip bizi Troasta beklediler.

20:6 ¿ì¸®´Â ¹«±³Àý ÈÄ¿¡ ºô¸³º¸¿¡¼­ ¹è·Î ¶°³ª ´å»õ ¸¸¿¡ µå·Î¾Æ¿¡ ÀÖ´Â ±×µé¿¡°Ô °¡¼­ ÀÌ·¹¸¦ ¸Ó¹«´Ì¶ó

20:6 Biz de Mayasiz Ekmek Bayramindan sonra Filipiden denize açilip bes günde Troasa gelerek onlarla bulustuk. Orada yedi gün kaldik.

20:7 ¡Û ¾È½Ä ÈÄ Ã¹³¯¿¡ ¿ì¸®°¡ ¶±À» ¶¼·Á ÇÏ¿© ¸ð¿´´õ´Ï ¹Ù¿ïÀÌ ÀÌƱ³¯ ¶°³ª°íÀÚ ÇÏ¿© ÀúÈñ¿¡°Ô °­·ÐÇÒ»õ ¸»À» ¹ãÁß±îÁö °è¼ÓÇϸÅ

20:7 Haftanin ilk günü ekmek bölmek için bir araya toplandigimizda Pavlus imanlilara bir konusma yapti. Ertesi gün oradan ayrilacagi için konusmasini gece yarisina dek sürdürdü.

20:8 ¿ì¸®ÀÇ ¸ðÀÎ À­´Ù¶ô¿¡ µîºÒÀ» ¸¹ÀÌ Ä״µ¥

20:8 Toplanmis oldugumuz üst kattaki odada birçok kandil yaniyordu.

20:9 À¯µÎ°í¶ó Çϴ û³âÀÌ Ã¢¿¡ °ÉÅÍ ¾É¾Ò´Ù°¡ ±íÀÌ Á¹´õ´Ï ¹Ù¿ïÀÌ °­·ÐÇϱ⸦ ´õ ¿À·¡ ÇϸŠÁ¹À½À» À̱âÁö ¸øÇÏ¿© »ï Ãþ ´©¿¡¼­ ¶³¾îÁö°Å´Ã ÀÏÀ¸ÄÑ º¸´Ï Á×¾ú´ÂÁö¶ó

20:9 Eftihos adli bir delikanli pencerede oturuyordu. Pavlus konusmasini uzattikça Eftihosu uyku basti. Uykuya dalinca da ikinci kattan asagi düstü ve yerden ölüsü kaldirildi.

20:10 ¹Ù¿ïÀÌ ³»·Á°¡¼­ ±× À§¿¡ ¾þµå·Á ±× ¸öÀ» ¾È°í ¸»Ç쵂 ¶°µéÁö ¸»¶ó »ý¸íÀÌ Àú¿¡°Ô ÀÖ´Ù ÇÏ°í

20:10 Asagi inen Pavlus delikanlinin üzerine kapanip onu kucakladi. ‹‹Telaslanmayin, yasiyor!›› dedi.

20:11 ¿Ã¶ó°¡ ¶±À» ¶¼¾î ¸Ô°í ¿À·¡ µ¿¾È °ð ³¯ÀÌ »õ±â±îÁö À̾߱âÇÏ°í ¶°³ª´Ï¶ó

20:11 Sonra yukari çikip ekmek böldü ve yemek yedi. Gün doguncaya dek onlarla uzun uzun konustu, sonra oradan ayrildi.

20:12 »ç¶÷µéÀÌ »ì¾Æ³­ ¾ÆÀ̸¦ µ¥¸®°í ¿Í¼­ À§·Î¸¦ ÀûÁö ¾Ê°Ô ¹Þ¾Ò´õ¶ó

20:12 Çocugu diri olarak evine götüren imanlilar bu olaydan büyük cesaret aldilar.

20:13 ¡Û ¿ì¸®´Â ¾Õ¼­ ¹è¸¦ Ÿ°í ¾Ñ¼Ò¿¡¼­ ¹Ù¿ïÀ» Å¿ì·Á°í ±×¸®·Î Ç༱ÇÏ´Ï ÀÌ´Â ÀڱⰡ µµº¸·Î °¡°íÀÚ ÇÏ¿© ÀÌ·¸°Ô Á¤ÇÏ¿© ÁØ °ÍÀ̶ó

20:13 Biz önden giderek gemiye bindik ve Assosa hareket ettik. Pavlusu oradan alacaktik. Kendisi karadan gitmek istedigi için bunu böyle düzenlemisti.

20:14 ¹Ù¿ïÀÌ ¾Ñ¼Ò¿¡¼­ ¿ì¸®¸¦ ¸¸³ª´Ï ¿ì¸®°¡ ¹è¿¡ ¿Ã¸®°í ¹ÌµÑ·¹³×¿¡ °¡¼­

20:14 Bizi Assosta karsilayinca onu gemiye alip Midilliye geçtik.

20:15 °Å±â¼­ ¶°³ª ÀÌƱ³¯ ±â¿À ¾Õ¿¡ ¿À°í ±× ÀÌƱ³¯ »ç¸ð¿¡ µé¸®°í ¶Ç ±× ´ÙÀ½³¯ ¹Ð·¹µµ¿¡ À̸£´Ï¶ó

20:15 Oradan denize açilip ertesi gün Sakiz Adasinin karsisina geldik. Üçüncü gün Sisama ugradik ve bir gün sonra Milete vardik.

20:16 ¹Ù¿ïÀÌ ¾Æ½Ã¾Æ¿¡¼­ Áöüġ ¾Ê±â À§ÇÏ¿© ¿¡º£¼Ò¸¦ Áö³ª Ç༱Çϱâ·Î ÀÛÁ¤ÇÏ¿´À¸´Ï ÀÌ´Â µÉ ¼ö ÀÖ´Â ´ë·Î ¿À¼øÀý ¾È¿¡ ¿¹·ç»ì·½¿¡ À̸£·Á°í ±ÞÈ÷ °¨ÀÌ·¯¶ó

20:16 Pavlus, Asya Ilinde vakit kaybetmemek için Efese ugramamaya karar vermisti. Pentikost Günü Yerusalimde olabilmek umuduyla acele ediyordu.

20:17 ¡Û ¹Ù¿ïÀÌ ¹Ð·¹µµ¿¡¼­ »ç¶÷À» ¿¡º£¼Ò·Î º¸³»¾î ±³È¸ Àå·ÎµéÀ» ûÇÏ´Ï

20:17 Pavlus, Miletten Efese haber yollayarak kilisenin ihtiyarlarini yanina çagirtti.

20:18 ¿À¸Å ÀúÈñ¿¡°Ô ¸»Ç쵂 ¾Æ½Ã¾Æ¿¡ µé¾î¿Â ù³¯ºÎÅÍ Áö±Ý±îÁö ³»°¡ Ç×»ó ³ÊÈñ °¡¿îµ¥¼­ ¾î¶»°Ô ÇàÇÑ °ÍÀ» ³ÊÈñµµ ¾Æ´Â ¹Ù´Ï

20:18 Yanina geldikleri zaman onlara söyle dedi: ‹‹Asya Iline ayak bastigim ilk günden beri, sizinle bulundugum bütün süre boyunca, nasil davrandigimi biliyorsunuz.

20:19 °ð ¸ðµç °â¼Õ°ú ´«¹°À̸ç À¯´ëÀÎÀÇ °£°è¸¦ ÀÎÇÏ¿© ´çÇÑ ½ÃÇèÀ» Âü°í ÁÖ¸¦ ¼¶±ä °Í°ú

20:19 Yahudilerin kurdugu düzenlerden çektigim sikintilarin ortasinda Rabbe tam bir alçakgönüllülükle, gözyaslari içinde kulluk ettim.

20:20 À¯ÀÍÇÑ °ÍÀº ¹«¾ùÀ̵çÁö °øÁß ¾Õ¿¡¼­³ª °¢ Áý¿¡¼­³ª ²¨¸²ÀÌ ¾øÀÌ ³ÊÈñ¿¡°Ô ÀüÇÏ¿© °¡¸£Ä¡°í

20:20 Yararli olan herhangi bir seyi size duyurmaktan, gerek açikta gerek evden eve dolasarak size ögretmekten çekinmedim.

20:21 À¯´ëÀΰú Çï¶óÀε鿡°Ô Çϳª´Ô²² ´ëÇÑ È¸°³¿Í ¿ì¸® ÁÖ ¿¹¼ö ±×¸®½ºµµ²² ´ëÇÑ ¹ÏÀ½À» Áõ°ÅÇÑ °ÍÀ̶ó

20:21 Hem Yahudileri hem de Grekleri, tövbe edip Tanriya dönmeye ve Rabbimiz Isaya inanmaya çagirdim.

20:22 º¸¶ó ÀÌÁ¦ ³ª´Â ½É·É¿¡ ¸ÅÀÓÀ» ¹Þ¾Æ ¿¹·ç»ì·½À¸·Î °¡´Âµ¥ Àú±â¼­ ¹«½¼ ÀÏÀ» ¸¸³¯´ÂÁö ¾ËÁö ¸øÇϳë¶ó

20:22 ‹‹Simdi de Ruha boyun egerek Yerusalime gidiyorum. Orada basima neler gelecegini bilmiyorum.

20:23 ¿ÀÁ÷ ¼º·ÉÀÌ °¢ ¼º¿¡¼­ ³»°Ô Áõ°ÅÇÏ¿© °á¹Ú°ú ȯ³­ÀÌ ³ª¸¦ ±â´Ù¸°´Ù ÇϽóª

20:23 Ancak Kutsal Ruh, beni zincirler ve sikintilarin bekledigine dair her kentte beni uyariyor.

20:24 ³ªÀÇ ´Þ·Á°¥ ±æ°ú ÁÖ ¿¹¼ö²² ¹ÞÀº »ç¸í °ð Çϳª´ÔÀÇ ÀºÇýÀÇ º¹À½ Áõ°ÅÇÏ´Â ÀÏÀ» ¸¶Ä¡·Á ÇÔ¿¡´Â ³ªÀÇ »ý¸íÀ» Á¶±Ýµµ ±ÍÇÑ °ÍÀ¸·Î ¿©±âÁö ¾Æ´ÏÇϳë¶ó

20:24 Canimi hiç önemsemiyorum, ona deger vermiyorum. Yeter ki yarisi bitireyim ve Rab Isadan aldigim görevi, Tanrinin lütfunu bildiren Müjdeye taniklik etme görevini tamamlayayim.

20:25 º¸¶ó ³»°¡ ³ÊÈñ Áß¿¡ ¿Õ·¡Çϸç Çϳª´Ô ³ª¶ó¸¦ ÀüÆÄÇÏ¿´À¸³ª Áö±ÝÀº ³ÊÈñ°¡ ´Ù ³» ¾ó±¼À» ´Ù½Ã º¸Áö ¸øÇÒ ÁÙ ¾Æ³ë¶ó

20:25 ‹‹Simdi aralarinda dolasip Tanrinin Egemenligini duyurdugum sizlerden hiçbirinin yüzümü bir daha görmeyecegini biliyorum.

20:26 ±×·¯¹Ç·Î ¿À´Ã ³ÊÈñ¿¡°Ô Áõ°ÅÇϳë´Ï ¸ðµç »ç¶÷ÀÇ ÇÇ¿¡ ´ëÇÏ¿© ³»°¡ ±ú²ýÇÏ´Ï

20:26 Bu yüzden bugün size sunu açikça söyleyeyim: Ben kimsenin ugrayacagi cezadan sorumlu degilim.

20:27 ÀÌ´Â ³»°¡ ²¨¸®Áö ¾Ê°í Çϳª´ÔÀÇ ¶æÀ» ´Ù ³ÊÈñ¿¡°Ô ÀüÇÏ¿´À½À̶ó

20:27 Tanrinin istegini size tam olarak bildirmekten çekinmedim.

20:28 ³ÊÈñ´Â Àڱ⸦ À§ÇÏ¿© ¶Ç´Â ¿Â ¾ç ¶¼¸¦ À§ÇÏ¿© »ï°¡¶ó ¼º·ÉÀÌ Àúµé °¡¿îµ¥ ³ÊÈñ·Î °¨µ¶ÀÚ¸¦ »ï°í Çϳª´ÔÀÌ ÀÚ±â ÇÇ·Î »ç½Å ±³È¸¸¦ Ä¡°Ô Çϼ̴À´Ï¶ó

20:28 Kendinize ve Kutsal Ruhun sizi gözetmen olarak görevlendirdigi bütün sürüye göz kulak olun. Rabbin kendi kani pahasina sahip oldugu kiliseyi gütmek üzere atandiniz.

20:29 ³»°¡ ¶°³­ ÈÄ¿¡ Èä¾ÇÇÑ À̸®°¡ ³ÊÈñ¿¡°Ô µé¾î¿Í¼­ ±× ¾ç ¶¼¸¦ ¾Æ³¢Áö ¾Æ´ÏÇϸç

20:29 Ben gittikten sonra sürüyü esirgemeyen yirtici kurtlarin araniza girecegini biliyorum.

20:30 ¶ÇÇÑ ³ÊÈñ Áß¿¡¼­µµ Á¦ÀÚµéÀ» ²ø¾î Àڱ⸦ ÁÀ°Ô ÇÏ·Á°í ¾î±×·¯Áø ¸»À» ÇÏ´Â »ç¶÷µéÀÌ ÀϾ ÁÙÀ» ³»°¡ ¾Æ³ë´Ï

20:30 Hatta ögrencileri kendi peslerinden sürüklemek için sizin aranizdan da sapik sözler söyleyen kisiler çikacak.

20:31 ±×·¯¹Ç·Î ³ÊÈñ°¡ Àϱú¾î ³»°¡ »ï ³âÀ̳ª ¹ã³· ½¬Áö ¾Ê°í ´«¹°·Î °¢ »ç¶÷À» ÈÆ°èÇÏ´ø °ÍÀ» ±â¾ïÇ϶ó

20:31 Bunun için uyanik durun. Üç yil boyunca, araliksiz, gece gündüz demeden, gözyasi dökerek her birinizi nasil uyardigimi hatirlayin.

20:32 Áö±Ý ³»°¡ ³ÊÈñ¸¦ ÁÖ¿Í ¹× ±× ÀºÇýÀÇ ¸»¾¸²² ºÎŹÇϳë´Ï ±× ¸»¾¸ÀÌ ³ÊÈñ¸¦ ´ÉÈ÷ µçµçÈ÷ ¼¼¿ì»ç °Å·èÄÉ ÇϽÉÀ» ÀÔÀº ¸ðµç ÀÚ °¡¿îµ¥ ±â¾÷ÀÌ ÀÖ°Ô ÇϽø®¶ó

20:32 ‹‹Simdi sizi Tanriya ve Onun lütfunu bildiren söze emanet ediyorum. Bu söz, sizi ruhça gelistirecek ve kutsal kilinmis olan bütün insanlar arasinda mirasa kavusturacak güçtedir.

20:33 ³»°¡ ¾Æ¹«ÀÇ ÀºÀ̳ª ±ÝÀ̳ª ÀǺ¹À» ŽÇÏÁö ¾Æ´ÏÇÏ¿´°í

20:33 Ben hiç kimsenin altinina, gümüsüne ya da giysisine göz dikmedim.

20:34 ³ÊÈñ ¾Æ´Â ¹Ù¿¡ ÀÌ ¼ÕÀ¸·Î ³ª¿Í ³» µ¿ÇàµéÀÇ ¾²´Â °ÍÀ» ´çÇÏ¿©

20:34 Siz de bilirsiniz ki, bu eller hem benim, hem de benimle birlikte olanlarin gereksinmelerini karsilamak için hizmet etmistir.

20:35 ¹ü»ç¿¡ ³ÊÈñ¿¡°Ô ¸ðº»À» º¸¿´³ë´Ï °ð ÀÌ°°ÀÌ ¼ö°íÇÏ¿© ¾àÇÑ »ç¶÷µéÀ» µ½°í ¶Ç ÁÖ ¿¹¼öÀÇ Ä£È÷ ¸»¾¸ÇϽŠ¹Ù ÁÖ´Â °ÍÀÌ ¹Þ´Â °Íº¸´Ù º¹ÀÌ ÀÖ´Ù ÇϽÉÀ» ±â¾ïÇÏ¿©¾ß ÇÒÁö´Ï¶ó

20:35 Yaptigim her iste sizlere, böyle emek vererek güçsüzlere yardim etmemiz ve Rab Isanin, ‹Vermek, almaktan daha büyük mutluluktur› diyen sözünü unutmamamiz gerektigini gösterdim.››

20:36 ¡Û ÀÌ ¸»À» ÇÑ ÈÄ ¹«¸­À» ²Ý°í ÀúÈñ ¸ðµç »ç¶÷°ú ÇÔ²² ±âµµÇÏ´Ï

20:36 Pavlus bu sözleri söyledikten sonra diz çöküp onlarla birlikte dua etti.

20:37 ´Ù Å©°Ô ¿ï¸ç ¹Ù¿ïÀÇ ¸ñÀ» ¾È°í ÀÔÀ» ¸ÂÃß°í

20:37 Sonra hepsi aci aci aglayarak Pavlusun boynuna sarildilar, onu öptüler.

20:38 ´Ù½Ã ±× ¾ó±¼À» º¸Áö ¸øÇϸ®¶ó ÇÑ ¸»À» ÀÎÇÏ¿© ´õ¿í ±Ù½ÉÇÏ°í ¹è¿¡±îÁö ±×¸¦ Àü¼ÛÇϴ϶ó

20:38 Onlari en çok üzen, ‹‹Yüzümü bir daha görmeyeceksiniz›› demesi oldu. Sonra onu gemiye kadar geçirdiler.

 »çµµÇàÀü 21Àå / Elcilerin Isleri

21:1 ¿ì¸®°¡ ÀúÈñ¸¦ ÀÛº°ÇÏ°í Ç༱ÇÏ¿© ¹Ù·Î °í½º·Î °¡¼­ ÀÌƱ³¯ ·Îµµ¿¡ À̸£·¯ °Å±â¼­ºÎÅÍ ¹Ù´Ù¶ó·Î °¡¼­

21:1 Onlardan ayrilinca denize açilip dogru Istanköye gittik. Ertesi gün Rodosa, oradan da Pataraya geçtik.

21:2 º£´Ï°Ô·Î °Ç³Ê°¡´Â ¹è¸¦ ¸¸³ª¼­ Ÿ°í °¡´Ù°¡

21:2 Fenikeye gidecek bir gemi bulduk, buna binip denize açildik.

21:3 ±¸ºê·Î¸¦ ¹Ù¶óº¸°í À̸¦ ¿ÞÆí¿¡ µÎ°í ¼ö¸®¾Æ·Î Ç༱ÇÏ¿© µÎ·Î¿¡¼­ »ó·úÇÏ´Ï °Å±â¼­ ¹è°¡ ÁüÀ» Ç®·Á ÇÔÀÌ·¯¶ó

21:3 Kibrisi görünce güneyinden geçerek Suriyeye yöneldik ve Sur Kentinde karaya çiktik. Gemi, yükünü orada bosaltacakti.

21:4 Á¦ÀÚµéÀ» ã¾Æ °Å±â¼­ ÀÌ·¹¸¦ ¸Ó¹°´õ´Ï ±× Á¦ÀÚµéÀÌ ¼º·ÉÀÇ °¨µ¿À¸·Î ¹Ù¿ï´õ·¯ ¿¹·ç»ì·½¿¡ µé¾î°¡Áö ¸»¶ó ÇÏ´õ¶ó

21:4 Isanin oradaki ögrencilerini arayip bulduk ve yanlarinda bir hafta kaldik. Ögrenciler Ruhun yönlendirmesiyle Pavlusu Yerusalime gitmemesi için uyardilar.

21:5 ÀÌ ¿©·¯ ³¯À» Áö³­ ÈÄ ¿ì¸®°¡ ¶°³ª°¥»õ ÀúÈñ°¡ ´Ù ±× óÀÚ¿Í ÇÔ²² ¼º¹® ¹Û±îÁö Àü¼ÛÇÏ°Å´Ã ¿ì¸®°¡ ¹Ù´å°¡¿¡¼­ ¹«¸­À» ²Ý¾î ±âµµÇÏ°í

21:5 Günümüz dolunca kentten ayrilip yolumuza devam ettik. Imanlilarin hepsi, esleri ve çocuklariyla birlikte bizi kentin disina kadar geçirdiler. Deniz kiyisinda diz çöküp dua ettik.

21:6 ¼­·Î ÀÛº°ÇÑ ÈÄ ¿ì¸®´Â ¹è¿¡ ¿À¸£°í ÀúÈñ´Â ÁýÀ¸·Î µ¹¾Æ°¡´Ï¶ó

21:6 Birbirimizle vedalastiktan sonra biz gemiye bindik, onlar da evlerine döndüler.

21:7 ¡Û µÎ·Î·ÎºÎÅÍ ¼ö·Î¸¦ ´Ù ÇàÇÏ¿© µ¹·¹¸¶ÀÌ¿¡ À̸£·¯ ÇüÁ¦µé¿¡°Ô ¾ÈºÎ¸¦ ¹¯°í ±×µé°ú ÇÔ²² ÇϷ縦 ÀÖ´Ù°¡

21:7 Surdan deniz yolculugumuza devam ederek Batlamya Kentine geldik. Oradaki kardesleri ziyaret edip bir gün yanlarinda kaldik.

21:8 ÀÌƱ³¯ ¶°³ª °¡À̻緪¿¡ À̸£·¯ ÀÏ°ö Áý»ç Áß ÇϳªÀÎ ÀüµµÀÚ ºô¸³ÀÇ Áý¿¡ µé¾î°¡¼­ À¯Çϴ϶ó

21:8 Ertesi gün ayrilip Sezariyeye geldik. Yedilerden biri olan müjdeci Filipusun evine giderek onun yaninda kaldik.

21:9 ±×¿¡°Ô µþ ³ÝÀÌ ÀÖÀ¸´Ï ó³à·Î ¿¹¾ðÇÏ´Â ÀÚ¶ó

21:9 Bu adamin peygamberlik eden, evlenmemis dört kizi vardi.

21:10 ¿©·¯ ³¯ ÀÖ´õ´Ï ÇÑ ¼±ÁöÀÚ ¾Æ°¡º¸¶ó ÇÏ´Â ÀÌ°¡ À¯´ë·ÎºÎÅÍ ³»·Á¿Í

21:10 Oraya varisimizdan birkaç gün sonra Yahudiyeden Hagavos adli bir peygamber geldi.

21:11 ¿ì¸®¿¡°Ô ¿Í¼­ ¹Ù¿ïÀÇ ¶ì¸¦ °¡Á®´Ù°¡ Àڱ⠼öÁ·À» Àâ¾Æ¸Å°í ¸»Çϱ⸦ ¼º·ÉÀÌ ¸»¾¸ÇÏ½ÃµÇ ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ À¯´ëÀεéÀÌ ÀÌ°°ÀÌ ÀÌ ¶ì ÀÓÀÚ¸¦ °á¹ÚÇÏ¿© À̹æÀÎÀÇ ¼Õ¿¡ ³Ñ°Ü ÁÖ¸®¶ó ÇÏ°Å´Ã

21:11 Bu adam bize yaklasip Pavlusun kusagini aldi, bununla kendi ellerini ayaklarini baglayarak dedi ki, ‹‹Kutsal Ruh söyle diyor: ‹Yahudiler, bu kusagin sahibini Yerusalimde böyle baglayip öteki uluslara teslim edecekler.› ››

21:12 ¿ì¸®°¡ ±× ¸»À» µè°í ±× °÷ »ç¶÷µé·Î ´õºÒ¾î ¹Ù¿ï¿¡°Ô ¿¹·ç»ì·½À¸·Î ¿Ã¶ó°¡Áö ¸»¶ó ±ÇÇÏ´Ï

21:12 Bu sözleri duyunca hem bizler hem de oralilar Yerusalime gitmemesi için Pavlusa yalvardik.

21:13 ¹Ù¿ïÀÌ ´ë´äÇ쵂 ³ÊÈñ°¡ ¾îÂîÇÏ¿© ¿ï¾î ³» ¸¶À½À» »óÇÏ°Ô ÇÏ´À³Ä ³ª´Â ÁÖ ¿¹¼öÀÇ À̸§À» À§ÇÏ¿© °á¹Ú ¹ÞÀ» »Ó ¾Æ´Ï¶ó ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ Á×À» °Íµµ °¢¿ÀÇÏ¿´³ë¶ó ÇÏ´Ï

21:13 Bunun üzerine Pavlus söyle karsilik verdi: ‹‹Ne yapiyorsunuz, ne diye aglayip yüregimi sizlatiyorsunuz? Ben Rab Isanin adi ugruna Yerusalimde yalniz baglanmaya degil, ölmeye de hazirim.››

21:14 Àú°¡ ±ÇÇÔÀ» ¹ÞÁö ¾Æ´ÏÇϹǷΠ¿ì¸®°¡ ÁÖÀÇ ¶æ´ë·Î ÀÌ·ç¾îÁöÀÌ´Ù ÇÏ°í ±×ÃƳë¶ó

21:14 Pavlusu ikna edemeyince, ‹‹Rabbin istedigi olsun›› diyerek sustuk.

21:15 ¡Û ÀÌ ¿©·¯ ³¯ ÈÄ¿¡ ÇàÀåÀ» ÁغñÇÏ¿© ¿¹·ç»ì·½À¸·Î ¿Ã¶ó°¥»õ

21:15 Bir süre sonra hazirligimizi yapip Yerusalime dogru yola çiktik.

21:16 °¡À̻緪ÀÇ ¸î Á¦ÀÚ°¡ ÇÔ²² °¡¸ç ÇÑ ¿À·£ Á¦ÀÚ ±¸ºê·Î »ç¶÷ ³ª¼ÕÀ» µ¥¸®°í °¡´Ï ÀÌ´Â ¿ì¸®°¡ ±×ÀÇ Áý¿¡ À¯ÇÏ·Á ÇÔÀ̶ó

21:16 Sezariyedeki ögrencilerden bazilari da bizimle birlikte geldiler. Bizi, evinde kalacagimiz adama, eski ögrencilerden Kibrisli Minasona götürdüler.

21:17 ¡Û ¿¹·ç»ì·½¿¡ À̸£´Ï ÇüÁ¦µéÀÌ ¿ì¸®¸¦ ±â²¨ÀÌ ¿µÁ¢ÇÏ°Å´Ã

21:17 Yerusalime vardigimiz zaman kardesler bizi sevinçle karsiladilar.

21:18 ±× ÀÌƱ³¯ ¹Ù¿ïÀÌ ¿ì¸®¿Í ÇÔ²² ¾ß°íº¸¿¡°Ô·Î µé¾î°¡´Ï Àå·Îµéµµ ´Ù ÀÖ´õ¶ó

21:18 Ertesi gün Pavlusla birlikte Yakupu görmeye gittik. Ihtiyarlarin hepsi orada toplanmisti.

21:19 ¹Ù¿ïÀÌ ¹®¾ÈÇÏ°í Çϳª´ÔÀÌ ÀÚ±âÀÇ ºÀ»ç·Î ¸»¹Ì¾Ï¾Æ ÀÌ¹æ °¡¿îµ¥¼­ ÇϽŠÀÏÀ» ³¹³¹ÀÌ °íÇÏ´Ï

21:19 Pavlus, onlarin hal hatirini sorduktan sonra, hizmetinin araciligiyla Tanrinin öteki uluslar arasinda yaptiklarini teker teker anlatti.

21:20 ÀúÈñ°¡ µè°í Çϳª´Ô²² ¿µ±¤À» µ¹¸®°í ¹Ù¿ï´õ·¯ À̸£µÇ ÇüÁ¦¿© ±×´ëµµ º¸´Â ¹Ù¿¡ À¯´ëÀÎ Áß¿¡ ¹Ï´Â ÀÚ ¼ö¸¸ ¸íÀÌ ÀÖÀ¸´Ï ´Ù À²¹ý¿¡ ¿­½É ÀÖ´Â ÀÚ¶ó

21:20 Bunlari isitince Tanriyi yücelttiler. Pavlusa, ‹‹Görüyorsun kardes, Yahudiler arasinda binlerce imanli var ve hepsi Kutsal Yasanin candan savunucusudur›› dediler.

21:21 ³×°¡ À̹濡 ÀÖ´Â ¸ðµç À¯´ëÀÎÀ» °¡¸£Ä¡µÇ ¸ð¼¼°¡ ¹è¹ÝÇÏ°í ¾Æµéµé¿¡°Ô Çҷʸ¦ ÇÏÁö ¸»°í ¶Ç ±Ô¸ð¸¦ ÁöÅ°Áö ¸»¶ó ÇÑ´Ù ÇÔÀ» ÀúÈñ°¡ µé¾úµµ´Ù

21:21 ‹‹Ne var ki, duyduklarina göre sen öteki uluslar arasinda yasayan bütün Yahudilere, çocuklarini sünnet etmemelerini, törelerimize uymamalarini söylüyor, Musanin Yasasina sirt çevirmeleri gerektigini ögretiyormussun.

21:22 ±×·¯¸é ¾îÂîÇÒ²¿ ÀúÈñ°¡ ÇÊ¿¬ ±×´ëÀÇ ¿Â °ÍÀ» µéÀ¸¸®´Ï

21:22 Simdi ne yapmali? Senin buraya geldigini mutlaka duyacaklar.

21:23 ¿ì¸®ÀÇ ¸»ÇÏ´Â ÀÌ´ë·Î ÇÏ¶ó ¼­¿øÇÑ ³× »ç¶÷ÀÌ ¿ì¸®¿¡°Ô ÀÖÀ¸´Ï

21:23 Bunun için sana dedigimizi yap. Aramizda adak adamis dört kisi var.

21:24 ÀúÈñ¸¦ µ¥¸®°í ÇÔ²² °á·Ê¸¦ ÇàÇÏ°í ÀúÈñ¸¦ À§ÇÏ¿© ºñ¿ëÀ» ³»¾î ¸Ó¸®¸¦ ±ð°Ô Ç϶ó ±×·¯¸é ¸ðµç »ç¶÷ÀÌ ±×´ë¿¡°Ô ´ëÇÏ¿© µéÀº °ÍÀÌ ÇêµÈ °ÍÀÌ°í ±×´ë·Î À²¹ýÀ» ÁöÄÑ ÇàÇÏ´Â ÁÙ·Î ¾Ë °ÍÀ̶ó

21:24 Bunlari yanina al, kendileriyle birlikte arinma törenine katil. Baslarini tiras edebilmeleri için kurban masraflarini sen öde. Böylelikle herkes, seninle ilgili duyduklarinin asilsiz oldugunu, senin de Kutsal Yasaya uygun olarak yasadigini anlasin.

21:25 ÁÖ¸¦ ¹Ï´Â À̹æÀο¡°Ô´Â ¿ì¸®°¡ ¿ì»óÀÇ Á¦¹°°ú ÇÇ¿Í ¸ñ¸Å¾î Á×ÀÎ °Í°ú À½ÇàÀ» ÇÇÇÒ °ÍÀ» °áÀÇÇÏ°í ÆíÁöÇÏ¿´´À´Ï¶ó ÇÏ´Ï

21:25 Öteki uluslardan olan imanlilara gelince, biz onlara, putlara sunulan kurbanlarin etinden, kandan, bogularak öldürülen hayvanlardan ve fuhustan sakinmalarini öngören kararimizi yazmistik.››

21:26 ¹Ù¿ïÀÌ ÀÌ »ç¶÷µéÀ» µ¥¸®°í ÀÌƱ³¯ ÀúÈñ¿Í ÇÔ²² °á·Ê¸¦ ÇàÇÏ°í ¼ºÀü¿¡ µé¾î°¡¼­ °¢ »ç¶÷À» À§ÇÏ¿© Á¦»ç µå¸± ¶§±îÁöÀÇ °á·ÊÀÇ ¸¸±âµÈ °ÍÀ» °íÇϴ϶ó

21:26 Bunun üzerine Pavlus o dört kisiyi yanina aldi, ertesi gün onlarla birlikte arinma törenine katildi. Sonra tapinaga girerek arinma günlerinin ne zaman tamamlanacagini, her birinin adina ne zaman kurban sunulacagini bildirdi.

21:27 ¡Û ±× ÀÌ·¹°¡ °ÅÀÇ Â÷¸Å ¾Æ½Ã¾Æ·ÎºÎÅÍ ¿Â À¯´ëÀεéÀÌ ¼ºÀü¿¡¼­ ¹Ù¿ïÀ» º¸°í ¸ðµç ¹«¸®¸¦ Ã浿ÇÏ¿© ±×¸¦ ºÙµé°í

21:27 Yedi günlük süre bitmek üzereydi. Asya Ilinden bazi Yahudiler Pavlusu tapinakta görünce bütün kalabaligi kiskirtarak onu yakaladilar.

21:28 ¿ÜÄ¡µÇ À̽º¶ó¿¤ »ç¶÷µé¾Æ µµ¿ì¶ó ÀÌ »ç¶÷Àº °¢Ã³¿¡¼­ ¿ì¸® ¹é¼º°ú À²¹ý°ú ÀÌ°÷À» ÈѹæÇÏ¿© ¸ðµç »ç¶÷À» °¡¸£Ä¡´Â ±× ÀÚÀε¥ ¶Ç Çï¶óÀÎÀ» µ¥¸®°í ¼ºÀü¿¡ µé¾î°¡¼­ ÀÌ °Å·èÇÑ °÷À» ´õ·´°Ô ÇÏ¿´´Ù ÇÏ´Ï

21:28 ‹‹Ey Israilliler, yardim edin!›› diye bagirdilar. ‹‹Her yerde herkese, halkimiza, Kutsal Yasaya ve bu kutsal yere karsi ögretiler yayan adam budur. Üstelik tapinaga bazi Grekleri sokarak bu kutsal yeri kirletti.››

21:29 ÀÌ´Â ÀúÈñ°¡ Àü¿¡ ¿¡º£¼Ò »ç¶÷ µå·Îºñ¸ð°¡ ¹Ù¿ï°ú ÇÔ²² ¼º³»¿¡ ÀÖÀ½À» º¸°í ¹Ù¿ïÀÌ Àú¸¦ ¼ºÀü¿¡ µ¥¸®°í µé¾î°£ ÁÙ·Î »ý°¢ÇÔÀÏ·¯¶ó

21:29 Bu Yahudiler, daha önce kentte Pavlusun yaninda gördükleri Efesli Trofimosun, Pavlus tarafindan tapinaga sokuldugunu saniyorlardi.

21:30 ¿Â ¼ºÀÌ ¼Òµ¿ÇÏ¿© ¹é¼ºÀÌ ´Þ·Á¿Í ¸ð¿© ¹Ù¿ïÀ» Àâ¾Æ ¼ºÀü ¹ÛÀ¸·Î ²ø°í ³ª°¡´Ï ¹®µéÀÌ °ð ´ÝÈ÷´õ¶ó

21:30 Bütün kent ayaga kalkmisti. Her taraftan kosusup gelen halk Pavlusu tutup tapinaktan disari sürükledi. Arkasindan tapinagin kapilari hemen kapatildi.

21:31 ÀúÈñ°¡ ±×¸¦ Á×ÀÌ·Á ÇÒ ¶§¿¡ ¿Â ¿¹·ç»ì·½ÀÇ ¿ä¶õÇÏ´Ù´Â ¼Ò¹®ÀÌ ±º´ëÀÇ ÃµºÎÀå¿¡°Ô µé¸®¸Å

21:31 Onlar Pavlusu öldürmeye çalisirken, bütün Yerusalimin karistigi haberi Roma taburunun komutanina ulasti.

21:32 Àú°¡ ±ÞÈ÷ ±º»çµé°ú ¹éºÎÀåµéÀ» °Å´À¸®°í ´Þ·Á ³»·Á°¡´Ï ÀúÈñ°¡ õºÎÀå°ú ±º»çµéÀ» º¸°í ¹Ù¿ï Ä¡±â¸¦ ±×Ä¡´ÂÁö¶ó

21:32 Komutan hemen yüzbasilarla askerleri yanina alarak kalabaligin oldugu yere kostu. Komutanla askerleri gören halk Pavlusu dövmeyi birakti.

21:33 ÀÌ¿¡ õºÎÀåÀÌ °¡±îÀÌ °¡¼­ ¹Ù¿ïÀ» Àâ¾Æ µÎ ¼è»ç½½·Î °á¹ÚÇ϶ó ¸íÇÏ°í ´©±¸¸ç ¹«½¼ ÀÏÀ» ÇÏ¿´´À³Ä ¹°À¸´Ï

21:33 O zaman komutan yaklasip Pavlusu yakaladi, çift zincirle baglanmasi için buyruk verdi. Sonra, ‹‹Kimdir bu adam, ne yapti?›› diye sordu.

21:34 ¹«¸® °¡¿îµ¥¼­ ¾î¶² ÀÌ´Â ÀÌ ¸»·Î ¾î¶² ÀÌ´Â Àú ¸»·Î ºÎ¸£Â¢°Å´Ã õºÎÀåÀÌ ¼Òµ¿À» ÀÎÇÏ¿© ±× ½Ç»óÀ» ¾Ë ¼ö ¾ø¾î ±×¸¦ ¿µ¹® ¾ÈÀ¸·Î µ¥·Á°¡¶ó ¸íÇϴ϶ó

21:34 Kalabaliktakilerin her biri ayri bir sey bagiriyordu. Kargasaliktan ötürü kesin bilgi edinemeyen komutan, Pavlusun kaleye götürülmesini buyurdu.

21:35 ¹Ù¿ïÀÌ Ãþ´ë¿¡ À̸¦ ¶§¿¡ ¹«¸®ÀÇ Æ÷ÇàÀ» ÀÎÇÏ¿© ±º»çµé¿¡°Ô µé·Á°¡´Ï

21:35 Pavlus merdivenlere geldiginde kalabalik öylesine azmisti ki, askerler onu tasimak zorunda kaldilar.

21:36 ÀÌ´Â ¹é¼ºÀÇ ¹«¸®°¡ ±×¸¦ ¾øÀÌ ÇÏÀÚ°í ¿ÜÄ¡¸ç µû¶ó °¨ÀÌ·¯¶ó

21:36 Kalabalik, ‹‹Öldürün onu!›› diye bagirarak onlari izliyordu.

21:37 ¡Û ¹Ù¿ïÀ» µ¥¸®°í ¿µ¹®À¸·Î µé¾î°¡·Á ÇÒ ±× ¶§¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ ÃµºÎÀå´õ·¯ À̸£µÇ ³»°¡ ´ç½Å¿¡°Ô ¸»ÇÒ ¼ö ÀÖ´À´¢ °¡·ÎµÇ ³×°¡ Çï¶ó ¸»À» ¾Æ´À³Ä

21:37 Kaleden içeri girmek üzereyken Pavlus komutana, ‹‹Sana bir sey söyleyebilir miyim?›› dedi. Komutan, ‹‹Grekçe biliyor musun?›› dedi.

21:38 ±×·¯¸é ³×°¡ ÀÌÀü¿¡ ³­À» ÀÏÀ¸ÄÑ »çõÀÇ ÀÚ°´À» °Å´À¸®°í ±¤¾ß·Î °¡´ø ¾Ö±ÁÀÎÀÌ ¾Æ´Ï³Ä

21:38 ‹‹Sen bundan bir süre önce bir ayaklanma baslatip dört bin tedhisçiyi çöle götüren Misirli degil misin?››

21:39 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ³ª´Â À¯´ëÀÎÀ̶ó ¼ÒÀ¾ÀÌ ¾Æ´Ñ ±æ¸®±â¾Æ ´Ù¼Ò ¼ºÀÇ ½Ã¹ÎÀÌ´Ï Ã»ÄÁ´ë ¹é¼º¿¡°Ô ¸»Çϱ⸦ Çã¶ôÇ϶ó ÇÏ´Ï

21:39 Pavlus, ‹‹Ben Kilikyadan Tarsuslu bir Yahudi, hiç de önemsiz olmayan bir kentin vatandasiyim›› dedi. ‹‹Rica ederim, halka birkaç söz söylememe izin ver.››

21:40 õºÎÀåÀÌ Çã¶ôÇÏ°Å´Ã ¹Ù¿ïÀÌ Ãþ´ë À§¿¡ ¼­¼­ ¹é¼º¿¡°Ô ¼ÕÁþÇÏ¿© Å©°Ô Á¾¿ëÈ÷ ÇÑ ÈÄ¿¡ È÷ºê¸® ¹æ¾ðÀ¸·Î ¸»ÇÏ¿© °¡·ÎµÇ

21:40 Komutanin izin vermesi üzerine Pavlus merdivende dikilip eliyle halka bir isaret yapti. Derin bir sessizlik olunca, Ibrani dilinde konusmaya basladi.

 »çµµÇàÀü 22Àå / Elcilerin Isleri

22:1 ºÎÇüµé¾Æ ³»°¡ Áö±Ý ³ÊÈñ ¾Õ¿¡¼­ º¯¸íÇÏ´Â ¸»À» µéÀ¸¶ó ÇÏ´õ¶ó

22:1 ‹‹Kardesler ve babalar, size simdi yapacagim savunmayi dinleyin›› dedi.

22:2 ÀúÈñ°¡ ±× È÷ºê¸® ¹æ¾ðÀ¸·Î ¸»ÇÔÀ» µè°í ´õ¿í Á¾¿ëÇÑÁö¶ó ÀÌ¾î °¡·ÎµÇ

22:3 ³ª´Â À¯´ëÀÎÀ¸·Î ±æ¸®±â¾Æ ´Ù¼Ò¿¡¼­ ³µ°í ÀÌ ¼º¿¡¼­ ÀÚ¶ó °¡¸»¸®¿¤ÀÇ ¹®ÇÏ¿¡¼­ ¿ì¸® Á¶»óµéÀÇ À²¹ýÀÇ ¾öÇÑ ±³ÈÆÀ» ¹Þ¾Ò°í ¿À´Ã ³ÊÈñ ¸ðµç »ç¶÷ó·³ Çϳª´Ô²² ´ëÇÏ¿© ¿­½ÉÇÏ´Â ÀÚ¶ó

22:2 Pavlusun kendilerine Ibrani dilinde seslendigini duyduklarinda daha derin bir sessizlik oldu. Pavlus söyle devam etti: ‹‹Ben Yahudiyim. Kilikyanin Tarsus Kentinde dogdum ve burada, Yerusalimde Gamalielin dizinin dibinde büyüdüm. Atalarimizin yasasiyla ilgili siki bir egitimden geçtim. Bugün hepinizin yaptigi gibi, ben de Tanri için gayretle çalisan biriydim.

22:4 ³»°¡ ÀÌ µµ¸¦ Ç̹ÚÇÏ¿© »ç¶÷À» Á×À̱â±îÁö ÇÏ°í ³²³à¸¦ °á¹ÚÇÏ¿© ¿Á¿¡ ³Ñ°å³ë´Ï

22:4 Isanin yolundan gidenlere öldüresiye zulmeder, kadin erkek demeden onlari baglayip hapse atardim.

22:5 ÀÌ¿¡ ´ëÁ¦»çÀå°ú ¸ðµç Àå·ÎµéÀÌ ³» ÁõÀÎÀ̶ó ¶Ç ³»°¡ ÀúÈñ¿¡°Ô¼­ ´Ù¸Þ¼½ ÇüÁ¦µé¿¡°Ô °¡´Â °ø¹®À» ¹Þ¾Æ °¡Áö°í °Å±â ÀÖ´Â Àڵ鵵 °á¹ÚÇÏ¿© ¿¹·ç»ì·½À¸·Î ²ø¾î´Ù°¡ Çü¹ú ¹Þ°Ô ÇÏ·Á°í °¡´õ´Ï

22:5 Baskâhin ile bütün kurul üyeleri söylediklerimi dogrulayabilirler. Onlardan Yahudi kardeslere yazilmis mektuplar alarak Sama dogru yola çikmistim. Amacim, oradaki Isa inanlilarini da cezalandirmak üzere baglayip Yerusalime getirmekti.

22:6 °¡´Âµ¥ ´Ù¸Þ¼½¿¡ °¡±î¿ÔÀ» ¶§¿¡ ¿ÀÁ¤Âë µÇ¾î Ȧ¿¬È÷ Çϴ÷μ­ Å« ºûÀÌ ³ª¸¦ µÑ·¯ ºñÃë¸Å

22:6 ‹‹Ben ögleye dogru yol alip Sama yaklasirken, birdenbire gökten parlak bir isik çevremi aydinlatti.

22:7 ³»°¡ ¶¥¿¡ ¾þµå·¯Á® µéÀ¸´Ï ¼Ò¸® ÀÖ¾î °¡·ÎµÇ »ç¿ï¾Æ »ç¿ï¾Æ ³×°¡ ¿Ö ³ª¸¦ Ç̹ÚÇÏ´À³Ä ÇϽðŴÃ

22:7 Yere yikildim. Bir sesin bana, ‹Saul, Saul! Neden bana zulmediyorsun?› dedigini isittim.

22:8 ³»°¡ ´ë´äÇ쵂 ÁÖ¿© ´µ½Ã´ÏÀ̱î ÇÏ´Ï °¡¶ó»ç´ë ³ª´Â ³×°¡ Ç̹ÚÇÏ´Â ³ª»ç·¿ ¿¹¼ö¶ó ÇϽôõ¶ó

22:8 ‹‹ ‹Ey Efendim, sen kimsin?› diye sordum. ‹‹Ses bana, ‹Ben senin zulmettigin Nasirali Isayim› dedi.

22:9 ³ª¿Í ÇÔ²² ÀÖ´Â »ç¶÷µéÀÌ ºûÀº º¸¸é¼­µµ ³ª´õ·¯ ¸»ÇϽô ÀÌÀÇ ¼Ò¸®´Â µèÁö ¸øÇÏ´õ¶ó

22:9 Yanimdakiler isigi gördülerse de, benimle konusanin söylediklerini anlamadilar.

22:10 ³»°¡ °¡·ÎµÇ ÁÖ¿© ¹«¾ùÀ» Çϸ®À̱î ÁÖ²²¼­ °¡¶ó»ç´ë ÀϾ ´Ù¸Þ¼½À¸·Î µé¾î°¡¶ó Á¤ÇÑ ¹Ù ³ÊÀÇ ¸ðµç ÇàÇÒ °ÍÀ» °Å±â¼­ ´©°¡ À̸£¸®¶ó ÇϽðŴÃ

22:10 ‹‹ ‹Rab, ne yapmaliyim?› diye sordum. ‹‹Rab bana, ‹Kalk, Sama git› dedi, ‹Yapmani tasarladigim her sey orada sana bildirilecek.›

22:11 ³ª´Â ±× ºûÀÇ ±¤Ã¤¸¦ ÀÎÇÏ¿© º¼ ¼ö ¾ø°Ô µÇ¾úÀ¸¹Ç·Î ³ª¿Í ÇÔ²² ÀÖ´Â »ç¶÷µéÀÇ ¼Õ¿¡ ²ø·Á ´Ù¸Þ¼½¿¡ µé¾î°¬³ë¶ó

22:11 Parlayan isigin görkeminden gözlerim görmez oldugundan, yanimdakiler elimden tutup beni Sama götürdüler.

22:12 À²¹ý¿¡ ÀÇÇÏ¸é °æ°ÇÇÑ »ç¶÷À¸·Î °Å±â »ç´Â ¸ðµç À¯´ëÀε鿡°Ô ĪÂùÀ» µè´Â ¾Æ³ª´Ï¾Æ¶ó ÇÏ´Â ÀÌ°¡

22:13 ³»°Ô ¿Í °ç¿¡ ¼­¼­ ¸»Ç쵂 ÇüÁ¦ »ç¿ï¾Æ ´Ù½Ã º¸¶ó ÇÏ°Å´Ã Áï½Ã ±×¸¦ ÃÄ´Ùº¸¾Ò³ë¶ó

22:12 ‹‹Orada Hananya adinda dindar, Kutsal Yasaya bagli biri vardi. Kentte yasayan bütün Yahudilerin kendisinden övgüyle söz ettigi bu adam gelip yanimda durdu ve, ‹Saul kardes, gözlerin görsün!› dedi. Ve ben o anda onu gördüm.

22:14 ±×°¡ ¶Ç °¡·ÎµÇ ¿ì¸® Á¶»óµéÀÇ Çϳª´ÔÀÌ ³Ê¸¦ ÅÃÇÏ¿© ³Ê·Î ÇÏ¿©±Ý Àڱ⠶æÀ» ¾Ë°Ô ÇϽøç Àú ÀÇÀÎÀ» º¸°Ô ÇÏ½Ã°í ±× ÀÔ¿¡¼­ ³ª¿À´Â À½¼ºÀ» µè°Ô ÇϼÌÀ¸´Ï

22:14 ‹‹Hananya, ‹Atalarimizin Tanrisi, kendisinin istegini bilmen ve Adil Olani görüp Onun agzindan bir ses isitmen için seni seçmistir› dedi.

22:15 ³×°¡ ±×¸¦ À§ÇÏ¿© ¸ðµç »ç¶÷ ¾Õ¿¡¼­ ³ÊÀÇ º¸°í µéÀº °Í¿¡ ÁõÀÎÀÌ µÇ¸®¶ó

22:15 ‹Görüp isittiklerini bütün insanlara duyurarak Onun tanikligini yapacaksin.

22:16 ÀÌÁ¦´Â ¿Ö ÁÖÀúÇÏ´À´¢ ÀϾ ÁÖÀÇ À̸§À» ºÒ·¯ ¼¼·Ê¸¦ ¹Þ°í ³ÊÀÇ Á˸¦ ¾ÄÀ¸¶ó ÇÏ´õ¶ó

22:16 Haydi, ne bekliyorsun? Kalk, Onun adini anarak vaftiz ol ve günahlarindan arin!›

22:17 ÈÄ¿¡ ³»°¡ ¿¹·ç»ì·½À¸·Î µ¹¾Æ¿Í¼­ ¼ºÀü¿¡¼­ ±âµµÇÒ ¶§¿¡ ºñ¸ù»ç¸ù°£¿¡

22:17 ‹‹Ben Yerusalime döndükten sonra, tapinakta dua ettigim bir sirada, kendimden geçerek Rabbi gördüm. Bana, ‹Çabuk ol› dedi, ‹Yerusalimden hemen ayril. Çünkü benimle ilgili tanikligini kabul etmeyecekler.›

22:18 º¸¸Å ÁÖ²²¼­ ³»°Ô ¸»¾¸ÇÏ½ÃµÇ ¼ÓÈ÷ ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ ³ª°¡¶ó ÀúÈñ´Â ³×°¡ ³»°Ô ´ëÇÏ¿© Áõ°ÅÇÏ´Â ¸»À» µèÁö ¾Æ´ÏÇϸ®¶ó ÇϽðŴÃ

22:19 ‹‹ ‹Ya Rab› dedim, ‹Benim havradan havraya giderek sana inananlari tutuklayip dövdügümü biliyorlar.

22:19 ³»°¡ ¸»Çϱ⸦ ÁÖ¿© ³»°¡ ÁÖ ¹Ï´Â »ç¶÷µéÀ» °¡µÎ°í ¶Ç °¢ ȸ´ç¿¡¼­ ¶§¸®°í

22:20 ¶Ç ÁÖÀÇ ÁõÀÎ ½ºµ¥¹ÝÀÇ ÇǸ¦ È긱 Àû¿¡ ³»°¡ °ç¿¡ ¼­¼­ Âù¼ºÇÏ°í ±× Á×ÀÌ´Â »ç¶÷µéÀÇ ¿ÊÀ» ÁöŲ ÁÙ ÀúÈñµµ ¾Æ³ªÀÌ´Ù

22:20 Üstelik sana taniklik eden Istefanosun kani döküldügü zaman, ben de oradaydim. Onu öldürenlerin kaftanlarina bekçilik ederek yapilanlari onayladim.›

22:21 ³ª´õ·¯ ¶Ç À̸£½ÃµÇ ¶°³ª°¡¶ó ³»°¡ ³Ê¸¦ ¸Ö¸® À̹æÀο¡°Ô·Î º¸³»¸®¶ó Çϼ̴À´Ï¶ó

22:21 ‹‹Rab bana, ‹Git› dedi, ‹Seni uzaktaki uluslara gönderecegim.› ››

22:22 ÀÌ ¸»ÇÏ´Â °Í±îÁö ÀúÈñ°¡ µè´Ù°¡ ¼Ò¸® Áú·¯ °¡·ÎµÇ ÀÌ·¯ÇÑ ³ðÀº ¼¼»ó¿¡¼­ ¾øÀÌ ÇÏÀÚ »ì·Á µÑ ÀÚ°¡ ¾Æ´Ï¶ó ÇÏ¿©

22:22 Pavlusu buraya kadar dinleyenler, bu söz üzerine, ‹‹Böylesini yeryüzünden temizlemeli, yasamasi uygun degil!›› diye seslerini yükselttiler.

22:23 ¶°µé¸ç ¿ÊÀ» ¹þ¾î ´øÁö°í Ƽ²øÀ» °øÁß¿¡ ³¯¸®´Ï

22:24 õºÎÀåÀÌ ¹Ù¿ïÀ» ¿µ¹® ¾ÈÀ¸·Î µ¥·Á°¡¶ó ¸íÇÏ°í ÀúÈñ°¡ ¹«½¼ ÀÏ·Î ±×¸¦ ´ëÇÏ¿© ¶°µå³ª ¾Ë°íÀÚ ÇÏ¿© äÂïÁúÇÏ¸ç ½Å¹®Ç϶ó ÇÑ ´ë

22:23 Onlar böyle bagirir, üstlüklerini sallayip havaya toz savururken komutan, Pavlusun kalenin içine götürülmesini buyurdu. Halkin neden Pavlusun aleyhine böyle bagirdigini ögrenmek için onun kamçilanarak sorguya çekilmesini istedi.

22:25 °¡Á× ÁÙ·Î ¹Ù¿ïÀ» ¸Å´Ï ¹Ù¿ïÀÌ °ç¿¡ ¼¹´Â ¹éºÎÀå´õ·¯ À̸£µÇ ³ÊÈñ°¡ ·Î¸¶ »ç¶÷ µÈ ÀÚ¸¦ Á˵µ Á¤Ä¡ ¾Æ´ÏÇÏ°í äÂïÁúÇÒ ¼ö ÀÖ´À³Ä ÇÏ´Ï

22:25 Kendisini sirimlarla baglayip kollarini geriyorlardi ki, Pavlus orada duran yüzbasiya, ‹‹Mahkemesi yapilmamis bir Roma vatandasini kamçilamaniz yasaya uygun mudur?›› dedi.

22:26 ¹éºÎÀåÀÌ µè°í °¡¼­ õºÎÀå¿¡°Ô ÀüÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ¾îÂîÇÏ·Á ÇÏ´À´¢ ÀÌ´Â ·Î¸¶ »ç¶÷À̶ó ÇÏ´Ï

22:26 Yüzbasi bunu duyunca gidip komutana haber verdi. ‹‹Ne yapiyorsun?›› dedi. ‹‹Bu adam Roma vatandasiymis.››

22:27 õºÎÀåÀÌ ¿Í¼­ ¹Ù¿ï¿¡°Ô ¸»Ç쵂 ³×°¡ ·Î¸¶ »ç¶÷ÀÌ³Ä ³»°Ô ¸»ÇÏ¶ó °¡·ÎµÇ ±×·¯ÇÏ´Ù

22:27 Komutan Pavlusun yanina geldi, ‹‹Söyle bakayim, sen Romali misin?›› diye sordu. Pavlus da, ‹‹Evet›› dedi.

22:28 õºÎÀåÀÌ ´ë´äÇ쵂 ³ª´Â µ·À» ¸¹ÀÌ µé¿© ÀÌ ½Ã¹Î±ÇÀ» ¾ò¾ú³ë¶ó ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ³ª´Â ³ª¸é¼­ºÎÅͷζó ÇÏ´Ï

22:28 Komutan, ‹‹Ben bu vatandasligi yüklü bir para ödeyerek elde ettim›› diye karsilik verdi. Pavlus, ‹‹Ben ise dogustan Roma vatandasiyim›› dedi.

22:29 ½Å¹®ÇÏ·Á´ø »ç¶÷µéÀÌ °ð ±×¿¡°Ô¼­ ¹°·¯°¡°í õºÎÀåµµ ±×°¡ ·Î¸¶ »ç¶÷ÀÎ ÁÙ ¾Ë°í ¶Ç´Â ±× °á¹ÚÇÑ °ÍÀ» ÀÎÇÏ¿© µÎ·Á¿öÇϴ϶ó

22:29 Onu sorguya çekecek olanlar hemen yanindan çekilip gittiler. Kendisini baglatan komutan da, onun Roma vatandasi oldugunu anlayinca korktu.

22:30 ¡Û ÀÌƱ³¯ õºÎÀåÀÌ ¹«½¼ ÀÏ·Î À¯´ëÀεéÀÌ ±×¸¦ ¼Û»çÇÏ´ÂÁö ½Ç»óÀ» ¾Ë°íÀÚ ÇÏ¿© ±× °á¹ÚÀ» Ç®°í ¸íÇÏ¿© Á¦»çÀåµé°ú ¿Â °øȸ¸¦ ¸ðÀ¸°í ¹Ù¿ïÀ» µ¥¸®°í ³»·Á°¡¼­ ÀúÈñ ¾Õ¿¡ ¼¼¿ì´Ï¶ó

22:30 Komutan ertesi gün, Yahudiler'in Pavlus'u tam olarak neyle suçladiklarini ögrenmek için onu hapisten getirtti, baskâhinlerle bütün Yüksek Kurul'un toplanmasi için buyruk verdi ve onu asagi indirip Kurul'un önüne çikardi.

 »çµµÇàÀü 23Àå / Elcilerin Isleri

23:1 ¹Ù¿ïÀÌ °øȸ¸¦ ÁÖ¸ñÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ¿©·¯ºÐ ÇüÁ¦µé¾Æ ¿À´Ã³¯±îÁö ³»°¡ ¹ü»ç¿¡ ¾ç½ÉÀ» µû¶ó Çϳª´ÔÀ» ¼¶°å³ë¶ó ÇÏ°Å´Ã

23:1 Yüksek Kurulu dikkatle süzen Pavlus, ‹‹Kardesler›› dedi, ‹‹Ben bugüne dek Tanrinin önünde tertemiz bir vicdanla yasadim.››

23:2 ´ëÁ¦»çÀå ¾Æ³ª´Ï¾Æ°¡ ¹Ù¿ï °ç¿¡ ¼¹´Â »ç¶÷µé¿¡°Ô ±× ÀÔÀ» Ä¡¶ó ¸íÇÏ´Ï

23:2 Baskâhin Hananya, Pavlusun yaninda duranlara onun agzina vurmalari için buyruk verdi.

23:3 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ȸĥÇÑ ´ãÀÌ¿© Çϳª´ÔÀÌ ³Ê¸¦ Ä¡½Ã¸®·Î´Ù ³×°¡ ³ª¸¦ À²¹ý´ë·Î ÆÇ´ÜÇÑ´Ù°í ¾É¾Æ¼­ À²¹ýÀ» ¾î±â°í ³ª¸¦ Ä¡¶ó ÇÏ´À³Ä ÇÏ´Ï

23:3 Bunun üzerine Pavlus ona, ‹‹Seni badanali duvar, Tanri sana vuracaktir!›› dedi. ‹‹Hem oturmus Kutsal Yasaya göre beni yargiliyorsun, hem de Yasayi çigneyerek beni dövdürüyorsun.››

23:4 °ç¿¡ ¼± »ç¶÷µéÀÌ ¸»Ç쵂 Çϳª´ÔÀÇ ´ëÁ¦»çÀåÀ» ³×°¡ ¿åÇÏ´À³Ä

23:4 Çevrede duranlar, ‹‹Tanrinin baskâhinine hakaret mi ediyorsun?›› dediler.

23:5 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ÇüÁ¦µé¾Æ ³ª´Â ±×°¡ ´ëÁ¦»çÀåÀÎ ÁÙ ¾ËÁö ¸øÇÏ¿´³ë¶ó ±â·ÏÇÏ¿´À¸µÇ ³ÊÀÇ ¹é¼ºÀÇ °ü¿øÀ» ºñ¹æÄ¡ ¸»¶ó ÇÏ¿´´À´Ï¶ó ÇÏ´õ¶ó

23:5 Pavlus, ‹‹Kardesler, baskâhin oldugunu bilmiyordum›› dedi. ‹‹Nitekim, ‹Halkini yönetenleri kötüleme› diye yazilmistir.››

23:6 ¹Ù¿ïÀÌ ±× ÇÑ ºÎºÐÀº »çµÎ°³ÀÎÀÌ¿ä ÇÑ ºÎºÐÀº ¹Ù¸®»õÀÎÀÎ ÁÙ ¾Ë°í °øȸ¿¡¼­ ¿ÜÃÄ °¡·ÎµÇ ¿©·¯ºÐ ÇüÁ¦µé¾Æ ³ª´Â ¹Ù¸®»õÀÎÀÌ¿ä ¶Ç ¹Ù¸®»õÀÎÀÇ ¾ÆµéÀ̶ó Á×Àº ÀÚÀÇ ¼Ò¸Á °ð ºÎÈ°À» ÀÎÇÏ¿© ³»°¡ ½É¹®À» ¹Þ³ë¶ó

23:6 Oradakilerden bir bölümünün Saduki, öbürlerinin de Ferisi mezhebinden oldugunu anlayan Pavlus, Yüksek Kurula söyle seslendi: ‹‹Kardesler, ben özbeöz Ferisiyim. Ölülerin dirilecegi umudunu besledigim için yargilanmaktayim.››

23:7 ±× ¸»À» ÇÑÁï ¹Ù¸®»õÀΰú »çµÎ°³ÀÎ »çÀÌ¿¡ ´ÙÅùÀÌ »ý°Ü ¹«¸®°¡ ³ª´©ÀÌ´Ï

23:7 Pavlusun bu sözü üzerine Ferisilerle Sadukiler çekismeye basladilar, Kurul ikiye bölündü.

23:8 ÀÌ´Â »çµÎ°³ÀÎÀº ºÎÈ°µµ ¾ø°í õ»çµµ ¾ø°í ¿µµµ ¾ø´Ù ÇÏ°í ¹Ù¸®»õÀÎÀº ´Ù ÀÖ´Ù ÇÔÀ̶ó

23:8 Sadukiler, ölümden dirilis, melek ve ruh yoktur derler; Ferisiler ise bunlarin hepsine inanirlar.

23:9 Å©°Ô ÈÍÈ­°¡ ÀϾ»õ ¹Ù¸®»õÀÎ Æí¿¡¼­ ¸î ¼­±â°üÀÌ ÀϾ ´ÙÅõ¾î °¡·ÎµÇ ¿ì¸®°¡ ÀÌ »ç¶÷À» º¸¸Å ¾ÇÇÑ °ÍÀÌ ¾øµµ´Ù Ȥ ¿µÀ̳ª Ȥ õ»ç°¡ Àú´õ·¯ ¸»ÇÏ¿´À¸¸é ¾îÂî ÇÏ°Ú´À´¢ ÇÏ¿©

23:9 Kurulda büyük bir kargasalik çikti. Ferisi mezhebinden bazi din bilginleri kalkip atesli bir sekilde, ‹‹Bu adamda hiçbir suç görmüyoruz›› diye bagirdilar. ‹‹Bir ruh ya da bir melek kendisiyle konusmussa, ne olmus?››

23:10 Å« ºÐÀïÀÌ »ý±â´Ï õºÎÀåÀÌ ¹Ù¿ïÀÌ ÀúÈñ¿¡°Ô Âõ°ÜÁú±î ÇÏ¿© ±º»ç¸¦ ¸íÇÏ¿© ³»·Á°¡ ¹«¸® °¡¿îµ¥¼­ »©¾Ñ¾Æ °¡Áö°í ¿µ¹®À¸·Î µé¾î°¡¶ó Çϴ϶ó

23:10 Çekisme öyle siddetlendi ki komutan, Pavlusu parçalayacaklar diye korktu. Askerlerin asagi inip onu zorla aralarindan alarak kaleye götürmelerini buyurdu.

23:11 ¡Û ±×³¯ ¹ã¿¡ ÁÖ²²¼­ ¹Ù¿ï °ç¿¡ ¼­¼­ À̸£½ÃµÇ ´ã´ëÇ϶ó ³×°¡ ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ ³ªÀÇ ÀÏÀ» Áõ°ÅÇÑ °Í °°ÀÌ ·Î¸¶¿¡¼­µµ Áõ°ÅÇÏ¿©¾ß Çϸ®¶ó ÇϽô϶ó

23:11 O gece Rab Pavlusa görünüp, ‹‹Cesur ol›› dedi, ‹‹Yerusalimde benimle ilgili nasil taniklik ettinse, Romada da öyle taniklik etmen gerekir.››

23:12 ¡Û ³¯ÀÌ »õ¸Å À¯´ëÀεéÀÌ ´çÀ» Áö¾î ¸Í¼¼Ç쵂 ¹Ù¿ïÀ» Á×À̱â Àü¿¡´Â ¸ÔÁöµµ ¾Æ´ÏÇÏ°í ¸¶½ÃÁöµµ ¾Æ´ÏÇÏ°Ú´Ù ÇÏ°í

23:12 Ertesi sabah Yahudiler aralarinda gizli bir anlasma yaptilar. ‹‹Pavlusu öldürmeden bir sey yiyip içersek, bize lanet olsun!›› diye ant içtiler.

23:13 ÀÌ°°ÀÌ µ¿¸ÍÇÑ ÀÚ°¡ »ç½Ê¿© ¸íÀÌ´õ¶ó

23:13 Bu anlasmaya katilanlarin sayisi kirki asiyordu.

23:14 ´ëÁ¦»çÀåµé°ú Àå·Îµé¿¡°Ô °¡¼­ ¸»Ç쵂 ¿ì¸®°¡ ¹Ù¿ïÀ» Á×À̱â Àü¿¡´Â ¾Æ¹« °Íµµ ¸ÔÁö ¾Ê±â·Î ±»°Ô ¸Í¼¼ÇÏ¿´À¸´Ï

23:14 Bunlar baskâhinlerle ileri gelenlerin yanina gidip söyle dediler: ‹‹Biz, ‹Pavlusu öldürmeden agzimiza bir sey koyarsak, bize lanet olsun!› diye ant içtik.

23:15 ÀÌÁ¦ ³ÊÈñ´Â ±×ÀÇ »ç½ÇÀ» ´õ ÀÚ¼¼È÷ ¾Ë¾Æº¼ ¾çÀ¸·Î °øȸ¿Í ÇÔ²² õºÎÀå¿¡°Ô ûÇÏ¿© ¹Ù¿ïÀ» ³ÊÈñ¿¡°Ô·Î µ¥¸®°í ³»·Á¿À°Ô Ç϶ó ¿ì¸®´Â ±×°¡ °¡±îÀÌ ¿À±â Àü¿¡ Á×À̱â·Î ÁغñÇÏ¿´³ë¶ó ÇÏ´õ´Ï

23:15 Simdi siz Yüksek Kurulla birlikte, Pavlusa iliskin durumu daha ayrintili bir sekilde arastiracakmis gibi, komutanin onu size getirmesini rica edin. Biz de, Pavlus daha Kurula gelmeden onu öldürmeye hazir olacagiz.››

23:16 ¹Ù¿ïÀÇ »ýÁúÀÌ ±×µéÀÌ ¸Åº¹ÇÏ¿© ÀÖ´Ù ÇÔÀ» µè°í ¿Í¼­ ¿µ¹®¿¡ µé¾î°¡ ¹Ù¿ï¿¡°Ô °íÇÑÁö¶ó

23:16 Ne var ki, Pavlusun kizkardesinin oglu onlarin pusu kurdugunu duydu. Varip kaleye girdi ve haberi Pavlusa iletti.

23:17 ¹Ù¿ïÀÌ ÇÑ ¹éºÎÀåÀ» ûÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ÀÌ Ã»³âÀ» õºÎÀå¿¡°Ô·Î ÀεµÇ϶ó ±×¿¡°Ô ¹«½¼ ÇÒ ¸»ÀÌ ÀÖ´Ù ÇÏ´Ï

23:17 Yüzbasilardan birini yanina çagiran Pavlus, ‹‹Bu genci komutana götür, kendisine iletecegi bir haber var›› dedi.

23:18 õºÎÀå¿¡°Ô·Î µ¥¸®°í °¡¼­ °¡·ÎµÇ Á˼ö ¹Ù¿ïÀÌ ³ª¸¦ ºÒ·¯ ÀÌ Ã»³âÀÌ ´ç½Å²² ÇÒ ¸»ÀÌ ÀÖ´Ù ÇÏ¿© µ¥¸®°í °¡±â¸¦ ûÇÏ´õÀÌ´Ù ÇϸÅ

23:18 Yüzbasi, genci alip komutana götürdü. ‹‹Tutuklu Pavlus beni çagirip bu genci sana getirmemi rica etti. Sana bir söyleyecegi varmis›› dedi.

23:19 õºÎÀåÀÌ ±× ¼ÕÀ» Àâ°í ¹°·¯°¡¼­ Á¾¿ëÈ÷ ¹¯µÇ ³»°Ô ÇÒ ¸»ÀÌ ¹«¾ùÀ̳Ä

23:19 Komutan, genci elinden tutup bir yana çekti. ‹‹Bana bildirmek istedigin nedir?›› diye sordu.

23:20 ´ë´äÇ쵂 À¯´ëÀεéÀÌ °ø¸ðÇϱ⸦ ÀúÈñµéÀÌ ¹Ù¿ï¿¡ ´ëÇÏ¿© ´õ ÀÚ¼¼ÇÑ °ÍÀ» ¹¯±â À§ÇÔÀ̶ó ÇÏ°í ³»ÀÏ ±×¸¦ µ¥¸®°í °øȸ·Î ³»·Á¿À±â¸¦ ´ç½Å²² ûÇÏÀÚ ÇÏ¿´À¸´Ï

23:20 ‹‹Yahudiler sözbirligi ettiler›› dedi, ‹‹Pavlusla ilgili durumu daha ayrintili bir sekilde arastirmak istiyorlarmis gibi, yarin onu Yüksek Kurula götürmeni rica edecekler.

23:21 ´ç½ÅÀº ÀúÈñ ûÇÔÀ» ÁÀÁö ¸¶¿É¼Ò¼­ ÀúÈñ Áß¿¡¼­ ¹Ù¿ïÀ» Á×À̱â Àü¿¡´Â ¸ÔÁöµµ ¾Ê°í ¸¶½ÃÁöµµ ¾Ê±â·Î ¸Í¼¼ÇÑ ÀÚ »ç½Ê¿© ¸íÀÌ ±×¸¦ Á×ÀÌ·Á°í ¼û¾î¼­ Áö±Ý ´Ù ÁغñÇÏ°í ´ç½ÅÀÇ Çã¶ô¸¸ ±â´Ù¸®³ªÀÌ´Ù ÇϸÅ

23:21 Ama sen onlara kanma! Aralarindan kirktan fazla kisi ona pusu kurmus bekliyor. ‹Onu ortadan kaldirmadan bir sey yiyip içersek, bize lanet olsun!› diye ant içtiler. Simdi hazirlar, senden olumlu bir yanit gelmesini bekliyorlar.››

23:22 ÀÌ¿¡ õºÎÀåÀÌ Ã»³âÀ» º¸³»¸ç °æ°èÇ쵂 ÀÌ ÀÏÀ» ³»°Ô °íÇÏ¿´´Ù°í ¾Æ¹«¿¡°Ôµµ À̸£Áö ¸»¶ó ÇÏ°í

23:22 Komutan, ‹‹Bunlari bana açikladigini hiç kimseye söyleme›› diye uyardiktan sonra genci saliverdi.

23:23 ¹éºÎÀå µÑÀ» ºÒ·¯ À̸£µÇ ¹ã Á¦ »ï ½Ã¿¡ °¡À̻緪±îÁö °¥ º¸º´ ÀÌ¹é ¸í°ú ¸¶º´ Ä¥½Ê ¸í°ú ⱺ ÀÌ¹é ¸íÀ» ÁغñÇ϶ó ÇÏ°í

23:23 Komutan, yüzbasilardan ikisini yanina çagirip söyle dedi: ‹‹Aksam saat dokuzda Sezariyeye hareket etmek üzere iki yüz piyade, yetmis atli ve iki yüz mizrakli hazirlayin.

23:24 ¶Ç ¹Ù¿ïÀ» Å¿ö Ãѵ¶ º§¸¯½º¿¡°Ô·Î ¹«»çÈ÷ º¸³»±â À§ÇÏ¿© Áü½ÂÀ» ÁغñÇ϶ó ¸íÇϸç

23:24 Ayrica Pavlusu bindirip Vali Feliksin yanina sag salim ulastirmak için hayvan saglayin.››

23:25 ¶Ç ÀÌ ¾Æ·¡¿Í °°ÀÌ ÆíÁöÇÏ´Ï ÀÏ·¶À¸µÇ

23:26 ±Û¶ó¿ìµð¿À ·ç½Ã¾Æ´Â Ãѵ¶ º§¸¯½º °¢ÇÏ¿¡°Ô ¹®¾ÈÇϳëÀÌ´Ù

23:25 Sonra söyle bir mektup yazdi: ‹‹Klavdius Lisiastan, Sayin Vali Felikse selam.

23:27 ÀÌ »ç¶÷ÀÌ À¯´ëÀε鿡°Ô ÀâÇô Á×°Ô µÈ °ÍÀ» ³»°¡ ·Î¸¶ »ç¶÷ÀÎ ÁÙ µé¾î ¾Ë°í ±º»ç¸¦ °Å´À¸®°í °¡¼­ ±¸¿øÇÏ¿©´Ù°¡

23:27 Bu adami Yahudiler yakalamis öldürmek üzereydiler. Ne var ki, kendisinin Roma vatandasi oldugunu ögrenince askerlerle yetisip onu kurtardim.

23:28 À¯´ëÀεéÀÌ ¹«½¼ ÀÏ·Î ±×¸¦ ¼Û»çÇÏ´ÂÁö ¾Ë°íÀÚ ÇÏ¿© ÀúÈñ °øȸ·Î µ¥¸®°í ³»·Á°¬´õ´Ï

23:28 Kendisini neyle suçladiklarini bilmek istedigim için onu Yahudilerin Yüksek Kurulunun önüne çikarttim.

23:29 ¼Û»çÇÏ´Â °ÍÀÌ ÀúÈñ À²¹ý ¹®Á¦¿¡ °üÇÑ °Í»ÓÀÌ¿ä ÇÑ °¡Áöµµ Á×À̰ųª °á¹ÚÇÒ »ç°ÇÀÌ ¾øÀ½À» ¹ß°ßÇÏ¿´³ªÀÌ´Ù

23:29 Suçlamanin, Yahudilerin yasasina iliskin bazi sorunlarla ilgili oldugunu ögrendim. Ölüm ya da hapis cezasini gerektiren herhangi bir suçlama yoktu.

23:30 ±×·¯³ª ÀÌ »ç¶÷À» ÇØÇÏ·Á´Â °£°è°¡ ÀÖ´Ù°í ´©°¡ ³»°Ô ¾Ë°Ô Çϱâ·Î °ð ´ç½Å²²·Î º¸³»¸ç ¶Ç ¼Û»çÇÏ´Â »ç¶÷µéµµ ´ç½Å ¾Õ¿¡¼­ ±×¸¦ ´ëÇÏ¿© ¸»Ç϶ó ÇÏ¿´³ªÀÌ´Ù ÇÏ¿´´õ¶ó

23:30 Bana bu adama karsi bir tuzak kuruldugu bildirilince onu hemen sana gönderdim. Onu suçlayanlara da kendisiyle ilgili sikâyetlerini sana bildirmelerini buyurdum.››

23:31 ¡Û º¸º´ÀÌ ¸íÀ» ¹ÞÀº ´ë·Î ¹ã¿¡ ¹Ù¿ïÀ» µ¥¸®°í ¾Èµð¹Ùµå¸®¿¡ À̸£·¯

23:31 Askerler, kendilerine verilen buyruk uyarinca Pavlusu alip geceleyin Antipatrise götürdüler.

23:32 ÀÌƱ³¯ ¸¶º´À¸·Î ¹Ù¿ïÀ» È£¼ÛÇÏ°Ô ÇÏ°í ¿µ¹®À¸·Î µ¹¾Æ°¡´Ï¶ó

23:32 Ertesi gün, atlilari Pavlusla birlikte yola devam etmek üzere birakarak kaleye döndüler.

23:33 ÀúÈñ°¡ °¡À̻緪¿¡ µé¾î°¡¼­ ÆíÁö¸¦ Ãѵ¶¿¡°Ô µå¸®°í ¹Ù¿ïÀ» ±× ¾Õ¿¡ ¼¼¿ì´Ï

23:33 Atlilar Sezariyeye varinca mektubu valiye verip Pavlusu teslim ettiler.

23:34 Ãѵ¶ÀÌ ÀÐ°í ¹Ù¿ï´õ·¯ ¾î´À ¿µÁö »ç¶÷ÀÌ³Ä ¹°¾î ±æ¸®±â¾Æ »ç¶÷ÀÎ ÁÙ ¾Ë°í

23:35 °¡·ÎµÇ ³Ê¸¦ ¼Û»çÇÏ´Â »ç¶÷µéÀÌ ¿À°Åµç ³× ¸»À» µéÀ¸¸®¶ó ÇÏ°í Çì·Ô ±Ã¿¡ ±×¸¦ ÁöÅ°¶ó ¸íÇϴ϶ó

23:34 Vali mektubu okuduktan sonra Pavlus'un hangi ilden oldugunu sordu. Kilikyali oldugunu ögrenince, ‹‹Seni suçlayanlar da gelsin, o zaman seni dinlerim›› dedi. Sonra Pavlus'un, Hirodes'in sarayinda gözaltinda tutulmasi için buyruk verdi.

 »çµµÇàÀü 24Àå / Elcilerin Isleri

24:1 ´å»õ ÈÄ¿¡ ´ëÁ¦»çÀå ¾Æ³ª´Ï¾Æ°¡ ¾î¶² Àå·Îµé°ú ÇÑ º¯»ç ´õµÑ·Î¿Í ÇÔ²² ³»·Á¿Í¼­ Ãѵ¶ ¾Õ¿¡¼­ ¹Ù¿ïÀ» °í¼ÒÇϴ϶ó

24:1 Bundan bes gün sonra Baskâhin Hananya, bazi ileri gelenler ve Tertullus adli bir hatip Sezariyeye gelip Pavlusla ilgili sikâyetlerini valiye ilettiler.

24:2 ¹Ù¿ïÀ» ºÎ¸£¸Å ´õµÑ·Î°¡ ¼Û»çÇÏ¿© °¡·ÎµÇ

24:3 º§¸¯½º °¢ÇÏ¿© ¿ì¸®°¡ ´ç½ÅÀ» ÈûÀÔ¾î ÅÂÆòÀ» ´©¸®°í ¶Ç ÀÌ ¹ÎÁ·ÀÌ ´ç½ÅÀÇ ¼±°ßÀ» ÀÎÇÏ¿© ¿©·¯ °¡Áö·Î °³·®µÈ °ÍÀ» ¿ì¸®°¡ ¾î´À ¸ð¾çÀ¸·Î³ª ¾î´À °÷¿¡¼­³ª °¨»ç ¹«ÁöÇϿɳªÀÌ´Ù

24:2 Pavlus çagrilinca Tertullus suçlamalarina basladi. ‹‹Ey erdemli Feliks!›› dedi. ‹‹Senin sayende uzun süredir esenlik içinde yasamaktayiz. Aldigin önlemlerle de bu ulusun yararina olumlu gelismeler kaydedilmistir. Yaptiklarini, her zaman ve her yerde büyük bir sükranla aniyoruz.

24:4 ´ç½ÅÀ» ´õ ±«·Ó°Ô ¾Æ´ÏÇÏ·Á ÇÏ¿© ¿ì¸®°¡ ´ë°­ ¿©Â¥¿É³ª´Ï °ü¿ëÇÏ¿© µéÀ¸½Ã±â¸¦ ¿øÇϳªÀÌ´Ù

24:4 Seni fazla yormak istemiyorum; söyleyecegimiz birkaç sözü hosgörüyle dinlemeni rica ediyorum.

24:5 ¿ì¸®°¡ º¸´Ï ÀÌ »ç¶÷Àº ¿°º´À̶ó õÇÏ¿¡ ÆÛÁø À¯´ëÀÎÀ» ´Ù ¼Ò¿äÄÉ ÇÏ´Â ÀÚ¿ä ³ª»ç·¿ ÀÌ´ÜÀÇ ±«¼ö¶ó

24:5 ‹‹Biz sunu anladik ki, bu adam dünyanin her yaninda bütün Yahudiler arasinda kargasalik çikaran bir fesatçi ve Nasrani tarikatinin elebasilarindan biridir.

24:6 Àú°¡ ¶Ç ¼ºÀüÀ» ´õ·´°Ô ÇÏ·Á ÇϹǷΠ¿ì¸®°¡ Àâ¾Ò»ç¿À´Ï

24:7 ´ç½ÅÀÌ Ä£È÷ ±×¸¦ ½É¹®ÇϽøé

24:8 ¿ì¸®ÀÇ ¼Û»çÇÏ´Â ÀÌ ¸ðµç ÀÏÀ» ¾Æ½Ç ¼ö ÀÖ³ªÀÌ´Ù ÇÏ´Ï

24:6 Tapinagi bile kirletmeye kalkisti. Ama biz onu yakaladik. Onu sorguya çekersen, onunla ilgili bütün suçlamalarimizin dogrulugunu kendisinden ögrenebilirsin.››

24:9 À¯´ëÀε鵵 ÀÌ¿¡ Âü°¡ÇÏ¿© ÀÌ ¸»ÀÌ ¿Ç´Ù ÁÖÀåÇϴ϶ó

24:9 Oradaki Yahudiler de anlatilanlarin dogru oldugunu söyleyerek bu suçlamalara katildilar.

24:10 ¡Û Ãѵ¶ÀÌ ¹Ù¿ï¿¡°Ô ¸Ó¸®·Î Ç¥½ÃÇÏ¿© ¸»Ç϶ó ÇÏ´Ï ±×°¡ ´ë´äÇ쵂 ´ç½ÅÀÌ ¿©·¯ ÇØ ÀüºÎÅÍ ÀÌ ¹ÎÁ·ÀÇ ÀçÆÇÀå µÈ °ÍÀ» ³»°¡ ¾Ë°í ³» »ç°Ç¿¡ ´ëÇÏ¿© ±â»Ú°Ô º¯¸íÇϳªÀÌ´Ù

24:10 Valinin bir isareti üzerine Pavlus söyle karsilik verdi: ‹‹Senin yillardan beri bu ulusa yargiçlik ettigini bildigim için, kendi savunmami sevinçle yapiyorum.

24:11 ´ç½ÅÀÌ ¾Æ½Ç ¼ö ÀÖ´Â ¹Ù¿Í °°ÀÌ ³»°¡ ¿¹·ç»ì·½¿¡ ¿¹¹èÇÏ·¯ ¿Ã¶ó°£ Áö ¿­ ÀÌƲ ¹Û¿¡ ¸øµÇ¾ú°í

24:11 Sen kendin de ögrenebilirsin, tapinmak amaciyla Yerusalime gidisimden bu yana sadece on iki gün geçti.

24:12 ÀúÈñ´Â ³»°¡ ¼ºÀü¿¡¼­ ¾Æ¹«¿Í º¯·ÐÇÏ´Â °ÍÀ̳ª ȸ´ç°ú ¶Ç´Â ¼ºÁß¿¡¼­ ¹«¸®¸¦ ¼Òµ¿ÄÉ ÇÏ´Â °ÍÀ» º¸Áö ¸øÇÏ¿´À¸´Ï

24:12 Beni ne tapinakta, ne havralarda, ne de kentin baska bir yerinde herhangi biriyle tartisirken ya da halki ayaklandirmaya çalisirken görmüslerdir.

24:13 ÀÌÁ¦ ³ª¸¦ ¼Û»çÇÏ´Â ¸ðµç ÀÏ¿¡ ´ëÇÏ¿© ÀúÈñ°¡ ´ÉÈ÷ ´ç½Å ¾Õ¿¡ ³»¼¼¿ï °ÍÀÌ ¾ø³ªÀÌ´Ù

24:13 Su anda bana yönelttikleri suçlamalari da sana kanitlayamazlar.

24:14 ±×·¯³ª ÀÌ°ÍÀ» ´ç½Å²² °í¹éÇϸ®ÀÌ´Ù ³ª´Â ÀúÈñ°¡ ÀÌ´ÜÀ̶ó ÇÏ´Â µµ¸¦ ÁÀ¾Æ Á¶»óÀÇ Çϳª´ÔÀ» ¼¶±â°í À²¹ý°ú ¹× ¼±ÁöÀÚµéÀÇ ±Û¿¡ ±â·ÏµÈ °ÍÀ» ´Ù ¹ÏÀ¸¸ç

24:14 Bununla birlikte, sana sunu itiraf edeyim ki, kendilerinin tarikat dedikleri Yolun bir izleyicisi olarak atalarimizin Tanrisina kulluk ediyorum. Kutsal Yasada ve peygamberlerin kitaplarinda yazili her seye inaniyorum.

24:15 ÀúÈñÀÇ ±â´Ù¸®´Â ¹Ù Çϳª´Ô²² ÇâÇÑ ¼Ò¸ÁÀ» ³ªµµ °¡Á³À¸´Ï °ð ÀÇÀΰú ¾ÇÀÎÀÇ ºÎÈ°ÀÌ ÀÖÀ¸¸®¶ó ÇÔÀ̶ó

24:15 Ayni bu adamlarin kabul ettigi gibi, hem dogru kisilerin hem dogru olmayanlarin ölümden dirilecegine dair Tanriya umut bagladim.

24:16 ÀÌ°ÍÀ» ÀÎÇÏ¿© ³ªµµ Çϳª´Ô°ú »ç¶÷À» ´ëÇÏ¿© Ç×»ó ¾ç½É¿¡ °Å¸®³¦ÀÌ ¾ø±â¸¦ Èû¾²³ë¶ó

24:16 Bu nedenle ben gerek Tanri, gerek insanlar önünde vicdanimi temiz tutmaya her zaman özen gösteriyorum.

24:17 ¿©·¯ ÇØ ¸¸¿¡ ³»°¡ ³» ¹ÎÁ·À» ±¸Á¦ÇÒ °Í°ú Á¦¹°À» °¡Áö°í ¿Í¼­

24:17 ‹‹Uzun yillar sonra, ulusuma bagislar getirmek ve adaklar sunmak için Yerusalime geldim.

24:18 µå¸®´Â Áß¿¡ ³»°¡ °á·Ê¸¦ ÇàÇÏ¿´°í ¸ðÀÓµµ ¾ø°í ¼Òµ¿µµ ¾øÀÌ ¼ºÀü¿¡ ÀÖ´Â °ÍÀ» ÀúÈñ°¡ º¸¾Ò³ªÀÌ´Ù ±×·¯³ª ¾Æ½Ã¾Æ·ÎºÎÅÍ ¿Â ¾î¶² À¯´ëÀεéÀÌ ÀÖ¾úÀ¸´Ï

24:18 Beni tapinakta adaklar sunarken bulduklari zaman arinmis durumdaydim. Çevremde ne bir kalabalik ne de karisiklik vardi. Ancak orada Asya Ilinden bazi Yahudiler bulunuyordu.

24:19 ÀúÈñ°¡ ¸¸ÀÏ ³ª¸¦ ¹Ý´ëÇÒ »ç°ÇÀÌ ÀÖÀ¸¸é ¸¶¶¥È÷ ´ç½Å ¾Õ¿¡ ¿Í¼­ ¼Û»çÇÏ¿´À» °ÍÀÌ¿ä

24:19 Onlarin bana karsi bir diyecekleri varsa, senin önüne çikip suçlamalarini belirtmeleri gerekir.

24:20 ±×·¸Áö ¾ÊÀ¸¸é ÀÌ »ç¶÷µéÀÌ ³»°¡ °øȸ ¾Õ¿¡ ¼¹À» ¶§¿¡ ¹«½¼ ¿ÇÁö ¾ÊÀº °ÍÀ» º¸¾Ò´Â°¡ ¸»Ç϶ó ÇϼҼ­

24:20 Buradakiler de, Yüksek Kurulun önündeki durusmam sirasinda bende ne suç bulduklarini açiklasinlar.

24:21 ¿ÀÁ÷ ³»°¡ ÀúÈñ °¡¿îµ¥ ¼­¼­ ¿ÜÄ¡±â¸¦ ³»°¡ Á×Àº ÀÚÀÇ ºÎÈ°¿¡ ´ëÇÏ¿© ¿À´Ã ³ÊÈñ ¾Õ¿¡ ½É¹®À» ¹Þ´Â´Ù°í ÇÑ ÀÌ ÇÑ ¼Ò¸®°¡ ÀÖÀ» µû¸§ÀÌ´ÏÀÌ´Ù ÇÏ´Ï

24:21 Önlerine çikarildigimda, ‹Bugün, ölülerin dirilisi konusunda tarafinizdan yargilanmaktayim› diye seslenmistim. Olsa olsa beni bu konuda suçlayabilirler.››

24:22 º§¸¯½º°¡ ÀÌ µµ¿¡ °üÇÑ °ÍÀ» ´õ ÀÚ¼¼È÷ ¾Æ´Â °í·Î ¿¬±âÇÏ¿© °¡·ÎµÇ õºÎÀå ·ç½Ã¾Æ°¡ ³»·Á¿À°Åµç ³ÊÈñ ÀÏÀ» ó°áÇϸ®¶ó ÇÏ°í

24:22 Isanin yoluna iliskin derin bilgisi olan Feliks durusmayi baska bir güne ertelerken, ‹‹Davanizla ilgili kararimi komutan Lisias gelince veririm›› dedi.

24:23 ¹éºÎÀåÀ» ¸íÇÏ¿© ¹Ù¿ïÀ» ÁöÅ°µÇ ÀÚÀ¯¸¦ ÁÖ¸ç Ä£±¸ Áß ¾Æ¹«³ª ¼öÁ¾ÇÏ´Â °ÍÀ» ±ÝÄ¡ ¸»¶ó Çϴ϶ó

24:23 Oradaki yüzbasiya da Pavlusu gözaltinda tutmasini, ama kendisine biraz serbestlik tanimasini, ona yardimda bulunmak isteyen dostlarindan hiçbirine engel olmamasini buyurdu.

24:24 ¡Û ¼öÀÏ ÈÄ¿¡ º§¸¯½º°¡ ±× ¾Æ³» À¯´ë ¿©ÀÚ µå·ç½Ç¶ó¿Í ÇÔ²² ¿Í¼­ ¹Ù¿ïÀ» ºÒ·¯ ±×¸®½ºµµ ¿¹¼ö ¹Ï´Â µµ¸¦ µè°Å´Ã

24:24 Birkaç gün sonra Feliks, Yahudi olan karisi Drusilla ile birlikte geldi, Pavlusu çagirtarak Mesih Isaya olan inanci konusunda onu dinledi.

24:25 ¹Ù¿ïÀÌ ÀÇ¿Í ÀýÁ¦¿Í ÀåÂ÷ ¿À´Â ½ÉÆÇÀ» °­·ÐÇÏ´Ï º§¸¯½º°¡ µÎ·Á¿öÇÏ¿© ´ë´äÇ쵂 ½Ã¹æÀº °¡¶ó ³»°¡ Æ´ÀÌ ÀÖÀ¸¸é ³Ê¸¦ ºÎ¸£¸®¶ó ÇÏ°í

24:25 Pavlus dogruluk, özdenetim ve gelecek olan yargi gününden söz edince Feliks korkuya kapildi. ‹‹Simdilik gidebilirsin›› dedi, ‹‹Firsat bulunca seni yine çagirtirim.››

24:26 µ¿½Ã¿¡ ¶Ç ¹Ù¿ï¿¡°Ô¼­ µ·À» ¹ÞÀ»±î ¹Ù¶ó´Â °í·Î ´õ ÀÚÁÖ ºÒ·¯ °°ÀÌ À̾߱âÇÏ´õ¶ó

24:26 Bir yandan da Pavlusun kendisine rüsvet verecegini umuyordu. Bu nedenle onu sik sik çagirtir, onunla sohbet ederdi.

24:27 ÀÌŸ¦ Áö³»¼­ º¸¸£±â¿À º£½ºµµ°¡ º§¸¯½ºÀÇ ¼ÒÀÓÀ» ´ë½ÅÇÏ´Ï º§¸¯½º°¡ À¯´ëÀÎÀÇ ¸¶À½À» ¾ò°íÀÚ ÇÏ¿© ¹Ù¿ïÀ» ±¸·ùÇÏ¿© µÎ´Ï¶ó

24:27 Iki yil dolunca görevini Porkius Festus'a devreden Feliks, Yahudiler'in gönlünü kazanmak amaciyla Pavlus'u hapiste birakti.

 »çµµÇàÀü 25Àå / Elcilerin Isleri

25:1 º£½ºµµ°¡ µµÀÓÇÑ Áö »ï ÀÏ ÈÄ¿¡ °¡À̻緪¿¡¼­ ¿¹·ç»ì·½À¸·Î ¿Ã¶ó°¡´Ï

25:1 Eyalete vardiktan üç gün sonra Festus, Sezariyeden Yerusalime gitti.

25:2 ´ëÁ¦»çÀåµé°ú À¯´ëÀÎ Áß ³ôÀº »ç¶÷µéÀÌ ¹Ù¿ïÀ» °í¼ÒÇÒ»õ

25:3 º£½ºµµÀÇ È£ÀÇ·Î ¹Ù¿ïÀ» ¿¹·ç»ì·½À¸·Î ¿Å°Ü º¸³»±â¸¦ ûÇÏ´Ï ÀÌ´Â ±æ¿¡ ¸Åº¹ÇÏ¿´´Ù°¡ ±×¸¦ Á×ÀÌ°íÀÚ ÇÔÀÌ·¯¶ó

25:2 Baskâhinlerle Yahudilerin ileri gelenleri, Pavlusla ilgili sikâyetlerini ona açikladilar. Festustan kendilerine bir iyilikte bulunmasini isteyerek Pavlusu Yerusalime getirtmesi için yalvardilar. Bu arada pusu kurup Pavlusu yolda öldüreceklerdi.

25:4 º£½ºµµ°¡ ´ë´äÇÏ¿© ¹Ù¿ïÀÌ °¡À̻緪¿¡ ±¸·ùµÈ °Í°ú Àڱ⵵ ¹Ì±¸¿¡ ¶°³ª°¥ °ÍÀ» ¸»ÇÏ°í

25:5 ¶Ç °¡·ÎµÇ ³ÊÈñ Áß À¯·ÂÇÑ ÀÚµéÀº ³ª¿Í ÇÔ²² ³»·Á°¡¼­ ±× »ç¶÷¿¡°Ô ¸¸ÀÏ ¿ÇÁö ¾Æ´ÏÇÑ ÀÏÀÌ ÀÖ°Åµç ¼Û»çÇ϶ó Çϴ϶ó

25:4 Festus ise Pavlusun Sezariyede tutuklu bulundugunu, kendisinin de yakinda oraya gidecegini söyleyerek, ‹‹Aranizda yetkili olanlar benimle gelsinler; bu adam yanlis bir sey yapmissa, ona karsi suç duyurusunda bulunsunlar›› dedi.

25:6 ¡Û º£½ºµµ°¡ ±×µé °¡¿îµ¥¼­ ÆÈ ÀÏ È¤ ½Ê ÀÏÀ» Áö³½ ÈÄ °¡À̻緪·Î ³»·Á°¡¼­ ÀÌƱ³¯ ÀçÆÇ ÀÚ¸®¿¡ ¾É°í ¹Ù¿ïÀ» µ¥·Á¿À¶ó ¸íÇÏ´Ï

25:6 Festus, onlarin arasinda sadece sekiz on gün kadar kaldi; sonra Sezariyeye döndü. Ertesi gün yargi kürsüsüne oturarak Pavlusun getirilmesini buyurdu.

25:7 ±×°¡ ³ª¿À¸Å ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ ³»·Á¿Â À¯´ëÀεéÀÌ µÑ·¯ ¼­¼­ ¿©·¯ °¡Áö Áß´ëÇÑ »ç°ÇÀ¸·Î ¼Û»çÇ쵂 ´ÉÈ÷ Áõ¸íÇÏÁö ¸øÇÑÁö¶ó

25:7 Pavlus içeri girince, Yerusalimden gelen Yahudiler çevresini sardilar ve kanitlayamadiklari birçok agir suçlamada bulundular.

25:8 ¹Ù¿ïÀÌ º¯¸íÇÏ¿© °¡·ÎµÇ À¯´ëÀÎÀÇ À²¹ýÀ̳ª ¼ºÀüÀ̳ª °¡À̻翡°Ô³ª ³»°¡ µµ¹«Áö Á˸¦ ¹üÇÏÁö ¾Æ´ÏÇÏ¿´³ë¶ó ÇÏ´Ï

25:8 Pavlus, ‹‹Ne Yahudilerin yasasina, ne tapinaga, ne de Sezara karsi hiçbir günah islemedim›› diyerek kendini savundu.

25:9 º£½ºµµ°¡ À¯´ëÀÎÀÇ ¸¶À½À» ¾ò°íÀÚÇÏ¿© ¹Ù¿ï´õ·¯ ¹¯µÇ ³×°¡ ¿¹·ç»ì·½¿¡ ¿Ã¶ó°¡¼­ ÀÌ »ç°Ç¿¡ ´ëÇÏ¿© ³» ¾Õ¿¡¼­ ½É¹®À» ¹ÞÀ¸·Á´À³Ä

25:9 Yahudilerin gönlünü kazanmak isteyen Festus, Pavlusa söyle karsilik verdi: ‹‹Yerusalime gidip orada benim önümde bu konularda yargilanmak ister misin?››

25:10 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ³»°¡ °¡ÀÌ»çÀÇ ÀçÆÇ ÀÚ¸® ¾Õ¿¡ ¼¹À¸´Ï ¸¶¶¥È÷ °Å±â¼­ ½É¹®À» ¹ÞÀ» °ÍÀ̶ó ´ç½Åµµ Àß ¾Æ½Ã´Â ¹Ù¿¡ ³»°¡ À¯´ëÀε鿡°Ô ºÒÀǸ¦ ÇàÇÑ ÀÏÀÌ ¾ø³ªÀÌ´Ù

25:10 Pavlus, ‹‹Ben Sezarin yargi kürsüsü önünde durmaktayim›› dedi, ‹‹Burada yargilanmam gerekir. Sen de çok iyi biliyorsun ki, Yahudilere karsi hiçbir suç islemedim.

25:11 ¸¸ÀÏ ³»°¡ ºÒÀǸ¦ ÇàÇÏ¿© ¹«½¼ »çÁ˸¦ ¹üÇÏ¿´À¸¸é Áױ⸦ »ç¾çÄ¡ ¾Æ´ÏÇÒ °ÍÀ̳ª ¸¸ÀÏ ÀÌ »ç¶÷µéÀÇ ³ª¸¦ ¼Û»çÇÏ´Â °ÍÀÌ ´Ù »ç½ÇÀÌ ¾Æ´Ï¸é ´©±¸µçÁö ³ª¸¦ ±×µé¿¡°Ô ³»¾î ÁÙ ¼ö ¾ø»ð³ªÀÌ´Ù ³»°¡ °¡À̻粲 È£¼ÒÇϳë¶ó ÇÑ ´ë

25:11 Sayet suçum varsa, ölüm cezasini gerektirecek bir sey yapmissam, ölmekten çekinmem. Yok eger bunlarin bana karsi yaptigi suçlamalar asilsiz ise, hiç kimse beni onlarin eline teslim edemez. Davamin Sezara iletilmesini istiyorum.››

25:12 º£½ºµµ°¡ ¹è¼®ÀÚµé°ú »óÀÇÇÏ°í °¡·ÎµÇ ³×°¡ °¡À̻翡°Ô È£¼ÒÇÏ¿´À¸´Ï °¡À̻翡°Ô °¥ °ÍÀ̶ó Çϴ϶ó

25:12 Festus, danisma kuruluyla görüstükten sonra su yaniti verdi: ‹‹Davani Sezara ilettin, Sezara gideceksin.››

25:13 ¡Û ¼öÀÏ ÈÄ¿¡ ¾Æ±×¸³¹Ù ¿Õ°ú ¹ö´Ï°Ô°¡ º£½ºµµ¿¡°Ô ¹®¾ÈÇÏ·¯ °¡ÀÌ»þ·ª¿¡ ¿Í¼­

25:13 Birkaç gün sonra Kral Agrippa ile Berniki, Festusa bir nezaket ziyaretinde bulunmak üzere Sezariyeye geldiler.

25:14 ¿©·¯ ³¯À» ÀÖ´õ´Ï º£½ºµµ°¡ ¹Ù¿ïÀÇ ÀÏ·Î ¿Õ¿¡°Ô °íÇÏ¿© °¡·ÎµÇ º§¸¯½º°¡ ÇÑ »ç¶÷À» ±¸·ùÇÏ¿© µÎ¾ú´Âµ¥

25:14 Bir süre orada kaldilar. Bu arada Festus, Pavlusla ilgili durumu krala anlatti. ‹‹Feliksin tutuklu olarak biraktigi bir adam var›› dedi.

25:15 ³»°¡ ¿¹·ç»ì·½¿¡ ÀÖÀ» ¶§¿¡ À¯´ëÀÎÀÇ ´ëÁ¦»çÀåµé°ú Àå·ÎµéÀÌ ±×¸¦ °í¼ÒÇÏ¿© Á¤ÁËÇϱ⸦ ûÇϱ⿡

25:15 ‹‹Yerusalimde bulundugum sirada Yahudilerin baskâhinleriyle ileri gelenleri, onunla ilgili sikâyetlerini açikladilar, onu cezalandirmami istediler.

25:16 ³»°¡ ´ë´äÇ쵂 ¹«¸© ÇÇ°í°¡ ¿ø°íµé ¾Õ¿¡¼­ °í¼Ò »ç°Ç¿¡ ´ëÇÏ¿© º¯¸íÇÒ ±âȸ°¡ ÀÖ±â Àü¿¡ ³»¾îÁÖ´Â °ÍÀÌ ·Î¸¶ »ç¶÷ÀÇ ¹ýÀÌ ¾Æ´Ï¶ó ÇÏ¿´³ë¶ó

25:16 ‹‹Ben onlara, ‹Herhangi bir sanigi, kendisini suçlayanlarla yüzlestirmeden, kendisine yöneltilen ithamlarla ilgili olarak savunma firsati vermeden, onu suçlayanlarin eline teslim etmek Romalilarin gelenegine aykiridir› dedim.

25:17 ±×·¯¹Ç·Î ÀúÈñ°¡ ³ª¿Í ÇÔ²² ¿©±â ¿À¸Å ³»°¡ ÁöüÇÏÁö ¾Æ´ÏÇÏ°í ÀÌƱ³¯ ÀçÆÇ ÀÚ¸®¿¡ ¾É¾Æ ¸íÇÏ¿© ±× »ç¶÷À» µ¥·Á¿ÔÀ¸³ª

25:17 Onlar benimle buraya gelince, hiç vakit kaybetmeden, ertesi gün yargi kürsüsüne oturup adamin getirilmesini buyurdum.

25:18 ¿ø°íµéÀÌ ¼­¼­ ³ªÀÇ ÁüÀÛÇÏ´ø °Í °°Àº ¾ÇÇàÀÇ »ç°ÇÀº Çϳªµµ Á¦ÃâÄ¡ ¾Æ´ÏÇÏ°í

25:18 Ne var ki, kalkip konusan davacilar ona, bekledigim türden kötülüklerle ilgili hiçbir suçlama yöneltmediler.

25:19 ¿ÀÁ÷ ÀÚ±âµéÀÇ Á¾±³¿Í ¶Ç´Â ¿¹¼ö¶ó ÇÏ´Â ÀÌÀÇ Á×Àº °ÍÀ» »ì¾Ò´Ù°í ¹Ù¿ïÀÌ ÁÖÀåÇÏ´Â ±× ÀÏ¿¡ °üÇÑ ¹®Á¦·Î ¼Û»çÇÏ´Â °Í»ÓÀ̶ó

25:19 Ancak onunla çekistikleri bazi sorunlar vardi. Bunlar, kendi dinlerine ve ölmüs de Pavlusun iddiasina göre yasamakta olan Isa adindaki birine iliskin konulardi.

25:20 ³»°¡ ÀÌ ÀÏÀ» ¾î¶»°Ô »ç½ÇÇÒ´ÂÁö ÀǽÉÀÌ À־ ¹Ù¿ï¿¡°Ô ¹¯µÇ ¿¹·ç»ì·½¿¡ ¿Ã¶ó°¡¼­ ÀÌ ÀÏ¿¡ ½É¹®À» ¹ÞÀ¸·Á´À³Ä ÇÑÁï

25:20 Bunlari nasil sorusturacagimi bilemedigim için Pavlusa, Yerusalime gidip orada bu konularda yargilanmaya razi olup olmayacagini sordum.

25:21 ¹Ù¿ïÀº ȲÁ¦ÀÇ ÆÇ°áÀ» ¹Þµµ·Ï Àڱ⸦ ÁöÄÑ Áֱ⸦ È£¼ÒÇϹǷΠ³»°¡ ±×¸¦ °¡À̻翡°Ô º¸³»±â±îÁö ÁöÄÑ µÎ¶ó ¸íÇÏ¿´³ë¶ó ÇÏ´Ï

25:21 Ama kendisi davasini Imparatora iletti, Imparatorun kararina dek tutuklu kalmak istedi. Ben de onu Imparatora gönderecegim zamana kadar tutuklu kalmasini buyurdum.››

25:22 ¾Æ±×¸³¹Ù°¡ º£½ºµµ´õ·¯ À̸£µÇ ³ªµµ ÀÌ »ç¶÷ÀÇ ¸»À» µè°íÀÚ Çϳë¶ó º£½ºµµ°¡ °¡·ÎµÇ ³»ÀÏ µéÀ¸½Ã¸®ÀÌ´Ù ÇÏ´õ¶ó

25:22 Agrippa Festusa, ‹‹Ben de bu adami dinlemek isterdim›› dedi. Festus da, ‹‹Yarin onu dinlersin›› dedi.

25:23 ¡Û ÀÌƱ³¯ ¾Æ±×¸³¹Ù¿Í ¹ö´Ï°Ô°¡ Å©°Ô À§ÀǸ¦ º£Ç®°í ¿Í¼­ õºÎÀåµé°ú ¼ºÁßÀÇ ³ôÀº »ç¶÷µé°ú ÇÔ²² ½Å¹®¼Ò¿¡ µé¾î¿À°í º£½ºµµÀÇ ¸íÀ¸·Î ¹Ù¿ïÀ» µ¥·Á¿À´Ï

25:23 Ertesi gün Agrippa ile Berniki büyük bir tantanayla gelip komutanlar ve kentin ileri gelenleriyle birlikte toplanti salonuna girdiler. Festusun buyrugu üzerine Pavlus içeri getirildi.

25:24 º£½ºµµ°¡ ¸»Ç쵂 ¾Æ±×¸³¹Ù ¿Õ°ú ¿©±â °°ÀÌ ÀÖ´Â ¿©·¯ºÐÀÌ¿© ´ç½ÅµéÀÌ º¸´Â ÀÌ »ç¶÷Àº À¯´ëÀÇ ¸ðµç ¹«¸®°¡ Å©°Ô ¿ÜÄ¡µÇ »ì·Á µÎÁö ¸øÇÒ »ç¶÷À̶ó°í ÇÏ¿© ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­¿Í ¿©±â¼­µµ ³»°Ô û¿øÇÏ¿´À¸³ª

25:24 Festus, ‹‹Kral Agrippa ve burada bizimle bulunan bütün efendiler›› dedi, ‹‹Yerusalimde olsun, burada olsun, bütün Yahudi halkinin bana sikâyet ettigi bu adami görüyorsunuz. ‹Onu artik yasatmamali!› diye haykiriyorlardi.

25:25 ³ª´Â »ìÇÇ°Ç´ë Á×ÀÏ Á˸¦ ¹üÇÑ ÀÏÀÌ ¾ø´õÀÌ´Ù ±×·¯³ª Àú°¡ ȲÁ¦¿¡°Ô È£¼ÒÇÑ °í·Î º¸³»±â¸¦ ÀÛÁ¤ÇÏ¿´³ªÀÌ´Ù

25:25 Oysa ben, ölüm cezasini gerektiren hiçbir suç islemedigini anladim. Yine de, kendisi davasinin Imparatora iletilmesini istediginden, onu göndermeye karar verdim.

25:26 ±×¿¡°Ô ´ëÇÏ¿© ȲÁ¦²² È®½ÇÇÑ »ç½ÇÀ» ¾Æ·Ü °ÍÀÌ ¾øÀ¸¹Ç·Î ½É¹®ÇÑ ÈÄ »ó¼ÒÇÒ Àç·á°¡ ÀÖÀ»±î ÇÏ¿© ´ç½Åµé ¾Õ ƯÈ÷ ¾Æ±×¸³¹Ù ¿Õ ´ç½Å ¾Õ¿¡ ±×¸¦ ³»¾î ¼¼¿ü³ªÀÌ´Ù

25:26 Ama Efendimize bu adamla ilgili yazacak kesin bir seyim yok. Bu yüzden onu sizin önünüze ve özellikle, Kral Agrippa, senin önüne çikartmis bulunuyorum. Amacim, bu sorusturmanin sonucunda yazacak bir sey bulabilmektir.

25:27 ±× Á˸ñÀ» º£Ç®Áö ¾Æ´ÏÇÏ°í Á˼ö¸¦ º¸³»´Â °ÍÀÌ ¹«¸®ÇÑ ÀÏÀÎ ÁÙ ¾Æ³ªÀÌ´Ù ÇÏ¿´´õ¶ó

25:27 Bir tutukluyu Imparator'a gönderirken, kendisine yöneltilen suçlamalari belirtmemek bence anlamsiz.››

 »çµµÇàÀü 26Àå / Elcilerin Isleri

26:1 ¾Æ±×¸³¹Ù°¡ ¹Ù¿ï´õ·¯ À̸£µÇ ³Ê¸¦ À§ÇÏ¿© ¸»Çϱ⸦ ³×°Ô Çã¶ôÇϳë¶ó ÇÏ´Ï ÀÌ¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ ¼ÕÀ» µé¾î º¯¸íÇϵÇ

26:2 ¾Æ±×¸³¹Ù ¿ÕÀÌ¿© À¯´ëÀÎÀÌ ¸ðµç ¼Û»çÇÏ´Â ÀÏÀ» ¿À´Ã ´ç½Å ¾Õ¿¡¼­ º¯¸íÇÏ°Ô µÈ °ÍÀ» ´ÙÇàÈ÷ ¿©±â¿É³ªÀÌ´Ù

26:1 Agrippa Pavlusa, ‹‹Kendini savunabilirsin›› dedi. Bunun üzerine Pavlus elini uzatarak savunmasina söyle basladi: ‹‹Kral Agrippa! Yahudilerin bana yönelttigi bütün suçlamalarla ilgili olarak savunmami bugün senin önünde yapacagim için kendimi mutlu sayiyorum.

26:3 ƯÈ÷ ´ç½ÅÀÌ À¯´ëÀÎÀÇ ¸ðµç dz¼Ó°ú ¹× ¹®Á¦¸¦ ¾Æ½ÉÀÌ´ÏÀÌ´Ù ±×·¯¹Ç·Î ³» ¸»À» ³Ê±×·¯ÀÌ µéÀ¸½Ã±â¸¦ ¹Ù¶ó¿É³ªÀÌ´Ù

26:3 Özellikle suna seviniyorum ki, sen Yahudilerin bütün törelerini ve sorunlarini yakindan bilen birisin. Bu nedenle beni sabirla dinlemeni rica ediyorum.

26:4 ³»°¡ óÀ½ºÎÅÍ ³» ¹ÎÁ· Áß¿¡¿Í ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ Àþ¾úÀ» ¶§ »ýÈ°ÇÑ »óŸ¦ À¯´ëÀÎÀÌ ´Ù ¾Æ´Â ¹Ù¶ó

26:4 ‹‹Bütün Yahudiler, gerek baslangiçta kendi memleketimde, gerek Yerusalimde, gençligimden beri nasil yasadigimi bilirler.

26:5 ÀÏÂïºÎÅÍ ³ª¸¦ ¾Ë¾ÒÀ¸´Ï ÀúÈñ°¡ Áõ°ÅÇÏ·Á ÇÏ¸é ³»°¡ ¿ì¸® Á¾±³ÀÇ °¡Àå ¾öÇÑ Æĸ¦ ÁÀ¾Æ ¹Ù¸®»õÀÎÀÇ »ýÈ°À» ÇÏ¿´´Ù°í ÇÒ °ÍÀ̶ó

26:5 Beni eskiden beri tanirlar ve isteseler, geçmiste dinimizin en titiz mezhebi olan Ferisilige bagli yasadigima taniklik edebilirler.

26:6 ÀÌÁ¦µµ ¿©±â ¼­¼­ ½É¹® ¹Þ´Â °ÍÀº Çϳª´ÔÀÌ ¿ì¸® Á¶»ó¿¡°Ô ¾à¼ÓÇϽŠ°ÍÀ» ¹Ù¶ó´Â ±î´ßÀÌ´Ï

26:6 Simdi ise, Tanrinin atalarimiza olan vaadine umut bagladigim için burada bulunmakta ve yargilanmaktayim.

26:7 ÀÌ ¾à¼ÓÀº ¿ì¸® ¿­ µÎ ÁöÆÄ°¡ ¹ã³·À¸·Î °£ÀýÈ÷ Çϳª´ÔÀ» ¹Þµé¾î ¼¶±èÀ¸·Î ¾ò±â¸¦ ¹Ù¶ó´Â ¹ÙÀε¥ ¾Æ±×¸³¹Ù ¿ÕÀÌ¿© ÀÌ ¼Ò¸ÁÀ» ÀÎÇÏ¿© ³»°¡ À¯´ëÀε鿡°Ô ¼Û»ç¸¦ ¹Þ´Â °ÍÀÌ´ÏÀÌ´Ù

26:7 Bu, on iki oymagimizin gece gündüz Tanriya canla basla kulluk ederek erismeyi umduklari vaattir. Ey kralim, Yahudilerin bana yönelttikleri suçlamalar bu umutla ilgilidir.

26:8 ´ç½ÅµéÀº Çϳª´ÔÀÌ Á×Àº »ç¶÷ ´Ù½Ã »ì¸®½ÉÀ» ¾îÂîÇÏ¿© ¸ø ¹ÏÀ» °ÍÀ¸·Î ¿©±â³ªÀ̱î

26:8 Sizler, Tanrinin ölüleri diriltmesini neden ‹inanilmaz› görüyorsunuz?

26:9 ³ªµµ ³ª»ç·¿ ¿¹¼öÀÇ À̸§À» ´ëÀûÇÏ¿© ¹ü»ç¸¦ ÇàÇÏ¿©¾ß µÉ ÁÙ ½º½º·Î »ý°¢ÇÏ°í

26:9 ‹‹Dogrusu ben de, Nasirali Isa adina karsi elimden geleni yapmam gerektigi düsüncesindeydim.

26:10 ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ ÀÌ·± ÀÏÀ» ÇàÇÏ¿© ´ëÁ¦»çÀåµé¿¡°Ô¼­ ±Ç¼¼¸¦ ¾ò¾î °¡Áö°í ¸¹Àº ¼ºµµ¸¦ ¿Á¿¡ °¡µÎ¸ç ¶Ç Á×ÀÏ ¶§¿¡ ³»°¡ °¡Æí ÅõÇ¥¸¦ ÇÏ¿´°í

26:10 Ve Yerusalimde bunu yaptim. Baskâhinlerden aldigim yetkiyle kutsallardan birçogunu hapse attirdim; ölüm cezasina çarptirildiklari zaman oyumu onlarin aleyhinde kullandim.

26:11 ¶Ç ¸ðµç ȸ´ç¿¡¼­ ¿©·¯ ¹ø Çü¹úÇÏ¿© °­Á¦·Î ¸ðµ¶ÇÏ´Â ¸»À» ÇÏ°Ô ÇÏ°í ÀúÈñ¸¦ ´ëÇÏ¿© ½ÉÈ÷ °ÝºÐÇÏ¿© ¿Ü±¹ ¼º±îÁöµµ °¡¼­ Ç̹ÚÇÏ¿´°í

26:11 Bütün havralari dolasip sik sik onlari cezalandirir, inandiklarina küfretmeye zorlardim. Öylesine kudurmustum ki, onlara zulmetmek için bulunduklari yabanci kentlere bile giderdim.

26:12 ±× ÀÏ·Î ´ëÁ¦»çÀåµéÀÇ ±Ç¼¼¿Í À§ÀÓÀ» ¹Þ°í ´Ù¸Þ¼½À¸·Î °¬³ªÀÌ´Ù

26:12 ‹‹Bir keresinde baskâhinlerden aldigim yetki ve görevle Sama dogru yola çikmistim.

26:13 ¿ÕÀÌ¿© ¶§°¡ Á¤¿À³ª µÇ¾î ±æ¿¡¼­ º¸´Ï Çϴ÷μ­ Çغ¸´Ù ´õ ¹àÀº ºûÀÌ ³ª¿Í ³» µ¿ÇàµéÀ» µÑ·¯ ºñÃß´ÂÁö¶ó

26:13 Ey kralim, öglende yolda giderken, gökten gelip benim ve yol arkadaslarimin çevresini aydinlatan, günesten daha parlak bir isik gördüm.

26:14 ¿ì¸®°¡ ´Ù ¶¥¿¡ ¾þµå·¯Áö¸Å ³»°¡ ¼Ò¸®¸¦ µéÀ¸´Ï È÷ºê¸® ¹æ¾ðÀ¸·Î À̸£µÇ »ç¿ï¾Æ »ç¿ï¾Æ ³×°¡ ¾îÂîÇÏ¿© ³ª¸¦ Ç̹ÚÇÏ´À³Ä °¡½Ã並 µÞ¹ßÁúÇϱⰡ ³×°Ô °í»ýÀ̴϶ó

26:14 Hepimiz yere yikilmistik. Bir sesin bana Ibrani dilinde seslendigini duydum. ‹Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?› dedi. ‹Üvendireye karsi tepmekle kendine zarar veriyorsun.›

26:15 ³»°¡ ´ë´äÇ쵂 ÁÖ¿© ´µ½Ã´ÏÀ̱î ÁÖ²²¼­ °¡¶ó»ç´ë ³ª´Â ³×°¡ Ç̹ÚÇÏ´Â ¿¹¼ö¶ó

26:15 ‹‹Ben de, ‹Ey Efendim, sen kimsin?› dedim. ‹‹ ‹Ben senin zulmettigin Isayim› diye yanit verdi Rab.

26:16 ÀϾ ³× ¹ß·Î ¼­¶ó ³»°¡ ³×°Ô ³ªÅ¸³­ °ÍÀº °ð ³×°¡ ³ª¸¦ º» ÀÏ°ú ÀåÂ÷ ³»°¡ ³×°Ô ³ªÅ¸³¯ ÀÏ¿¡ ³Ê·Î »çȯ°ú ÁõÀÎÀ» »ïÀ¸·Á ÇÔÀÌ´Ï

26:16 ‹Haydi, ayaga kalk. Seni hizmetimde görevlendirmek için sana göründüm. Hem gördüklerine, hem de kendimle ilgili sana göstereceklerime taniklik edeceksin.

26:17 À̽º¶ó¿¤°ú À̹æÀε鿡°Ô¼­ ³»°¡ ³Ê¸¦ ±¸¿øÇÏ¿© ÀúÈñ¿¡°Ô º¸³»¾î

26:18 ±× ´«À» ¶ß°Ô ÇÏ¿© ¾îµÎ¿ò¿¡¼­ ºûÀ¸·Î »ç´ÜÀÇ ±Ç¼¼¿¡¼­ Çϳª´Ô²²·Î µ¹¾Æ°¡°Ô ÇÏ°í ÁË »çÇÔ°ú ³ª¸¦ ¹Ï¾î °Å·èÄÉ µÈ ¹«¸® °¡¿îµ¥¼­ ±â¾÷À» ¾ò°Ô Çϸ®¶ó ÇÏ´õÀÌ´Ù

26:17 Seni kendi halkinin ve öteki uluslarin elinden kurtaracagim. Seni, uluslarin gözlerini açmak ve onlari karanliktan isiga, Seytanin hükümranligindan Tanriya döndürmek için gönderiyorum. Öyle ki, bana iman ederek günahlarinin affina kavussunlar ve kutsal kilinanlarin arasinda yer alsinlar.›

26:19 ¾Æ±×¸³¹Ù ¿ÕÀÌ¿© ±×·¯¹Ç·Î Çϴÿ¡¼­ º¸À̽Š°ÍÀ» ³»°¡ °Å½º¸®Áö ¾Æ´ÏÇÏ°í

26:19 ‹‹Bunun için, ey Kral Agrippa, bu göksel görüme uymazlik etmedim.

26:20 ¸ÕÀú ´Ù¸Þ¼½¿¡¿Í ¶Ç ¿¹·ç»ì·½¿¡ ÀÖ´Â »ç¶÷°ú À¯´ë ¿Â ¶¥°ú À̹æÀο¡°Ô±îÁö ȸ°³ÇÏ°í Çϳª´Ô²²·Î µ¹¾Æ°¡¼­ ȸ°³¿¡ ÇÕ´çÇÑ ÀÏÀ» ÇàÇÏ¶ó ¼±ÀüÇϹǷÎ

26:20 Önce Sam ve Yerusalim halkini, sonra bütün Yahudiye bölgesini ve öteki uluslari, tövbe edip Tanriya dönmeye ve bu tövbeye yarasir isler yapmaya çagirdim.

26:21 À¯´ëÀεéÀÌ ¼ºÀü¿¡¼­ ³ª¸¦ Àâ¾Æ Á×ÀÌ°íÀÚ ÇÏ¿´À¸³ª

26:21 Yahudilerin beni tapinakta yakalayip öldürmeye kalkmalarinin nedeni buydu.

26:22 Çϳª´ÔÀÇ µµ¿ì½ÉÀ» ¹Þ¾Æ ³»°¡ ¿À´Ã±îÁö ¼­¼­ ³ô°í ³·Àº »ç¶÷ ¾Õ¿¡¼­ Áõ°ÅÇÏ´Â °ÍÀº ¼±ÁöÀÚµé°ú ¸ð¼¼°¡ ¹Ýµå½Ã µÇ¸®¶ó°í ¸»ÇÑ °Í ¹Û¿¡ ¾øÀ¸´Ï

26:22 Ama bugüne dek Tanri yardimcim oldu. Bu sayede burada duruyor, büyük küçük herkese taniklik ediyorum. Benim söylediklerim, peygamberlerin ve Musanin önceden haber verdigi olaylardan baska bir sey degildir.

26:23 °ð ±×¸®½ºµµ°¡ °í³­À» ¹ÞÀ¸½Ç °Í°ú Á×Àº ÀÚ °¡¿îµ¥¼­ ¸ÕÀú ´Ù½Ã »ì¾Æ³ª»ç À̽º¶ó¿¤°ú À̹æÀε鿡°Ô ºûÀ» ¼±ÀüÇϽø®¶ó ÇÔÀÌ´ÏÀÌ´Ù Çϴ϶ó

26:23 Onlar, Mesihin aci çekecegini ve ölümden dirilenlerin ilki olarak gerek kendi halkina, gerek öteki uluslara isigin dogusunu ilan edecegini bildirmislerdi.››

26:24 ¡Û ¹Ù¿ïÀÌ ÀÌ°°ÀÌ º¯¸íÇϸŠº£½ºµµ°¡ Å©°Ô ¼Ò¸®ÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ¹Ù¿ï¾Æ ³×°¡ ¹ÌÃƵµ´Ù ³× ¸¹Àº Çй®ÀÌ ³Ê¸¦ ¹ÌÄ¡°Ô ÇÑ´Ù ÇÏ´Ï

26:24 Pavlus bu sekilde savunmasini sürdürürken Festus yüksek sesle, ‹‹Pavlus, çildirmissin sen! Çok okumak seni delirtiyor!›› dedi.

26:25 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ º£½ºµµ °¢ÇÏ¿© ³»°¡ ¹ÌÄ£ °ÍÀÌ ¾Æ´Ï¿ä ÂüµÇ°í Á¤½ÅÂ÷¸° ¸»À» ÇϳªÀÌ´Ù

26:25 Pavlus, ‹‹Sayin Festus›› dedi, ‹‹Ben çildirmis degilim. Gerçek ve akla uygun sözler söylüyorum.

26:26 ¿Õ²²¼­´Â ÀÌ ÀÏÀ» ¾Æ½Ã±â·Î ³»°¡ ¿Õ²² ´ã´ëÈ÷ ¸»Çϳë´Ï ÀÌ ÀÏ¿¡ Çϳª¶óµµ ¾Æ½ÃÁö ¸øÇÔÀÌ ¾ø´Â ÁÙ ¹Ï³ªÀÌ´Ù ÀÌ ÀÏÀº ÇÑÆí ±¸¼®¿¡¼­ ÇàÇÑ °ÍÀÌ ¾Æ´Ï·Î¼ÒÀÌ´Ù

26:26 Kral bu konularda bilgili oldugu için kendisiyle çekinmeden konusuyorum. Bu olaylardan hiçbirinin onun dikkatinden kaçmadigi kanisindayim. Çünkü bunlar ücra bir kösede yapilmis isler degildir.

26:27 ¾Æ±×¸³¹Ù ¿ÕÀÌ¿© ¼±ÁöÀÚ¸¦ ¹ÏÀ¸½Ã³ªÀÌ±î ¹ÏÀ¸½Ã´Â ÁÙ ¾Æ³ªÀÌ´Ù

26:27 Kral Agrippa, sen peygamberlerin sözlerine inaniyor musun? Inandigini biliyorum.››

26:28 ¾Æ±×¸³¹Ù°¡ ¹Ù¿ï´õ·¯ À̸£µÇ ³×°¡ ÀûÀº ¸»·Î ³ª¸¦ ±ÇÇÏ¿© ±×¸®½ºµµÀÎÀÌ µÇ°Ô ÇÏ·Á Çϴµµ´Ù

26:28 Agrippa Pavlusa söyle dedi: ‹‹Bu kadar kisa bir sürede beni ikna edip Mesihçi mi yapacaksin?››

26:29 ¹Ù¿ïÀÌ °¡·ÎµÇ ¸»ÀÌ ÀûÀ¸³ª ¸¹À¸³ª ´ç½Å»Ó ¾Æ´Ï¶ó ¿À´Ã ³× ¸»À» µè´Â ¸ðµç »ç¶÷µµ ´Ù ÀÌ·¸°Ô °á¹ÚÇÑ °Í ¿Ü¿¡´Â ³ª¿Í °°ÀÌ µÇ±â¸¦ Çϳª´Ô²² ¿øÇϳëÀÌ´Ù Çϴ϶ó

26:29 ‹‹Ister kisa ister uzun sürede olsun›› dedi Pavlus, ‹‹Tanridan dilerim ki yalniz sen degil, bugün beni dinleyen herkes, bu zincirler disinda benim gibi olsun!››

26:30 ¡Û ¿Õ°ú Ãѵ¶°ú ¹ö´Ï°Ô¿Í ±× ÇÔ²² ¾ÉÀº »ç¶÷µéÀÌ ´Ù ÀϾ¼­

26:31 ¹°·¯°¡ ¼­·Î ¸»Ç쵂 ÀÌ »ç¶÷Àº »çÇüÀ̳ª °á¹ÚÀ» ´çÇÒ ¸¸ÇÑ Çà»ç°¡ ¾ø´Ù ÇÏ´õ¶ó

26:30 Kral, vali, Berniki ve onlarla birlikte oturanlar kalkip disari çiktiktan sonra aralarinda söyle konustular: ‹‹Bu adamin, ölüm ya da hapis cezasini gerektiren bir sey yaptigi yok.››

26:32 ÀÌ¿¡ ¾Æ±×¸³¹Ù°¡ º£½ºµµ´õ·¯ ÀÏ·¯ °¡·ÎµÇ ÀÌ »ç¶÷ÀÌ ¸¸ÀÏ °¡À̻翡°Ô È£¼ÒÇÏÁö ¾Æ´ÏÇÏ¿´´õ¸é ³õÀ» ¼ö ÀÖÀ» »·ÇÏ¿´´Ù Çϴ϶ó

26:32 Agrippa da Festus'a, ‹‹Bu adam davasini Sezar'a iletmeseydi, serbest birakilabilirdi›› dedi.

 »çµµÇàÀü 27Àå / Elcilerin Isleri

27:1 ¿ì¸®ÀÇ ¹è Ÿ°í ÀÌ´Þ¸®¾ß·Î °¥ ÀÏÀÌ ÀÛÁ¤µÇ¸Å ¹Ù¿ï°ú ´Ù¸¥ Á˼ö ¸î »ç¶÷À» ¾Æ±¸»çµµ´ëÀÇ ¹éºÎÀå À²¸®¿À¶õ »ç¶÷¿¡°Ô ¸Ã±â´Ï

27:1 Italyaya dogru yelken açmamiza karar verilince, Pavlusla öteki bazi tutuklulari Avgustus taburundan Yulius adli bir yüzbasiya teslim ettiler.

27:2 ¾Æ½Ã¾Æ Çغ¯ °¢Ã³·Î °¡·Á ÇÏ´Â ¾Æµå¶ó¹µµ¥³ë ¹è¿¡ ¿ì¸®°¡ ¿Ã¶ó Ç༱ÇÒ»õ ¸¶°Ôµµ³ÄÀÇ µ¥»ì·Î´Ï°¡ »ç¶÷ ¾Æ¸®½º´Ù°íµµ ÇÔ²² Çϴ϶ó

27:2 Asya Ilinin kiyilarindaki limanlara ugrayacak olan bir Edremit gemisine binerek denize açildik. Selanikten Makedonyali Aristarhus da yanimizdaydi.

27:3 ÀÌƱ³¯ ½Ãµ·¿¡ ´ë´Ï À²¸®¿À°¡ ¹Ù¿ïÀ» Ä£ÀýÈ÷ ÇÏ¿© Ä£±¸µé¿¡°Ô °¡¼­ ´ëÁ¢ ¹ÞÀ½À» Çã¶ôÇÏ´õ´Ï

27:3 Ertesi gün Saydaya ugradik. Pavlusa dostça davranan Yulius, ihtiyaçlarini karsilamalari için dostlarinin yanina gitmesine izin verdi.

27:4 ¶Ç °Å±â¼­ ¿ì¸®°¡ ¶°³ª°¡´Ù°¡ ¹Ù¶÷ÀÇ °Å½º¸²À» ÇÇÇÏ¿© ±¸ºê·Î ÇؾÈÀ» ÀÇÁöÇÏ°í Ç༱ÇÏ¿©

27:4 Oradan yine denize açildik. Rüzgar ters yönden estigi için Kibrisin rüzgar altindan geçtik.

27:5 ±æ¸®±â¾Æ¿Í ¹ãºô¸®¾Æ ¹Ù´Ù¸¦ °Ç³Ê ·ç±â¾ÆÀÇ ¹«¶ó ¼º¿¡ À̸£·¯

27:5 Kilikya ve Pamfilya açiklarindan geçerek Likyanin Mira Kentine geldik.

27:6 °Å±â¼­ ¹éºÎÀåÀÌ ÀÌ´Þ¸®¾ß·Î °¡·Á ÇÏ´Â ¾Ë·º»êµå¸®¾Æ ¹è¸¦ ¸¸³ª ¿ì¸®¸¦ ¿À¸£°Ô ÇÏ´Ï

27:6 Orada, Italyaya gidecek bir Iskenderiye gemisi bulan yüzbasi, bizi o gemiye bindirdi.

27:7 ¹è°¡ ´õµð °¡ ¿©·¯ ³¯ ¸¸¿¡ °£½ÅÈ÷ ´Ïµµ ¸ÂÀºÆí¿¡ À̸£·¯ dz¼¼°¡ ´õ Çã¶ôÁö ¾Æ´ÏÇϹǷΠ»ì¸ð³× ¾ÕÀ» Áö³ª ±×·¹µ¥ ÇؾÈÀ» ÀÇÁöÇÏ°í Ç༱ÇÏ¿©

27:7 Günlerce agir agir yol alarak Knidos Kentinin açiklarina güçlükle gelebildik. Rüzgar bize engel oldugundan Salmone burnundan dolanarak Giritin rüzgar altindan geçtik.

27:8 °£½ÅÈ÷ ±× ¿¬¾ÈÀ» Áö³ª ¹ÌÇ×À̶ó´Â °÷¿¡ À̸£´Ï ¶ó»õ¾Æ ¼º¿¡¼­ °¡±õ´õ¶ó

27:8 Kiyi boyunca güçlükle ilerleyerek Laseya Kentinin yakinlarinda bulunan ve Güzel Limanlar denilen bir yere geldik.

27:9 ¡Û ¿©·¯ ³¯ÀÌ °É·Á ±Ý½ÄÇÏ´Â Àý±â°¡ ÀÌ¹Ì Áö³µÀ¸¹Ç·Î Ç༱ÇϱⰡ À§ÅÂÇÑÁö¶ó ¹Ù¿ïÀÌ ÀúÈñ¸¦ ±ÇÇÏ¿©

27:10 ¸»Ç쵂 ¿©·¯ºÐÀÌ¿© ³»°¡ º¸´Ï À̹ø Ç༱ÀÌ ÇϹ°°ú ¹è¸¸ ¾Æ´Ï¶ó ¿ì¸® »ý¸í¿¡µµ Ÿ°Ý°ú ¸¹Àº ¼ÕÇØ°¡ ÀÖÀ¸¸®¶ó ÇϵÇ

27:9 Epey vakit kaybetmistik; oruç günü bile geçmisti. O mevsimde deniz yolculugu tehlikeli olacakti. Bu nedenle Pavlus onlari uyardi: ‹‹Efendiler›› dedi, ‹‹Bu yolculugun yalniz yük ve gemiye degil, canlarimiza da çok zarar ve ziyan getirecegini görüyorum.››

27:11 ¹éºÎÀåÀÌ ¼±Àå°ú ¼±ÁÖÀÇ ¸»À» ¹Ù¿ïÀÇ ¸»º¸´Ù ´õ ¹Ï´õ¶ó

27:11 Ama yüzbasi, Pavlusun söylediklerini dinleyecegine, kaptanla gemi sahibinin sözüne uydu.

27:12 ±× Ç×±¸°¡ °úµ¿Çϱ⿡ ºÒÆíÇϹǷΠ°Å±â¼­ ¶°³ª ¾Æ¹«ÂÉ·Ï ºÆ´Ï½º¿¡ °¡¼­ °úµ¿ÇÏÀÚ ÇÏ´Â ÀÚ°¡ ´õ ¸¹À¸´Ï ºÆ´Ð½º´Â ±×·¹µ¥ Ç×±¸¶ó ÇÑÆíÀº µ¿ºÏÀ», ÇÑÆíÀº µ¿³²À» ÇâÇÏ¿´´õ¶ó

27:12 Liman kislamaya elverisli olmadigindan gemidekilerin çogu, oradan tekrar denize açilmaya, mümkünse Fenikse ulasip kisi orada geçirmeye karar verdiler. Feniks, Giritin lodos ve karayele kapali bir limanidir.

27:13 ³²Ç³ÀÌ ¼øÇÏ°Ô ºÒ¸Å ÀúÈñ°¡ µæÀÇÇÑ ÁÙ ¾Ë°í ´éÀ» °¨¾Æ ±×·¹µ¥ Çغ¯À» °¡±îÀÌ ÇÏ°í Ç༱ÇÏ´õ´Ï

27:13 Güneyden hafif bir rüzgar esmeye baslayinca, bekledikleri anin geldigini sanarak demir aldilar; Girit kiyisini yakindan izleyerek ilerlemeye basladilar.

27:14 ¾ó¸¶ ¸øµÇ¾î ¼¶ °¡¿îµ¥·Î¼­ À¯¶ó±¼·Î¶ó´Â ±¤Ç³ÀÌ ´ëÀÛÇÏ´Ï

27:14 Ne var ki, çok geçmeden karadan Evrakilon denen bir kasirga koptu.

27:15 ¹è°¡ ¹Ð·Á ¹Ù¶÷À» ¸ÂÃß¾î °¥ ¼ö ¾ø¾î °¡´Â ´ë·Î µÎ°í ÂÑ°Ü°¡´Ù°¡

27:15 Kasirgaya tutulan gemi rüzgara karsi gidemeyince, kendimizi sürüklenmeye biraktik.

27:16 °¡¿ì´Ù¶ó´Â ÀÛÀº ¼¶ ¾Æ·¡·Î Áö³ª °£½ÅÈ÷ °Å·ç¸¦ Àâ¾Æ

27:16 Gavdos denen küçük bir adanin rüzgar altina siginarak geminin filikasini güçlükle saglama alabildik.

27:17 ²ø¾î ¿Ã¸®°í ÁÙÀ» °¡Áö°í ¼±Ã¼¸¦ µÑ·¯ °¨°í ½º¸£µð½º¿¡ °É¸±±î µÎ·Á¿ö ¿¬ÀåÀ» ³»¸®°í ±×³É ÂÑ°Ü°¡´õ´Ï

27:17 Filikayi yukari çektikten sonra halatlar kullanarak gemiyi alttan kusattilar. Sirte Körfezinin sigliklarinda karaya oturmaktan korktuklari için yelken takimlarini indirip kendilerini sürüklenmeye biraktilar.

27:18 ¿ì¸®°¡ dz¶ûÀ¸·Î ½ÉÈ÷ ¾Ö¾²´Ù°¡ ÀÌƱ³¯ »ç°øµéÀÌ ÁüÀ» ¹Ù´Ù¿¡ Ç®¾î ¹ö¸®°í

27:18 Firtina bizi bir hayli hirpaladigi için ertesi gün gemiden yük atmaya basladilar.

27:19 »çÈê° µÇ´Â ³¯¿¡ ¹èÀÇ ±â±¸¸¦ ÀúÈñ ¼ÕÀ¸·Î ³»¾î ¹ö¸®´Ï¶ó

27:19 Üçüncü gün geminin takimlarini kendi elleriyle denize attilar.

27:20 ¿©·¯ ³¯ µ¿¾È ÇØ¿Í º°ÀÌ º¸ÀÌÁö ¾Æ´ÏÇÏ°í Å« dz¶ûÀÌ ±×´ë·Î ÀÖÀ¸¸Å ±¸¿øÀÇ ¿©¸ÁÀÌ ´Ù ¾ø¾îÁ³´õ¶ó

27:20 Günlerce ne günes ne de yildizlar göründü. Firtina da olanca siddetiyle sürdügünden, artik kurtulus umudunu tümden yitirmistik.

27:21 ¿©·¯ »ç¶÷ÀÌ ¿À·¡ ¸ÔÁö ¸øÇÏ¿´À¸¸Å ¹Ù¿ïÀÌ °¡¿îµ¥ ¼­¼­ ¸»Ç쵂 ¿©·¯ºÐÀÌ¿© ³» ¸»À» µè°í ±×·¹µ¥¿¡¼­ ¶°³ªÁö ¾Æ´ÏÇÏ¿© ÀÌ Å¸°Ý°ú ¼Õ»óÀ» ¸éÇÏ¿´´õ¸é ÁÁÀ» »·ÇÏ¿´´À´Ï¶ó

27:21 Adamlar uzun zaman yemek yiyemeyince Pavlus ortaya çikip söyle dedi: ‹‹Efendiler, beni dinleyip Giritten ayrilmamaniz, bu zarar ve ziyana ugramamaniz gerekirdi.

27:22 ³»°¡ ³ÊÈñ¸¦ ±ÇÇϳë´Ï ÀÌÁ¦´Â ¾È½ÉÇ϶ó ³ÊÈñ Áß »ý¸í¿¡´Â ¾Æ¹« ¼Õ»óÀÌ ¾ø°Ú°í ¿ÀÁ÷ ¹è»ÓÀ̸®¶ó

27:22 Simdi size ögüdüm su: Cesur olun! Gemi mahvolacak, ama aranizda hiçbir can kaybi olmayacak.

27:23 ³ªÀÇ ¼ÓÇÑ ¹Ù °ð ³ªÀÇ ¼¶±â´Â Çϳª´ÔÀÇ »çÀÚ°¡ ¾îÁ¦ ¹ã¿¡ ³» °ç¿¡ ¼­¼­ ¸»ÇϵÇ

27:24 ¹Ù¿ï¾Æ µÎ·Á¿ö ¸»¶ó ³×°¡ °¡ÀÌ»ç ¾Õ¿¡ ¼­¾ß ÇÏ°Ú°í ¶Ç Çϳª´Ô²²¼­ ³Ê¿Í ÇÔ²² Ç༱ÇÏ´Â ÀÚ¸¦ ´Ù ³×°Ô Á̴ּ٠ÇÏ¿´À¸´Ï

27:23 Çünkü kendisine ait oldugum, kendisine kulluk ettigim Tanrinin bir melegi bu gece yanima gelip dedi ki, ‹Korkma Pavlus, Sezarin önüne çikman gerekiyor. Dahasi Tanri, seninle birlikte yolculuk edenlerin hepsini sana bagislamistir.›

27:25 ±×·¯¹Ç·Î ¿©·¯ºÐÀÌ¿© ¾È½ÉÇÏ¶ó ³ª´Â ³»°Ô ¸»¾¸ÇϽŠ±×´ë·Î µÇ¸®¶ó°í Çϳª´ÔÀ» ¹Ï³ë¶ó

27:25 Bunun için efendiler, cesur olun! Tanriya inaniyorum ki, her sey tipki bana bildirildigi gibi olacak.

27:26 ±×·¯³ª ¿ì¸®°¡ ÇÑ ¼¶¿¡ °É¸®¸®¶ó ÇÏ´õ¶ó

27:26 Ancak bir adada karaya oturmamiz gerekiyor.››

27:27 ¡Û ¿­ ³ªÈê° µÇ´Â ³¯ ¹ã¿¡ ¿ì¸®°¡ ¾Æµå¸®¾Æ ¹Ù´Ù¿¡ À̸® Àú¸® ÂÑ°Ü°¡´õ´Ï ¹ãÁßÂë µÇ¾î »ç°øµéÀÌ ¾î´À À°Áö¿¡ °¡±î¿ÍÁö´Â ÁÙÀ» ÁüÀÛÇÏ°í

27:27 On dördüncü gece Iyon Denizinde sürükleniyorduk. Gece yarisina dogru gemiciler karaya yaklastiklarini sezinlediler.

27:28 ¹°À» Àç¾î º¸´Ï ÀÌ½Ê ±æÀÌ µÇ°í Á¶±Ý °¡´Ù°¡ ´Ù½Ã Àç´Ï ¿­ ´Ù¼¸ ±æÀ̶ó

27:28 Denizin derinligini ölçtüler ve yirmi kulaç oldugunu gördüler. Biraz ilerledikten sonra bir daha ölçtüler, on bes kulaç oldugunu gördüler.

27:29 ¾ÏÃÊ¿¡ °É¸±±î ÇÏ¿© °í¹°·Î ´é ³ÝÀ» ÁÖ°í ³¯ÀÌ »õ±â¸¦ °í´ëÇÏ´õ´Ï

27:29 Kayaliklara bindirmekten korkarak kiçtan dört demir attilar ve günün tez dogmasi için dua ettiler.

27:30 »ç°øµéÀÌ µµ¸ÁÇÏ°íÀÚ ÇÏ¿© À̹°¿¡¼­ ´éÀ» ÁÖ·Á´Â üÇÏ°í °Å·ç¸¦ ¹Ù´Ù¿¡ ³»·Á ³õ°Å´Ã

27:30 Bu sirada gemiciler gemiden kaçma girisiminde bulundular. Bas taraftan demir atacaklarmis gibi yapip filikayi denize indirdiler.

27:31 ¹Ù¿ïÀÌ ¹éºÎÀå°ú ±º»çµé¿¡°Ô À̸£µÇ ÀÌ »ç¶÷µéÀÌ ¹è¿¡ ÀÖÁö ¾Æ´ÏÇÏ¸é ³ÊÈñ°¡ ±¸¿øÀ» ¾òÁö ¸øÇϸ®¶ó ÇÏ´Ï

27:31 Ama Pavlus yüzbasiyla askerlere, ‹‹Bunlar gemide kalmazsa, siz kurtulamazsiniz›› dedi.

27:32 ÀÌ¿¡ ±º»çµéÀÌ °Å·íÁÙÀ» ²÷¾î ¶¼¾î ¹ö¸®´Ï¶ó

27:32 Bunun üzerine askerler ipleri kesip filikayi denize düsürdüler.

27:33 ³¯ÀÌ »õ¾î°¡¸Å ¹Ù¿ïÀÌ ¿©·¯ »ç¶÷À» À½½Ä ¸ÔÀ¸¶ó ±ÇÇÏ¿© °¡·ÎµÇ ³ÊÈñ°¡ ±â´Ù¸®°í ±â´Ù¸®¸ç ¸ÔÁö ¸øÇÏ°í ÁÖ¸° Áö°¡ ¿À´Ã±îÁö ¿­ ³ªÈêÀÎÁï

27:33 Gün dogmak üzereyken Pavlus herkesi yemek yemeye çagirdi. ‹‹Bugün on dört gündür kaygili bir bekleyis içindesiniz, hiçbir sey yemeyip aç kaldiniz›› dedi.

27:34 À½½Ä ¸ÔÀ¸¶ó ±ÇÇϳë´Ï ÀÌ°ÍÀÌ ³ÊÈñ ±¸¿øÀ» À§ÇÏ´Â °ÍÀÌ¿ä ³ÊÈñ Áß ¸Ó¸®ÅÍ·° Çϳª¶óµµ ÀÒÀ» ÀÚ°¡ ¾ø´À´Ï¶ó ÇÏ°í

27:34 ‹‹Bunun için size rica ediyorum, yemek yiyin. Kurtulusunuz için bu gerekli. Hiçbirinizin basindan tek kil bile eksilmeyecektir.››

27:35 ¶±À» °¡Á®´Ù°¡ ¸ðµç »ç¶÷ ¾Õ¿¡¼­ Çϳª´Ô²² Ãà»çÇÏ°í ¶¼¾î ¸Ô±â¸¦ ½ÃÀÛÇϸÅ

27:35 Pavlus bunlari söyledikten sonra ekmek aldi, hepsinin önünde Tanriya sükretti, ekmegi bölüp yemeye basladi.

27:36 ÀúÈñµµ ´Ù ¾È½ÉÇÏ°í ¹Þ¾Æ ¸ÔÀ¸´Ï

27:36 Hepsi bundan cesaret alarak yemek yedi.

27:37 ¹è¿¡ ÀÖ´Â ¿ì¸®ÀÇ ¼ö´Â ÀüºÎ À̹é Ä¥½Ê À° ÀÎÀÌ·¯¶ó

27:37 Gemide toplam iki yüz yetmis alti kisiydik.

27:38 ¹èºÎ¸£°Ô ¸Ô°í ¹ÐÀ» ¹Ù´Ù¿¡ ¹ö·Á ¹è¸¦ °¡º±°Ô ÇÏ¿´´õ´Ï

27:38 Herkes doyduktan sonra, bugdayi denize bosaltarak gemiyi hafiflettiler.

27:39 ³¯ÀÌ »õ¸Å ¾î´À ¶¥ÀÎÁö ¾ËÁö ¸øÇϳª °æ»çÁø ÇؾÈÀ¸·Î µÈ Ç׸¸ÀÌ ´«¿¡ ¶ç°Å´Ã ¹è¸¦ °Å±â¿¡ µé¿©´Ù ´î ¼ö Àִ°¡ ÀdzíÇÑ ÈÄ

27:39 Gündüz olunca gördükleri karayi taniyamadilar. Ama kumsali olan bir körfez farkederek, mümkünse gemiyi orada karaya oturtmaya karar verdiler.

27:40 ´éÀ» ²÷¾î ¹Ù´Ù¿¡ ¹ö¸®´Â µ¿½Ã¿¡ ŶÁÙÀ» ´ÊÃß°í µÀÀ» ´Þ°í ¹Ù¶÷À» ¸ÂÃß¾î ÇؾÈÀ» ÇâÇÏ¿© µé¾î°¡´Ù°¡

27:40 Demirleri kesip denizde biraktilar. Ayni anda dümenlerin iplerini çözüp ön yelkeni rüzgara vererek kumsala yöneldiler.

27:41 µÎ ¹°ÀÌ ÇÕÇÏ¿© È帣´Â °÷À» ´çÇÏ¿© ¹è¸¦ °É¸Å À̹°Àº ºÎµúÇô ¿òÁ÷ÀÏ ¼ö ¾øÀÌ ºÙ°í °í¹°Àº Å« ¹°°á¿¡ ±ú¾îÁ® °¡´Ï

27:41 Gemi bir kum yükseltisine çarpip karaya oturdu. Geminin basi kuma saplanip kimildamaz oldu, kiç tarafi ise dalgalarin siddetiyle dagilmaya basladi.

27:42 ±º»çµéÀº Á˼ö°¡ Çì¾öÃļ­ µµ¸ÁÇÒ±î ÇÏ¿© ÀúÈñ¸¦ Á×ÀÌ´Â °ÍÀÌ ÁÁ´Ù ÇÏ¿´À¸³ª

27:42 Askerler, tutuklulardan hiçbiri yüzerek kaçmasin diye onlari öldürmek niyetindeydi.

27:43 ¹éºÎÀåÀÌ ¹Ù¿ïÀ» ±¸¿øÇÏ·Á ÇÏ¿© ÀúÈñÀÇ ¶æÀ» ¸·°í Çì¾öÄ¥ ÁÙ ¾Æ´Â »ç¶÷µéÀ» ¸íÇÏ¿© ¹°¿¡ ¶Ù¾î³»·Á ¸ÕÀú À°Áö¿¡ ³ª°¡°Ô ÇÏ°í

27:44 ±× ³²Àº »ç¶÷µéÀº ³ÎÁ¶°¢ ȤÀº ¹è ¹°°Ç¿¡ ÀÇÁöÇÏ¿© ³ª°¡°Ô ÇÏ´Ï ¸¶Ä§³» »ç¶÷µéÀÌ ´Ù »ó·úÇÏ¿© ±¸¿øÀ» ¾òÀ¸´Ï¶ó

27:43 Ama Pavlus'u kurtarmak isteyen yüzbasi askerleri bu düsünceden vazgeçirdi. Önce yüzme bilenlerin denize atlayip karaya çikmalarini, sonra geriye kalanlarin, kiminin tahtalara kiminin de geminin öbür döküntülerine tutunarak onlari izlemesini buyurdu. Böylelikle herkes sag salim karaya çikti.

 »çµµÇàÀü 28Àå / Elcilerin Isleri

28:1 ¿ì¸®°¡ ±¸¿øÀ» ¾òÀº ÈÄ¿¡ ¾ÈÁï ±× ¼¶Àº ¸á¸®µ¥¶ó ÇÏ´õ¶ó

28:1 Kurtulduktan sonra adanin Malta adini tasidigini ögrendik.

28:2 ÅäÀεéÀÌ ¿ì¸®¿¡°Ô Ưº°ÇÑ µ¿Á¤À» ÇÏ¿© ºñ°¡ ¿À°í ³¯ÀÌ Â÷¸Å ºÒÀ» ÇÇ¿ö ¿ì¸®¸¦ ´Ù ¿µÁ¢ÇÏ´õ¶ó

28:2 Yerliler bize olaganüstü bir yakinlik gösterdiler. Hava yagisli ve soguk oldugu için ates yakip hepimizi dostça karsiladilar.

28:3 ¹Ù¿ïÀÌ Çѹµ ³ª¹«¸¦ °ÅµÎ¾î ºÒ¿¡ ³ÖÀ¸´Ï ¶ß°Å¿òÀ» ÀÎÇÏ¿© µ¶»ç°¡ ³ª¿Í ±× ¼ÕÀ» ¹°°í ÀÖ´ÂÁö¶ó

28:3 Pavlus bir yigin çali çirpi toplayip atesin üzerine atti. O anda isidan kaçan bir engerek onun eline yapisti.

28:4 ÅäÀεéÀÌ ÀÌ Áü½ÂÀÌ ±× ¼Õ¿¡ ´Þ¸²À» º¸°í ¼­·Î ¸»Ç쵂 Áø½Ç·Î ÀÌ»ç¶÷Àº »ìÀÎÇÑ Àڷδ٠¹Ù´Ù¿¡¼­´Â ±¸¿øÀ» ¾ò¾úÀ¸³ª °øÀÇ°¡ »ìÁö ¸øÇÏ°Ô ÇϽÉÀ̷δ٠ÇÏ´õ´Ï

28:4 Yerliler Pavlusun eline asilan yilani görünce birbirlerine, ‹‹Bu adam kuskusuz bir katil›› dediler. ‹‹Denizden kurtuldu, ama adalet onu yasatmadi.››

28:5 ¹Ù¿ïÀÌ ±× Áü½ÂÀ» ºÒ¿¡ ¶³¾î ¹ö¸®¸Å Á¶±Ýµµ »óÇÔÀÌ ¾ø´õ¶ó

28:5 Ne var ki, elini silkip yilani atesin içine firlatan Pavlus hiçbir zarar görmedi.

28:6 ±×°¡ º×µçÁö Ȥ °©Àڱ⠾þµå·¯Á® Á×À» ÁÙ·Î ÀúÈñ°¡ ±â´Ù·È´õ´Ï ¿À·¡ ±â´Ù·Áµµ ±×¿¡°Ô ¾Æ¹« ÀÌ»óÀÌ ¾øÀ½À» º¸°í µ¹·Á »ý°¢ÇÏ¿© ¸»Ç쵂 ½ÅÀ̶ó ÇÏ´õ¶ó

28:6 Halk, Pavlusun bedeninin sismesini ya da birdenbire düsüp ölmesini bekliyordu. Ama uzun süre bekleyip de ona bir sey olmadigini görünce fikirlerini degistirdiler. ‹‹Bu bir ilahtir!›› dediler.

28:7 ¡Û ÀÌ ¼¶¿¡ Á¦ÀÏ ³ôÀº »ç¶÷ º¸ºí¸®¿À¶ó ÇÏ´Â ÀÌ°¡ ±× ±Ùó¿¡ ÅäÁö°¡ ÀÖ´ÂÁö¶ó ±×°¡ ¿ì¸®¸¦ ¿µÁ¢ÇÏ¿© »çÈêÀ̳ª Ä£ÀýÈ÷ À¯¼÷ÇÏ°Ô ÇÏ´õ´Ï

28:7 Bulundugumuz yerin yakininda adanin bas yetkilisi olan Publius adli birinin topraklari vardi. Bu adam bizi evine kabul ederek üç gün dostça agirladi.

28:8 º¸ºí¸®¿ÀÀÇ ºÎÄ£ÀÌ ¿­º´°ú ÀÌÁú¿¡ °É·Á ´©¿ü°Å´Ã ¹Ù¿ïÀÌ µé¾î°¡¼­ ±âµµÇÏ°í ±×¿¡°Ô ¾È¼öÇÏ¿© ³´°Ô ÇϸÅ

28:8 O sirada Publiusun babasi kanli ishale yakalanmis atesler içinde yatiyordu. Hastanin yanina giren Pavlus dua etti, ellerini üzerine koyup onu iyilestirdi.

28:9 ÀÌ·¯¹Ç·Î ¼¶ °¡¿îµ¥ ´Ù¸¥ º´µç »ç¶÷µéÀÌ ¿Í¼­ °íħÀ» ¹Þ°í

28:9 Bu olay üzerine adadaki öbür hastalar da gelip iyilestirildiler.

28:10 ÈÄÇÑ ¿¹·Î ¿ì¸®¸¦ ´ëÁ¢ÇÏ°í ¶°³¯ ¶§¿¡ ¿ì¸® ¾µ °ÍÀ» ¹è¿¡ ¿Ã¸®´õ¶ó

28:10 Bizi bir sürü armaganla onurlandirdilar; denize açilacagimiz zaman gereksindigimiz malzemeleri gemiye yüklediler.

28:11 ¡Û ¼® ´Þ ÈÄ¿¡ ±× ¼¶¿¡¼­ °úµ¿ÇÑ ¾Ë·º»êµå¸®¾Æ ¹è¸¦ ¿ì¸®°¡ Ÿ°í ¶°³ª´Ï ±× ¹è ±âÈ£´Â µð¿À½º±¸·Î¶ó

28:11 Üç ay sonra, kisi adada geçiren ve ikiz tanrilar simgesini tasiyan bir Iskenderiye gemisiyle denize açildik.

28:12 ¼ö¶ó±¸»ç¿¡ ´ë°í »çÈêÀ» ÀÖ´Ù°¡

28:12 Sirakuza Kentine ugrayip üç gün kaldik.

28:13 °Å±â¼­ µÑ·¯°¡¼­ ·¹±â¿Â¿¡ À̸£·¯ ÇϷ縦 Áö³­ ÈÄ ³²Ç³ÀÌ ÀϾ¹Ç·Î ÀÌƱ³¯ º¸µð¿Ã¿¡ À̸£·¯

28:13 Oradan da yolumuza devam ederek Regiuma geldik. Ertesi gün güneyden esmeye baslayan rüzgarin yardimiyla iki günde Puteoliye vardik.

28:14 °Å±â¼­ ÇüÁ¦¸¦ ¸¸³ª ÀúÈñÀÇ Ã»ÇÔÀ» ¹Þ¾Æ ÀÌ·¹¸¦ ÇÔ²² À¯ÇÏ´Ù°¡ ·Î¸¶·Î °¡´Ï¶ó

28:14 Orada buldugumuz kardesler, bizi yanlarinda bir hafta kalmaya çagirdilar. Sonunda Romaya vardik.

28:15 °Å±â ÇüÁ¦µéÀÌ ¿ì¸® ¼Ò½ÄÀ» µè°í ¾Ðºñ¿À ÀúÀÚ¿Í »ï°ü±îÁö ¸ÂÀ¸·¯ ¿À´Ï ¹Ù¿ïÀÌ ÀúÈñ¸¦ º¸°í Çϳª´Ô²² »ç·ÊÇÏ°í ´ã´ëÇÑ ¸¶À½À» ¾òÀ¸´Ï¶ó

28:15 Haberimizi alan Romadaki kardesler, bizi karsilamak için Appius Çarsisina ve Üç Hanlara kadar geldiler. Pavlus onlari görünce Tanriya sükretti, yüreklendi.

28:16 ¡Û ¿ì¸®°¡ ·Î¸¶¿¡ µé¾î°¡´Ï ¹Ù¿ïÀº Àڱ⸦ ÁöÅ°´Â ÇÑ ±º»ç¿Í ÇÔ²² µû·Î ÀÖ°Ô Çã¶ôÇÏ´õ¶ó

28:16 Romaya girdigimizde Pavlusun, bir asker gözetiminde yalniz basina kalmasina izin verildi.

28:17 »çÈê ÈÄ¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ À¯´ëÀÎ Áß ³ôÀº »ç¶÷µéÀ» ûÇÏ¿© ¸ðÀÎ ÈÄ¿¡ À̸£µÇ ¿©·¯ºÐ ÇüÁ¦µé¾Æ ³»°¡ À̽º¶ó¿¤ ¹é¼ºÀ̳ª ¿ì¸® Á¶»óÀÇ ±Ô¸ð¸¦ ¹èôÇÑ ÀÏÀÌ ¾ø´Âµ¥ ¿¹·ç»ì·½¿¡¼­ ·Î¸¶ÀÎÀÇ ¼Õ¿¡ Á˼ö·Î ³»¾îÁØ ¹Ù µÇ¾úÀ¸´Ï

28:17 Üç gün sonra Pavlus, Yahudilerin ileri gelenlerini bir araya çagirdi. Bunlar toplandiklari zaman Pavlus kendilerine söyle dedi: ‹‹Kardesler, halkimiza ya da atalarimizin törelerine karsi hiçbir sey yapmadigim halde, Yerusalimde tutuklanip Romalilarin eline teslim edildim.

28:18 ·Î¸¶ÀÎÀº ³ª¸¦ ½É¹®ÇÏ¿© Á×ÀÏ Á˸ñÀÌ ¾øÀ¸¹Ç·Î ³õÀ¸·Á ÇÏ¿´À¸³ª

28:18 Onlar beni sorguya çektikten sonra serbest birakmak istediler. Çünkü ölüm cezasini gerektiren hiçbir suç islememistim.

28:19 À¯´ëÀεéÀÌ ¹Ý´ëÇϱâ·Î ³»°¡ ¸¶Áö¸øÇÏ¿© °¡À̻翡°Ô È£¼ÒÇÔÀÌ¿ä ³» ¹ÎÁ·À» ¼Û»çÇÏ·Á´Â °ÍÀÌ ¾Æ´Ï·Î¶ó

28:19 Ama Yahudiler buna karsi çikinca, davami Sezara iletmek zorunda kaldim. Bunu, kendi ulusumdan herhangi bir sikâyetim oldugu için yapmadim.

28:20 ÀÌ·¯ÇϹǷΠ³ÊÈñ¸¦ º¸°í ÇÔ²² À̾߱âÇÏ·Á°í ûÇÏ¿´³ë´Ï À̽º¶ó¿¤ÀÇ ¼Ò¸ÁÀ» ÀÎÇÏ¿© ³»°¡ ÀÌ ¼è»ç½½¿¡ ¸ÅÀÎ ¹Ù µÇ¾ú³ë¶ó

28:20 Ben Israilin umudu ugruna bu zincire vurulmus bulunuyorum. Sizi buraya, iste bu konuyu görüsmek ve konusmak için çagirdim.››

28:21 ÀúÈñ°¡ °¡·ÎµÇ ¿ì¸®°¡ À¯´ë¿¡¼­ ³×°Ô ´ëÇÑ ÆíÁöµµ ¹ÞÀº ÀÏÀÌ ¾ø°í ¶Ç ÇüÁ¦ Áß ´©°¡ ¿Í¼­ ³×°Ô ´ëÇÏ¿© ÁÁÁö ¸øÇÑ °ÍÀ» °íÇϵçÁö À̾߱âÇÑ Àϵµ ¾ø´À´Ï¶ó

28:21 Onlar Pavlusa, ‹‹Yahudiyeden seninle ilgili mektup almadik, oradan gelen kardeslerden hiçbiri de senin hakkinda kötü bir haber getirmedi, kötü bir sey söylemedi›› dediler.

28:22 ÀÌ¿¡ ¿ì¸®°¡ ³ÊÀÇ »ç»óÀÌ ¾î¶°ÇÑ°¡ µè°íÀÚ Çϳë´Ï ÀÌ ÆÄ¿¡ ´ëÇÏ¿©´Â ¾îµð¼­µçÁö ¹Ý´ë¸¦ ¹Þ´Â ÁÙ ¿ì¸®°¡ ¾ÍÀ̶ó ÇÏ´õ¶ó

28:22 ‹‹Biz senin fikirlerini senden duymak isteriz. Çünkü her yerde bu mezhebe karsi çikildigini biliyoruz.››

28:23 ¡Û ÀúÈñ°¡ ÀÏÀÚ¸¦ Á¤ÇÏ°í ±×ÀÇ ¿ì°ÅÇÏ´Â Áý¿¡ ¸¹ÀÌ ¿À´Ï ¹Ù¿ïÀÌ ¾ÆħºÎÅÍ Àú³á±îÁö °­·ÐÇÏ¿© Çϳª´Ô ³ª¶ó¸¦ Áõ°ÅÇÏ°í ¸ð¼¼ÀÇ À²¹ý°ú ¼±ÁöÀÚÀÇ ¸»À» °¡Áö°í ¿¹¼öÀÇ ÀÏ·Î ±ÇÇÏ´õ¶ó

28:23 Pavlusla bir gün kararlastirdilar ve o gün, daha büyük bir kalabalikla onun kaldigi yere geldiler. Pavlus sabahtan aksama dek onlara Tanrinin Egemenligine iliskin açiklamalarda bulundu ve bu konuda taniklik etti. Gerek Musanin Yasasina, gerek peygamberlerin yazilarina dayanarak onlari Isa hakkinda ikna etmeye çalisti.

28:24 ±× ¸»À» ¹Ï´Â »ç¶÷µµ ÀÖ°í ¹ÏÁö ¾Æ´ÏÇÏ´Â »ç¶÷µµ ÀÖ¾î

28:24 Bazilari onun sözlerine inandi, bazilari ise inanmadi.

28:25 ¼­·Î ¸ÂÁö ¾Æ´ÏÇÏ¿© Èð¾îÁú ¶§¿¡ ¹Ù¿ïÀÌ ÇÑ ¸»·Î ÀÏ·¯ °¡·ÎµÇ ¼º·ÉÀÌ ¼±ÁöÀÚ ÀÌ»ç¾ß·Î ³ÊÈñ Á¶»óµé¿¡°Ô ¸»¾¸ÇϽŠ°ÍÀÌ ¿Çµµ´Ù

28:25 Birbirleriyle anlasamayinca, Pavlusun su son sözünden sonra ayrildilar: ‹‹Peygamber Yesaya araciligiyla atalariniza seslenen Kutsal Ruh dogru söyledi.

28:26 ÀÏ·¶À¸µÇ  ÀÌ ¹é¼º¿¡°Ô °¡¼­ ¸»Çϱ⸦ ³ÊÈñ°¡ µè±â´Â µé¾îµµ µµ¹«Áö ±ú´ÝÁö ¸øÇÏ¸ç º¸±â´Â º¸¾Æµµ µµ¹«Áö ¾ËÁö ¸øÇϴµµ´Ù

28:26 Ruh dedi ki, ‹Bu halka gidip sunu söyle: Duyacak duyacak, ama hiç anlamayacaksiniz, Bakacak bakacak, ama hiç görmeyeceksiniz.

28:27 ÀÌ ¹é¼ºµéÀÇ ¸¶À½ÀÌ ¿Ï¾ÇÇÏ¿©Á®¼­ ±× ±Í·Î´Â µÐÇÏ°Ô µè°í ±× ´«À» °¨¾ÒÀ¸´Ï ÀÌ´Â ´«À¸·Î º¸°í ±Í·Î µè°í ¸¶À½À¸·Î ±ú´Þ¾Æ µ¹¾Æ¿Í ³ªÀÇ °íħÀ» ¹ÞÀ»±î ÇÔÀ̶ó  ÇÏ¿´À¸´Ï

28:27 Çünkü bu halkin yüregi duygusuzlasti, Kulaklari agirlasti. Gözlerini de kapadilar. Öyle ki, gözleri görmesin, Kulaklari duymasin, yürekleri anlamasin, Ve bana dönmesinler. Dönselerdi, onlari iyilestirirdim.›

28:28 ±×·±Áï Çϳª´ÔÀÇ ÀÌ ±¸¿øÀ» À̹æÀο¡°Ô·Î º¸³»½Å ÁÙ ¾Ë¶ó ÀúÈñ´Â ¶ÇÇÑ µéÀ¸¸®¶ó ÇÏ´õ¶ó

28:28 ‹‹Sunu bilin ki, Tanrinin sagladigi bu kurtulusun haberi öteki uluslara gönderilmistir. Ve onlar buna kulak vereceklerdir.››

28:29 {¾øÀ½}

28:30 ¡Û ¹Ù¿ïÀÌ ¿Â ÀÌŸ¦ Àڱ⠼ÂÁý¿¡ À¯Çϸç Àڱ⿡°Ô ¿À´Â »ç¶÷À» ´Ù ¿µÁ¢ÇÏ°í

28:30 Pavlus tam iki yil kendi kiraladigi evde kaldi ve ziyaretine gelen herkesi kabul etti.

28:31 ´ã´ëÈ÷ Çϳª´Ô ³ª¶ó¸¦ ÀüÆÄÇϸç ÁÖ ¿¹¼ö ±×¸®½ºµµ²² °üÇÑ °ÍÀ» °¡¸£Ä¡µÇ ±ÝÇÏ´Â »ç¶÷ÀÌ ¾ø¾ú´õ¶ó

28:31 Hiçbir engelle karsilasmadan Tanri'nin Egemenligi'ni tam bir cesaretle duyuruyor, Rab Isa Mesih'le ilgili gerçekleri ögretiyordu.